Konya
°C
Yeni Meram

Hacı Veyis Zade Mustafa Efendiyi anımsama...

Hacı Veyis Zade Mustafa Efendiyi anımsama...-Rıdvan Bülbül-Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
14.03.2017 10:17
0
4522
ABONE OL
■ Her şeyin bir yolu vardır. Cennetin yolu da bilimdir. (Hz.Muhammed) ■ Ya öğrenen, ya öğreten, ya dinleyen, ya da seven ol! Bunların dışında bir beşincisi olma; helak olursun. Beşincisi işe, ilme ve ilim ehline buğzetmen (Hz.Muhammed) ... Konya, İslam büyüklerinden harman olduğu kadim kentlerdendir.Hz. Mevlana dışında kimi İslam bilge ve düşünürlerine kucak açmış, ünleri sür-git devam edip gitmektedir. Bunlardan biri de Hacı Veyiszade Mustafa Efendinin babası olan Hacı Veyis Efendidir. 1858 yılında Konya Karatay İlçesi Yarma Mahallesi Şatır2da dünyaya geldi; eşrafdan Mustafa Efendinin Oğlu. Öğrenim ve hıfzını Sedirler Sibyan Mektebi’nde Bekir Efendi’den tamamladı hafız oldu.Konya’nın meşhur âlimlerinden Aladağlı Hoca’nın derslerine devam etti ve ondan icazet aldı. Aşere, takrip ve tecvit derslerini de Hacı Fettah Kabristanı’nda metfun Kazanlı Medresesi müderrisi, Büyük Çimili Hoca olarak Şeyhü’l-kurra Ahmet Efendiden aldı. Hacı Mehmet Efendi’nin damadı olan Hacı Veyis Efendi, gereken imtihanları vererek, Hacı Adil Efendi’nin kurduğu Adliye Medresesi’ne müderris oldu. Adil Efendi’nin oğlu Mehmet Zari’nin 1904 yılında ölümü ile medresenin idaresi kendisine verildi. Başta oğulları Mustafa ile İbrahim Dülgerzade Mevlüt ve Hattat Mustafa Efendi gibi pek çok öğrnici yetiştirdi. Islah-ı Medaris’te oğulları Mustafa ve İbrahim Efendilerle Kur’an-ı Kerim hocalığı’nda bulundu. Medreselerin kapatılmas üzerine Dolav Camii’nin imam - hatipliği görevini aldı. ünü kuşaktan kuşağa aktarıldı. .... ■ İlim bir hazinedir; anahtarı sormaktır. Allah size rahmet etsin, sorun; çünkü sormakla dört kimse mükâfat alır: Soran, cevap veren, dinleyen ve onları seven. ( Hz.Muhammed) ■ İlim öğrenmek erkek-kadın tüm Müslümanlara farzdır. (Hz.Muhammed) ■ Beşikten mezara kadar ilim isteyiniz. (Hz. Muhammed) ... Hacı Veyis Efendi, büyük hocalarının da bulunduğu bir yere davet edilir. Yemekte Aksekili Mehmet Emin Efendi de hazır bulunur. Hacı Veyis Efendi yemekten sonra cebinden çıkardığı kitabın önemli gördüğü bir yerini okuyunca Aksekili Mehmet Emin Efendi sinirlenerek der ki; “Hoca iki laf konuşturmazsın! O kitap hepimizde var. Gerekirse açar bakarız.” Hacı Veyis Efendi karşılık vermeden kitabı cebine kori konuşulanları dinler. ... Hacı Veyis Efendi, bir kaç gün sonra, evlerine komşudan üzeri çörek otlu güzel çalma yoğurt geldiğini görür. Hanımının adı “Fatma” olduğu hâlde ona “Muhsine” diye hitap eder ve dermiş ki;Hay Muhsine! Geçenlerde Aksekili Hoca’yı gücendirdik. Şu yoğurdu çıkıla da ona götüreyim.” Torunu Ali Ulvi” Yoğurdu ben taşıyım.” diye lafa karışır Kabul edince birlikte Aksekili Hoca’nın evine giderler. Kapıyı, Hoca’nın kendisi açar Hacı Veyis Efendi yoğurdu uzatıp der ki; “ Komşular yoğurt göndermişler, boğazımdan geçmedi, sana getirdik! Geçen gün seni gücendirdim; hakkını helal et!” Aksekili Hoca ağlayarak konuşur; “Asıl sen hakkını helal et! Ben seni o olaydan sonra benimle konuşmayacaksın sanmıştım! Beni yine utandırdın, bu ne güzel ahlak ya Rabbi” ... ■ Asıl yetimler anadan babadan değil, bilim ve ahlaktan yoksul olanlardır. (Hz. Ali) ■ İlim harcandıkça artar, mal harcandıkça azalır.