Konya
°C
Yeni Meram
08.03.2015 13:29

Hak-İş 4. Kadın Emeği Buluşması

A+
A-
08.03.2015 13:29
0
2740
ABONE OL
Arslan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Bilkent Otel'de düzenlene Hak-İş 4. Kadın Emeği Buluşması'na katıldı. Özgecan Aslan'ın vahşi bir şekilde katledildiğini anımsatarak sözlerine başlayan Arslan, Özgecan başta olmak üzere şiddetin kurbanı olan ve iş kazalarında hayatını kaybeden tüm kadınları rahmetle andı. Özgecan'ın adını yaşatmak için oluşturulan "Özgecan Aslan Hatıra Ormanı"na dün ilk fidanların Kadın Komitesi üyelerince dikildiğini ifade eden Arslan, "Yapılan bütün yasal düzenlemelere rağmen devam eden 'doğal' ya da 'kaçınılmaz', 'kader' ya da 'yazgı' olmayan kadına yönelik şiddetin son bulması için zihinsel bir dönüşüme ihtiyaç vardır. Kadına yönelik şiddette karşı 'şiddete sıfır tolerans' yaklaşımı bir devlet politikası haline gelmeli, çalışmalar daha caydırıcı, daha kapsayıcı ve daha etkili araç ve politikalarla sürdürülmelidir" diye konuştu. "Kadınların yüzde 25'i yani 4'de 1'i işyerinde mobbinge uğruyor" Konuşmasında, Hak-İş'in 26 ilde 10 iş kolunda 2 bin 514 kadın çalışanın katılımıyla yaptığı "Türkiye'de Çalışan Kadınlar: Sorunları, Beklentileri ve Sendikalara Karşı Tutumları" anketinin sonuçlarını da paylaşan Arslan, şu bilgileri verdi: "Ankette katılan kadınların yüzde 87,4'ü özel sektörde, yüzde 12,6'sı kamuda çalışıyor. Bu kadınların yüzde 11,4'ü, ne yazık ki asgari ücretin altında bir maaşla çalışıyor. Yine ankete katılan kadınların yüzde 25'i yani 4'de 1'i işyerinde mobbinge uğradığını ifade ediyor. Kadınların çalışma hayatında önemli sorunlarının olduğu tartışılmaz bir gerçek. Bu sorunlardan belki de en önde gelenlerinden biri, kadınların doğum öncesi ve doğum sonrası izinlerini kullanırken yaşadığı endişedir. Kadınlarımız işten çıkartılma kaygısıyla doğum öncesi ve sonrası izinlerini yeterince kullanamıyor. İşte bunun için kadınlarımız esnek çalışma ortamının oluşturulmasını istiyor." Arslan, ankete katılan 2 kadından 1'inin yasal haklarını bilmediğinin ortaya çıktığına dikkati çekerek, "Kadınlarımız öncelikle haklarını bilmeli ve bu hakların savunulmasında sendikaların üstlendiği rolü görmeli. Bunun yanından kadınlar sorunlarının çözümünü erkeklerden beklememeli. Sorunlarınızın çözümü konusunda elinizi taşın altına koyun ve 'ben de varım' deyin. Bunu yaparsanız kadın sorunlarının çözümünde önemli bir eşiği aşmış oluruz" dedi. "Tacize uğradım diyen kadın için MOBESE görüntüsü mü arayacağız?" AK Parti Çorum Milletvekili ve TBMM İdare Amiri ile Hak-İş Onursal Genel Başkanı Salim Uslu da kadınların kimliğine ya da kıyafetine bakarak toplumda yanlış tartışmaların yapıldığını gördüklerini belirterek, kadınlara seçme ve seçilme hakkının 1934 verildiğini ama başörtülü kadınlara seçilme hakkının 2013'de tanındığını söyledi. İdeolojik çatışmanın tam orta yerine kadının konulduğunu ifade eden Uslu, şöyle konuştu: "Kadın sırf kılığından, kıyafetinden, inancından, tercihinden dolayı dışlanıyordu. İşte esas mobbinge bu. Mesela Kabataş İskelesinde bir hanımefendi çocuğuyla giderken, oradaki göstericilerin tacizine uğruyor değil mi, hepimiz Özgecan için seferber oluyoruz. Elbette seferber olmak durumundayız. Elbette canileri yakalayıp cezasını en ağar biçimde vermek durumundayız ama Kabataş'ta sözüm ona yürüyüş yapanların, eylem yapanların tacizine uğrayan Zehra Develioğlu kardeşimizin ve çocuğunun ne suçu var? Savcılığa başvurmuş, Adli Tıptan raporunu almış, neymiş efendim MOBESE kameralarında görünmüyormuş. Bundan sonra, 'tacize uğradım' diyen kadın için MOBESE görüntüsü mü arayacağız? Bu ne biçim bir mantık, bunu anlamak zor." Programa, ILO Türkiye Direktörü Numan Özcan, HAK-İŞ Kadın Komitesi Başkanı Jülide Sarıeroğlu ve çok sayıda Hak-İş üyesi kadın katıldı.
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.