Konya
°C
Yeni Meram

'ŞİMDİ OKULLU OLDUK, SINIFLARI DOLDURDUK'

'ŞİMDİ OKULLU OLDUK, SINIFLARI DOLDURDUK'- Yaşar BARIŞIK- Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
07.09.2021 01:39
06.09.2021 15:51
0
2245
ABONE OL

Değerli Yeni Meram gazetesi okurları; bugün sizlere emekli bir eğitimci ve idareci olarak "Geçmişten Günümüze Çocuk ve Okullar" konulu yazımı paylaşmak istiyorum. Ağustos ayının sonu, eylülün başlarında çocuklarda ve velilerde tatlı bir telaş başlar. Her veli kendi çapında haklı olarak çocuklarına en iyi okullarda eğitim aldırmak ister. Kendi semtlerinde bulunan okulları beğenmeyenler diğer mahallelerde isim yapmış okullara kayıt yaptırabilmek için değişik alternatifler araştırırlar. Bunun da en kısa yolu başkasının yanında “gerçek dışı, yanlış beyané ile adres kaydı yaptırmak, cezasına razı olmak, bu da okullarda öğrenci yığılımına sebep olmaktadır. Hatta gerçekten bu mahallelerde oturan veliler de bu durumdan şikayetçilerdir. Nedeni ise malum, sınıfların dışarıdan gelen bu çocuklarla aşırı kalabalık olması. Çok veli bunun için "Kul hakkı değil mi" diye de serzenişte bulunurlar. Aslında burada yazmak istediğim konu ise, çocuk daha çocukluğunu yaşamadan tabir caizse yarış atı gibi hazırlanmakta, çocukluğunu yaşayamamaktadır.

Bizler geçmişte kendi becerilerimiz ile bir takım işler yapan nesil idik. Siz sokakta tel araba yapan, bilyalı araba yapıp onun zevkini yaşayan çocuk gördünüz mü? Çelik çomak oynayan, harmanbiş yapan, beş taş nedir bilmeyen çocuk var şimdi karşımızda. Gelişen teknoloji ile her şeyi önünde hazır bulan çocuk artık “kolik” olmuştur. Bu teknolojikoliktir. Bir de sokakların eskisi gibi çok da güvenli olmaması bunların dışarıda kendi başlarına oyun oynamalarına sıkıntı vermekte, çocuklar yalnız sokağa salınmamaktadır. Bu da gelişim ve özgüveni sarsmakta, kendi ayakları üstünde durmalarında da ilerde sorunlar yaşatmaktaktadır. İnsanların birbirlerine güvenlerinin kalmadığı günümüzde güvenlikli evler yapılmaktadır. Bu bence iyi gibi görünse de çocuk gelişimi için sakıncalıdır. Çünkü paylaşmayı, kardeşçe oyun oymayı, toz toprağa gömülüp bağışıklık kazanmayı engellemektedir. Günümüzdeki çocuklar elinde cep telefonu, evinde bilgisayarı,TV' lerle geleceğe hazırlanmakta bir yarış içine girmektedirler. Hele sabahın erken saatlerinde ana okullarına giden o masum yavrucukların servis araçları içindeki uykulu mahmur gözlerini şu an görür gibiyim. Neymiş, iyi bir eğitim olacakmış! Ya kardeşim bizim zamanımızda anaokulu çocuğun evi idi. İlk eğitimini evinde ana babasından, büyüklerinden alırdı. İlk okul sonlarında iyi bir ortaokula girmek telaşı, sonra lise yılları derken, üniversite sınavları... Çocuk çocukluğunu yaşayamadan koşturmaca içinde. Milli eğitim camiasının emekli bir ferdi olarak yıllarca işte şöyle sistem olacak, böyle sistem olacak sözleri ile buralara geldik. Hele 2000’li yıllarda çıkan “kredili sistem” ile çok öğrencilerimiz sıkıntı yaşadılar. Kredili sistemde sınıf geçme değil, ders geçme ve kredi tamamlama vardı. Ben o yıllarda Meram Endüstri Meslek Lisesinde idareci olarak çalışmakta idim. Örnek olarak elektrik bölümünde okuyan bir öğrenci Meslek Bilgisi1 dersinden kaldı. Bunu iki kez almak zorunda. Yine kaldı. Bu zaman öğrenci açık liseden o dersin kredi sayısını karşılayacak kültür dersi alır. Geçerse bu meslek bilgisi dersinden başarılı sayılırdı. Yani öğrenci meslek lisesi derslerinden başarılı olmadan meslek lisesi diploması aldılar o yıllarda. Bu yüzden sayın yetkililerden tek isteğimiz son kez gerçekten güzel bir müfredat hazırlayıp bir daha bozulmamak üzere eğitim sistemine geçilmelidir. Yaz boz olmamalı eğitim. Saygıdeğer öğretmenlerimizin değerlerinin eski haline gelmesi içinde bir takım tedbirler alınması gerekir. Çünkü öğretmen öğrencine söz geçiremez oldu.

