Demokrasi ve Atılım Partisi(DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan ve beraberinde Genel Başkan vekili İbrahim Halil Çanakçı, Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan yardımcısı Seyit Karaca, Genel Başkan yardımcıları Mehmet Erdoğan, Zeynep Sudan, Genel Sekreter Yusuf Türkmen, GMYK üyeleri,
İstanbul Milletvekilleri Hasan Karal ve Elif Esen, Konya İl Başkanı Hasan Bestil, il yönetim kurulu üyeleri ve ilçe başkanları birlikte Pankobirlik ‘in Çumra Şeker Fabrikasını gezerek, Pankobirlik Genel Başkanı Ramazan Erkoyuncu’dan bilgi aldılar. Çumra şekerden sonra Selçuk Üniversitesi Müze ve Sergi Salonundaki Ressam Ayşe Türkmen’in resim sergisinin açılışına katıldı. Sergi açılışına Konya Ticaret Odası Başkanı Selçuk Öztürk’te katıldı. Ardından Hz. Mevlana’nın Torunu Esin Çelebi Bayru’yu ziyaret ettikten sonra Sema programına katılarak, Konya’dan ayrıldı
“Maliyetlerin yüksekliği çiftçimiz için, üreticimiz için en önemli problem”
Ali Babacan, Konya Şeker ziyareti sonrasında tarımdan gıdaya uzanan zincirde en büyük sorunun yüksek üretim maliyetleri olduğunu vurgulayarak şu değerlendirmeyi yaptı: “Türkiye’nin en büyük şeker fabrikasını beraberce gezdik. Gerçekten göğsümüzü kabartan, milletçe gurur duymamızı sağlayan, büyük bir emekle ve güzel yatırımlarla bugün burada tanışmış olduk. Konya Şeker bir yıl gibi çok kısa bir zaman içerisinde inşa edilen, en modern teknolojinin kullanıldığı ve çok yüksek üretim kapasitesine sahip olan bir tesis. Ama bu tesisin etrafında da çok ciddi bir ekosistem de var. Biliyorsunuz, Türkiye’nin artık, en önemli markalarından birisi haline gelen Torku’nun üretim tesisleri de burada. Onu da görme imkânını bulduk ve Torku’yla da ayrıca gurur duyduk. Gıda deyince, tarım deyince tabii dert çok. Ta topraktan başlayıp, tarımsal üretimden başlayıp tüketiciye varana kadar her aşamada belli başlı sorunlar var, sıkıntılar var. Maliyetlerin yüksekliği herhalde çiftçimiz için, üreticimiz için en önemli problem. Tarımsal üretim maliyeti yüksek olunca bu tarımsal sanayi ve tüketiciye kadar uzanan zincirde gıda fiyatlarının yüksekliğini, gıda enflasyonunu da beraberinde getiriyor.”
“Türkiye’nin yeni baştan şekillenmiş bir tarım politikasına şiddetle ihtiyacı var”
Ali Babacan, ülkenin acilen yenilenmiş, bütüncül ve sürdürülebilir bir tarım politikasına ihtiyacı olduğunu belirterek, “Maalesef yerinde tekrar gördük ki Türkiye’nin tarım politikaları ile ilgili düzeltilmesi gereken, el atılması gereken çok konu var. Ve tarım politikası bir bütün. Bunun hem yerli, Türkiye’deki üretim imkânlarımızla, potansiyelimizle ve Türkiye’nin dışındaki ülkelerin de hem ihtiyaçlarını hem de üretim potansiyelini dikkate alıp baştan aşağıya yenilenmesi gerekiyor. Türkiye’nin gerçekten, yeni baştan şekillenmiş bir tarım politikasına şiddetle ihtiyacı var. Özellikle büyüyen su sorununu da dikkate aldığımızda su sorunu Türkiye’nin her yerinde olduğu gibi Konya Ovası’nda da maalesef ciddi bir problemdir. Şu anda yeni kuyularda 500 metreye kadar inmeyince su bulmak, yeterli su bulmak Konya Ovası’nda mümkün olmuyor. Ve birkaç seneye kadar Allah korusun tarımın üretiminin tamamen imkânsızlaştığı bir tabloyla da karşı karşıya kalabiliriz. Dolayısıyla bir yandan tarım politikası, bir yandan, su yönetimi ülkemizin önümüzdeki, yıllarda en önemli, en stratejik konusu” ifadelerini kullandı.
