Konya
°C
Yeni Meram
17.12.2015 02:06

Çatlak kova...

Çatlak kova... - Mustafa Afşin - Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
17.12.2015 02:06
0
3716
ABONE OL
Evrende Rabbimiz tarafından yaratılmış olan her canlı veya cansız varlığın muhakkak bir görevi vardır. Ancak bize düşen bu görevin hizmet alanını tespit edebilmektir. Bunu tespit ettiğimiz an gerçekten bu dünyada sadece bir yer kaplamadığımızı daha ulvi bir var olma sebebimizin olduğunu tespit edeceğizdir. İşte bu düşünce çerçevesinde bizi bu yönde düşünmeye teşvik edebilecek bugünkü yazımda sizlerle okumaktan zevk aldığım ilham verici bir öyküyü paylaşmak istiyorum. Uzak ülkelerden birinde bir adam, boynuna astığı uzun bir sopanın uçlarına taktığı iki büyük kovayla su taşırmış. Kovalarından biri çatlakmış. Sağlam olan kova her seferinde ırmaktan evine ulaşan uzun yolu dolu olarak tamamlarken, çatlak kova içine konan suyun sadece yarısını eve ulaştırabilirmiş. Bu yıllar boyunca her gün böyle devam etmiş. Adam her seferinde evine sadece 1,5 kova su götürebilirmiş. Sağlam kova başarısından gurur duyarken, zavallı çatlak kova görevinin sadece yarısını yerine getiriyor olmaktan dolayı utanç duyuyormuş. Sonunda bir gün çatlak kova ırmağın kıyısında adama seslenmiş: - 'Kendimden utanıyorum ve senden özür dilemek istiyorum...' -  'Neden? ' diye sormuş adam. 'Niye utanç duyuyorsun? ' Kova cevap vermiş: 'Çünkü yıllardır çatlağımdan su sızdığı için taşıma görevimin sadece yarısını yerine getirebiliyorum. Benim kusurumdan dolayı sen bu kadar çalışmana rağmen, emeklerinin tam karşılığını alamıyorsun.' Adam şöyle demiş: Eve dönerken yolun kenarındaki çiçekleri fark etmeni istiyorum.' Gerçekten de tepeyi tırmanırken çatlak kova patikanın bir yanındaki yabani çiçekleri ışıtan güneşi görmüş. Fakat yolun sonunda yine suyunun yarısını kaybettiği için kendini kötü hissetmiş ve yine adamdan özür dilemiş. Adam kovaya sormuş: Yolun sadece senin tarafında çiçekler olduğunu ve diğer kovanın tarafında hiç çiçek olmadığını fark ettin mi? Bunun sebebi benim senin kusurunu bilmem ve ondan yararlanmamdır. Yolun senin tarafına çiçek tohumları ektim ve her gün biz ırmaktan dönerken sen onları suladın. İki yıldır ben bu güzel çiçekleri toplayıp onlarla evimin sofrasını süsleyebildim. Sen böyle olmasaydın, evimde bu güzellikleri yaşayamayacaktım. Evet, gerçekten bizler her ne kadar Rabbimizin bize nasip ettiği muhteşem bir potansiyele sahip olsak da, çoğunlukla bu potansiyeli ya küçümser ya da tembellik ederek değerlendirmeyiz. Bu sebepten kendimizi daha iyi ve daha etkin görmek istiyorsak mevcut imkânlarımız dâhilinde neler yapabileceğimizi düşünmeye, keşfetmeye daha çok vakit harcamalıyız. İnsanoğlu yaradılışının verdiği mükemmellik ile bu zamana kadar pek çok problemi aşmış ve yaşadığı dünyayı kendisi için daha verimli hale getirmiştir. Bu durumda katkısı olan kişiler daima kendilerini daha fazlasını yapabilecek gücün ve kuvvetin zihinlerinin sınırları ile çizmiş olmasından çok hayal gücünü devreye alması sayesinde başarmıştır. Burada bireysel olarak üzerimize düşen görev bu potansiyeli doğru alanda kullanmayı tespit etmek olmalıdır. Herkes her konuda yeterli ve yetenekli olmayabilir ancak herkesin kendisine bahşedilen potansiyeli keşfedecek azim ve gayreti göstermesi gerekmektedir. Kusurlarımız, eksikliklerimiz bizim önümüzde engel olmadığını keşfettiğimiz sürece sonsuz bir yapabilirlik listesi çıkarmamız mümkündür. Hayatta sadece, “ben buna yapamam, ben bunu başaramam, benim gücüm yok, bilgim kısıtlı, imkânlarım yok” cümleleri ile boğuşmaktan öteye götürebildiğimiz sürece bizlere geniş bir hareket alanı sunacaktır. Şunu unutmamak lazımdır ki eğer herhangi bir insan herhangi bir alanda başarı gösteriyorsa bu artık tüm insanlığın başarabileceği bir şey olmuştur. Bunun için olağanüstü güçlere sahip olmayı istiyorsak da zaten aslında bu olağanüstü güçler bizim içimizde mevcuttur. Mutlu günler…
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.