ÇELİKKAYALAR; KONYA’NIN MARKASI!

Çelikkayalar geçtiğimiz Perşembe günü 18. Şubesini açarken AVM sayısını da ikiye çıkardı. Merkez AVM Çelikkayalar’ın bundan böyle en göz önünde, en dikkat çekecek, en fazla konuşulacak şubesi olacak. Nedenine gelince… 1994’de aynı yerde ilk kez Konya’nın en büyük AVM’si, Türkiye’nin ilk yer altı AVM’si olarak AFRA adıyla açılan AVM, yoğun ilgi görmüş, Konya ve Konyalı için alışveriş ayrı bir mana ve anlam kazanmıştı. AFRA 14 yıl ayakta kaldı. 28 Nisan 2008’de, hüzünlü ve buruk bir şekilde yerini MAKROMARKET’e bıraktı. Konya, 2018’e kadar son on yıl boyunca oraya AFRA demeye devam etti. MAKRO, AFRA markasının toplum içindeki görmüş olduğu kabule erişemedi. 2018 yılının Kasım ayı sonlarına doğru, bir başka yerli marka olan Çelikkayalar, MAKRO sonrasında, kendi  söylemiyle Merkez AVM’sini açtı. Çelikkayalar öz be öz bir Konya markası. Şu anda 18 şubesi ile Konya alışveriş sektörüne ve müşterilerine yeni bir pencere açmış durumda. Yerli AVM yani Konya markası AVM olma yolunda, ADESE ve AFRA gibi zihinlerde kalan ve yer eden bir marka olma yolunda Çelikkayalar. Haşim Bayram ve rahmetli Seyit Mehmet Buga’dan sonra Çelikkayaların dinamik ismi Ali Kaya, Konya’da Çelikkayalar olarak, yerli bir markayla, ünlü isimlerle yarışıyor. Onun bu çabası ve azmi, Markalaşma konusunda zorlanan, markalaşmaya ürkek yaklaşan Konya için Çelikkayalarla yeni bir soluk ve heyecan getirmiş durumda. Çelikkayalar Konyalı tarafından kabul görmüş markalardan birisi. Dikkatimi ne çekti biliyor musunuz? Alışveriş yapanlar artık, Afra’dan geliyoruz, Afra’ya gidiyoruz demiyorlar! Çelikkayalara geldik, Çelikkayalardayız, Çelikkayalara gidiyoruz diyorlar. Bu ne anlama geliyor? Çelikkayaların marka olarak oturduğunu ve açılır açılmaz kabullenildiğini… Bir müşterinin dediği gibi, Afra yok, Makro yok, artık Çelikkayalar var! ***** Bu başarı hikayesinin kahramanı Ali Kaya… Ali Kaya, Konya’nın Pamukçu köyünden… Bu noktaya gelinceye kadar yaşadıkları, “ Hayatım Roman “ denilecek cinsten. Gözü kara, risk almayı seviyor, içtenliği ve samimiyeti sempati topluyor. Bu içten davranışı onu sevenleri, ona inananları çevresinde kenetlemiş durumda. Hayat hikayesinden kesitlere gelince; Yıllar önce şöyle anlatmıştı kendisini; Çok küçük yaşlarda ticarete atıldım. 1991 yılında gıda sektörüne giriş yaptık. Bütün semt pazarlarına çıktık. 1994 yılında Vakıflar İş Hanı'nda ticarete başladık. Orası yıkıldıktan sonra Kadınlar Pazarı civarına taşındık. 2001 yılında ağabeyim Kerim Kaya’yı kaybettim. Bunlar ağabeylerini kaybettiler, kesin batırırlar diye dedikodular yayılmaya başladı.. Ama ben hırs yaptım, bu şirketi büyütmek ve ismimizi yaşatmak için. Konya'daki dedikodular beni tetikledi. Markette gece-gündüz çalışmaya başladık. 1 marketimiz, 7 çalışanımız vardı. 2000 yılına kadar ağabeyimle büyük bir azimle çalıştık. Kadınlar Pazarı'nın karşısında yer alan Anadolu Vakfı'nın bir mülkiyetini yap-işlet-devret şeklinde aldık. Sonrasında devamı gelmiş. Kendini geliştirme adına birçok ülke dolaşan, gezen Ali Kaya hayalini adım adım gerçekleştirmeye koyulmuş.   ***** Ali Kaya, Konya’da İngiliz Bayrağını indirip, Türk Bayrağını diken adam olarak tanınıyor. Nasıl mı? Selçuklu Kipa’yı hatırlıyorsunuz. Kipa Konya’dan ayrılma kararı aldığında, Ali Kaya, Selçuklu Kipa’ya talip olur. Selçuklu Kipa’yı alarak daha da büyüdüklerini söyleyen, Ali Kaya o günleri şöyle anlatmıştı; Kipa'ya talip oldum. İngiliz firması olan Kipa'nın sahipleri Konyalı bir perakendeciye alışveriş merkezlerini satmayacaklarını söylediler. "Biz Kipa'yız, sizinle muhatap olmayız" dediler. "Ben burayı sizin elinizden alacağım" dedim ve hırs yaptım. Aradan biraz zaman geçtikten sonra işi bitirdik. Kipa'yı devraldık. O an dedim ki, "Konya'da İngiliz bayrağını indirdim, Türk Bayrağı diktim. " Dedeman'ın karşısındaki Kipa'yı da almaktan son anda vazgeçtik. Dolayısıyla Kipa'yı Konya'da silen biz olduk. Selçuklu Kipa'yı aldıktan sonra iyi bir tadilat yaptık. Şu an o mağazamızda 130 kişi çalışıyor. Çok çalıştık, çok emek verdik, bugünlere geldik. Başarımızın en büyük sırlarından biri tedarikçilerimiz, onlarla sürekli omuz omuza çalıştık. Çok desteklendik. İtibar sağladık. İtibar bu işte çok önemli. İtibarimiz sayesinde bu kadar kurumsallaştık. Bazı yöneticiler koltuğuna sahip çıkıyor ama insan yetiştirmiyor. Bizim gayemiz hep insan yetiştirmek oldu. Ali Kaya, ekip ruhuna inanan bir iş adamı. Onun başarısı şu sözlerinde yatıyor; Çalışanlarıma her zaman şunu söylerim; "Sizin patronunuz müşteri." İnsana çok önem veriyorum. Başarının en büyük sırrı ekip ruhu... Çalışan personellerimle birebir sohbet ediyorum. Özel olarak ilgileniyorum. Şirketimiz bir futbol takımı gibi... Tabi bu başarımızda halkımızın desteği de büyük. Bana göre en büyük milliyetçilik Konya'da. Şehrin markalarına çok iyi sahip çıkıyorlar"