(Hz. Ali) ... Hacı Veyis , selâm verme alışkanlığı dışında yaşamındaki güzellikleri oğullarına aşıladı. Sözü, oğlu Hacı Veyis Zade Mustafa Efendiye getirmek istiyorum. Baba evimiz Durak Fakı Mahallesinde yıllaca komşuluk yapmanın huzuru içindeyim. Hocamız aynı zamanda Merhum Bülbül Hoca (Müftülük müsevvidi, Mekteb-i Hukuk mezunu olan Amcanm Mehmet Bülbül ile yakın dost ve arkadaştı) Gün içinde 4-5 kez karşılaşır selamlaşırdık. Hoca Efendinin oluk çocuk herkese selam vermesi, baba mirasıydı ve insancıl kişiliğinin bir gereğiydi. ... "Bir kalpten bin kitap çıkar, fakat bin kitapta bir kalp bulunmaz!" ... Hacı Veyiszade Mustafa Efendi, derin bilminin yanı sıra keramet sahibi biriydi. İmam-Hatip Lisesinde yedi yıl ders verdi. Kendisine sunulmak istenen makamları kabul etmedi "Ben İslam'ın alelâde bir hizmetkârıyım, Allah beni bu hizmetten ayırmasın" dileğinde bulunmuştu. .... ■ İlmi olmayan bir beden suyu olmayan bir şehre benzer. (Şems-i Tebrizi) ... Hacı Veyis Zade Mustafa Efendiye bir söyleşisi sırasında "Ey insanlar! Şeytan insanı iki yerde küfre sokar. Çünkü insan, bu iki yerde zayıftır" deyince merakla izleyenler sorar; "O hangi hâllerdir efendim?" "Öfke ve şehvet" "Hikmeti nedir?" diye sorulduğunda da Hoca şu yanıtı verir; "Çünkü öfke ve şehvet ânında akıl örtülür, insan doğru düşünemez. Onun için öfkelendiğiniz zaman ayaktaysanız oturun, oturuyorsanız yatın!" Hacı Veyis Zade Mustafa Efendi, fakir fukarayla ilgilenir, yoksullara yardım ederdi. İlim ve irfan ehlinin içine düştüğü müşkülleri/zorlukları da kısa yoldan çözerdi. Öğrenicilerine çoğu derslerinde namazın önemi anlatırdı. Öğrenicilerinden birinin bir gece çocuğu oldu. "Adını hocam koysun" diyerek sabah namazında Aziziye Camii'ne gitti. Namaz kılındı. Cemaat kalktı. Hacı Veyis Zade de kalkıp odasına giderken bu gence yanaştı ve yavaşça seslendi; "Oğlunun adını Abdullah koy. Ömrü uzun olsun, âlim olsun, fazıl olsun!” .... Yukarıda da değindiğimiz gibi, Hocamız Karatay İlçesi döneminde Bucak olan Yarma’nın Şatır Köyü'nden Hacı Veyis Efendi'nin iki oğlundan büyüğü, 1889’da Sedirler Mahallesinde dünyaya geldi ve 5 Şubatta 1960’de Cuma günü Durak Fakı Mahallesindeki evinde Hakka yürüdü ve cenazesine binler katıldı Hacı Veyiszade için Ladikli Ahmet Ağa"Zirvesine ulaşılamayacak kadar büyük bir dağ'dır." demişti. Ölün yıldönümünde saygıyla anıyoruz. Ruhu şad olsun.... ... Hani Karun malı netti Hani Cengiz şanı netti Hani Lokman Canı netti Yalan dünya yalan imiş. (Yunus Emre)
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.