Türkiye'nin Yeni Dış Politikası - Yeni Kabine

Türkiye nihayet bir seçim dönemini daha noktaladı. İyisiyle kötüsüyle, operasyonlarla, dezenformasyonlarla geçen bir seçim dönemi olsa bile Türkiye bu süreci en iyi şekilde yönetti ve halk iradesini net bir biçimde ortaya koydu. 28 Mayıs seçimlerinden önceki son yazımda da net bir şekilde ortaya koyduğum, yeni kabinenin nasıl olması gerektiği ile ilgili yazımın doğruluğu ve yerine ulaşması beni bir hayli memnun etti. Aynı zamanda ikinci tur seçim sonuçları tahminimin %0,32 sapma ile tutması; kamuoyunun sosyal medya da değil sosyal meydanda belli olduğunun en büyük kanıtı idi…
Her kabinede sıklıkla adı geçen Sayın Hakan Fidan beyefendi hakkında söylenen kulis bilgileri nihayet son buldu ve Dış İşleri Bakanlığı ile görevlendirildi. Sesini dahi yeni duyduğumuz Sayın Fidan’ın yeni dönemde, Dış İşleri bakanlığında yapacağı çalışmalar bir hayli önem arz ediyor. Defalarca kez söylediğim gibi “Türkiye” evlatlarına, bürokratlarına, siyasetçilerine rahat bir güne uyanma fırsatı vermez, veremez… Bunun sebebi “Türkiye’nin ulusal boyutta, konumu ve konjonktürü gereği yüklendiği misyon ve sorumluluklar silsilesinin bir sonucudur. Her zaman olduğu gibi “Türkiye” gerek Orta Doğu, gerek Afrika, gerekse uzak doğuda ki misyonunu tamamlamak, Türk ve İslam coğrafyası için mücadele etmeye devam edecektir. 2018 seçimleri için kullanılan “Beka” kavramının tecellisi bu sefer dış politikada karşımıza çıkmaktadır. Sayın Fidan yönetiminde ki Dış İşleri Bakanlığı Avrupa ve ABD’ye karşı daha net politikalar izleyecek ve ketum tutumlar sergileyecektir. Dünyanın Doğu ve Batı ekseninde kutuplaşmasına Sayın Fidan yönetiminde ki Dış İşleri Bakanlığı 80’ler tabiri ile ne sağcı ne solcu, tek gerçek Türkiye’nin ve Türk devlerinin bekası diyerek 3. alternatif kutup oluşturmak niyetinde olacaktır. Yine her zaman söylediğim gibi Türkiye’nin ve bu coğrafyanın bekası Türk Devletleri Teşkilatı’nın bekası ile kader ağları örülmüş haldedir. Bu sebeple bürokrasimize ve siyasetçilerimize açık çağrımdır ki Türk Devletleri Teşkilatı ile ilgili şahsımın da hazırlamış olduğu çalışmalar başta olmak üzere bu hususta bir çok proje ve çalışmasının gerçekleşmesi elzemdir.
*
Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’ın milletin iradesinin karşılığında oluşturduğu yeni kabinenin en büyük görüntüsü şudur ki; Tecrübeli, işinin ehli insanları bir araya getirerek 2028 yılında görev devir teslimi gerçekleşirken, bir siyasetçi olarak değil bir devlet adamı olarak Türkiye’nin derdiyle dertlenmediğimiz, güçlü, müreffeh, tam bağımsız bir Türkiye oluşturmaktır. İşte yeni kabine; hem halkın beklentilerini karşılayan hem de bakan yardımcılığı yada farklı alanlarda ihtisas sahibi insanların, görevde yükselme şanslarının olduğunun en büyük kanıtı olarak bizlere sunuldu.
Yeni kabinenin ve hükümetin; vatana, millete, coğrafyamıza hayırlı olmasını dilerim.
Kalın Sağlıcakla…