Bir genele, bir özele

Dünyaya genel bir bakış atalım diyorsunuz, içiniz kararıyor. Kavgalar, savaşlar, haksızlıklar,  sömürüler ve hatta açlıklar her yerde kol geziyor. Parası çok olanlar bütün toplantılarda, masanın yön vericisi oluyorlar. Sanki oturanlar arasında onların başları daha yukarda. Sebepsiz değil, zira onlar cüzdanlarının üzerinde oturuyorlar. Söyledikleri bütün süslü sözler, demokrasi, insan hakları, yaşama hakkı, eşitlik, adalet vs vs hepsi kendi ülkesinin yüksek çıkarları için söylenen dekorasyon sözler. Yanımızdaki, Irak, Suriye savaşlarında Amerika’nın 20 bin km uzaktan gelip işe karışması, keza Ruslar’ın ta kuzeylerden gelip oralarda tam teçhizat Suriye Başkanı Esat’a silahlı yardımı, hepsi kendi ülkelerinin çıkarları içindir. ABD, bölgede akrabası ve bekçisi İsrail’e bir zarar gelmemesini istiyor, ayrıca da bu ülkenin etrafındaki İsrail düşmanı Arap ülkelerinin ortasında, yalnız kalmaması için, ona dost bir Kürt devletinin kurulmasını planlıyor. Bu arada da oradaki petrol ve doğal gaz kaynaklarının bir şekilde elinden kaymamasını garantiye almak istiyor. Öte yandan Rusya, eski Sovyet duyguları içinde, bir emperyalizm özlemiyle, Suriye’deki askeri üssünü kaybetmek istemiyor ve Putin böylece Rus halkının büyüklük özlemlerini doyurarak siyasi geleceğini güçlendiriyor. İşte şu andaki kanlı savaşların, yakıp yıkmaların temelindeki ana sebepler bunlar. Bu işlerde son derece diplomatik ve akılcı olmak gerekir. Büyük Atatürk’ün “Yurtta Barış, Dünyada Barış” sözünün ne kadar doğru olduğunu bu savaşlar bize gösteriyor. Orta Doğu’daki bu savaşlarda, toprakların esas sahipleri birbirlerini, bilmeden bu emperyalist amaçlara hizmet ederek boğazlıyorlar. Çok acı bir dünya gerçeği. Saygılarımla