Şimdide Konya'da son yıllarda okul isimlerinin değiştirilmesi olayı! Bu konu gerçekten çok sıkıntılı. Tarihe mal olmuş o kadar öğrenci yetiştiriş okullarımızın isimleri her ne hikmetse değiştiriliyor. Bu konu da tüm il milli eğitim, bağlı bulunan ilçe milli eğitim müdürlüklerine, tüm bakanlık yetkililerine ve bürokratlarımıza seslenmek istiyorum. Mesela yıllarca Konya eğitimine hizmet veren bir “Karma Ortaokulu “ismi değiştirilip yeni ismi Alaaddin Keykubat oluyor. Lütfen yanlış anlaşılmasın. Bu ismi verilen değerli kişilere kesinlikle karşı falan da değilim. Ama bir gerçek var ki, bu ve bunun gibi okullar tarihe mal olmuş eğitim kurumlarımız idi. Bu kişilerin isimlerini yeni yapılan okullara verin, çok iyi olur. Dediğim gibi isim değiştirmek tarihi yok etmek gibidir! Malum bakanlık ve üniversitelerinde sınavları bu okullarımızda yapılıyor. Kaç kişi ofisime gelerek işte biz şu okulu arıyoruz, Beşyol'da dediler bulamadık dediklerinde ben de önce okulun isminin değiştiğini duymadığım için araştırdım. Yahu güzel kardeşim, sınava girecek öğrencilerin giriş kartlarına en azından işte sınav yerin “ Alaaddin Keykubat İ H. Okulu yaz ama, en azından parantez içinde de eski bilinen ismi de yazarsanız daha iyi olur düşüncesindeyim. Ayrıca son zaman da duyduğum benimde mezun olmaktan onur duyduğum Karatay Lisesinin ismi de değiştirilmiş maalesef. Bu okulumuzdan da öyle değerler mezun oldu ki, örnekleri çoğalmak mümkün. Bu ismi değiştirilen okullarımızın isimlerinin tekrar verilmesi, verilen bu isimlerinde yeni yapılacak okullara verilmesi en büyük dileğimdir.

Alıntı bir şiir ile sözlerime son verirken, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza ve eğitim camiamıza yeni eğitim öğretim yılının hayırlara vesile olması dileklerimle saygılar sunarım.

BİZİM ÇOCUKLAR

Ne koç yaymaca var,ne inek gütme,
Ne yığın yığma var, ne tırmık çekme,
Ne tokat yeme var, nede bir tekme,
Ama mutlu değil, bizim çocuklar!

Odasında sepet sepet oyuncak,
Parka gitse türlü türlü salıncak,
Karnı hep tok, üstü başı kalıncak
Ama mutlu değil, bizim çocuklar!

Çarşıya gidince isteği bitmez,
Servis olmayınca okula gitmez,
Anneye babaya hiç yardım etmez,
Ama mutlu değil, bizim çocuklar!

Daha büyümeden ister telefon,
Markasını sorma, elbette ayfon,
Yalan söylemiyom sende görüyon,
Ama mutlu değil,bizim çocuklar!

Ona hizmetçidir evdeki herkes,
Sakın incinmesin prensle prenses,
Annesi onlardan çok çalışır ders,
Ama mutlu değil, bizim çocuklar!

Bak gerçek dünyaya böyle mi hayat?
Çocuklarda değil, bizde kabahat,
Çocuk yetiştirmek büyük bir sanat,
Ondan mutlu değil, bizim çocuklar!

HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.