Konya
°C
Yeni Meram

Nebevî sünnete ne kadar tabi oluyoruz? (1)

Nebevî sünnete ne kadar tabi oluyoruz? (1) - Hüseyin Toptaş - Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
05.08.2022 04:12
05.08.2022 04:16
0
880
ABONE OL

İlk insandan itibaren Allah Teâlâ, insanların doğru yolda yürüyebilmeleri, tevhid inancına sahip olabilmeleri için resuller göndermiştir. Her kavme kendi dillerinde rehberlik yapmak üzere gönderilen peygamberlerin bir kısmı Kur’an-ı Kerim’de zikredilirken birçoğunun ismi de zikredilmemiştir. Hz. Adem (as) ile başlayan risalet görevi Hz. Muhammed Mustafa (sav) ile birlikte son bulmuştur.

Müminin hayatında şaşmaz kılavuz Kur’an’dır. Kur’an’ı okuyacak, anlayacak, emir ve yasaklarını da hayatına uygulayacaktır. Kur’an’ın ilk muhatabı, tebliğcisi ve açıklayıcısı olan Peygamber Efendimiz Kur’an’ı nasıl anlamış ve hayatına nasıl uygulamışsa Peygamber Efendimizin Sünnetini yerine getirmek isteyen Müslümanlar da aynı şekilde yaşantılarını tanzim etmelidirler. Peygamber Efendimizin ferdi yaşantısından ibadetlerine, aile ve toplum içindeki davranışlarından, devlet işlerine kadar bütün fiili ve sözlü uygulamaları asrı saadetten günümüze rivayetlerle aktarılmış, birçok eserde bunlar toplanarak günümüze kadar ulaşmıştır. Hz. Peygamber’in söz ve fiillerinin sözlü rivayetleri hadis, uygulanagelen söz ve filleri de sünnet adını almıştır.

Kur’an-ı Kerimde “Peygamberin Sünneti” şeklinde bir ifade yer almamaktadır. Bununla birlikte O’na tabi olma ve itaat etme ile ilgili birçok ayet bulunmaktadır. Allah (cc), “Andolsun, Allah’ın Resulünde sizin için; Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı uman, Allah’ı çok zikreden kimseler için güzel bir örnek vardır.” (Ahzâb, 33/21) buyurmaktadır. Ayette belirtilen Peygamber’in üstün ahlâkı ve örnekliği manasındaki üsve nitelemesi, sahâbe ve sonraki nesiller tarafından Peygamber’in sünneti olarak tanımlanmış, O’nun sünnetini kendilerine model alarak yaşama gayreti içerisinde olmuşlardır. Yüce Allah, Hz. Peygamber’in tüm inananlar için örnek olduğunu bildirdiğine göre, Hz. Peygamber’in sünneti ancak onun amelleri, amellerindeki maksadın iyi ve doğru bir biçimde anlaşılarak yaşanması ve korunmasıyla mümkündür.

Sünnet, Hz. Peygamber’in söz, fiil ve onaylarının ortak adıdır. Kur’an’ın hayatta uygulanma şeklidir. Şer’i delil olarak Kur’an’dan sonra müracaat edilen kaynaktır. Sünneti kaynak olarak kullanmadan, İslâm dinini doğru anlamak ve İslâmi ilimleri, Kur'an'ın ruhuna ve zamanın şartlarına uygun olarak geliştirmek mümkün değildir.

+++

HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.