“Türkiye’nin bir an önce kendi kendine yeterli bir tarım üretimine ulaşması lazım”
Ali Babacan, Türkiye’nin giderek daha kırılgan hâle gelen bölgesel koşullar içinde gıda güvenliği açısından kendi kendine yeterli tarım üretimine hızla ulaşması gerektiğine dikkat çekerek, “Bakın, dünyanın en büyük ekonomilerden birisi olan ve en yüksek teknolojiye sahip olan, bir ülke Japonya bile kendi tüketeceği kadar pirinci mutlaka kendisi üretiyor. Gıda güvenliği var, bir de gıda güvenilirliği var. Gıdanın hem sıhhatli olması, bir de gıdanın sürekli ve yeterli miktarda temini çok çok önemli bir konu. Güvenlik açısından gittikçe ateş çemberine dönen bölgemizde, Türkiye’nin bir an önce kendi kendine yeterli bir tarım üretimine ulaşması lazım. Ve bunun için de, çok akıllı politikalar lazım. Bu politikaları oluştururken de damdan düşenlerle beraber çalışmak lazım. Yani bir yandan çiftçilerimizi temsil eden önemli kuruluşlarımız, bir yandan gıda ve tarımsal üretim yapan sanayicilerimizle ayrı istişarelerle gerçekten, mutlaka yeni bir perspektif şart. Su meselesine biz tabii çok çalıştık. Türkiye’deki bütün sulama projelerinin, en geç beş yılda tamamlanması mümkün. Rakamsal olarak da söyleyeyim. Bütün sulama projelerini topladığınızda bakın barajlar, göletler, isale hatları, basınçlı kapalı sistem dağıtma, yağmurlama, damlama hepsini toplayın, toplayın, toplayın. Şu andaki rakamlarla 1 trilyon 300 milyar liralık kaynağa ihtiyaç var.”
“2026 bütçesinde faize ödenenin yarısıyla Türkiye’deki bütün sulama projelerini tamamlamak mümkün”
Ali Babacan, 2026 bütçesinde faize ayrılan devasa kaynağın yarısıyla Türkiye’nin tüm sulama projelerinin tamamlanabileceğini belirterek mevcut bütçe tercihlerini ve yönetim anlayışını eleştirdi. Ali Babacan, “Bugün 2026 bütçesi Meclis’te genel kurulda görüşülüyor. Bu bütçede sadece faize ayrılan rakam 2 trilyon 700 milyar. Yani 2026 bütçesinde faize ödenenin yarısıyla Türkiye’deki bütün sulama projelerini tamamlamak mümkün. Bu yapılabilir. Ama ciddi bir koordinasyon gerekir. Her açıdan, devletin su politikasının, tarımsal üretim politikasının ve tarımsal sanayi politikasının baştan aşağı gözden geçirilmesi gerekir. Bu da mümkündür. Yeter ki istişare imkanları olsun. Yeter ki dertliler derdini anlatacak ve çözecek muhatap bulabilsinler. Şu anda, aslında sistemdeki belki de en önemli konulardan bir tanesi bu. Ülkemiz çok büyük bir ülke. Ülkemiz çok büyük ve çok güzel bir ülke. Avrupa’nın en büyük toprakları bizim. Avrupa’nın en büyük tarımsal üretim arazileri bizim. Ama maalesef, şu anda bolluk içerisinde yokluk yaşıyoruz. Varlık içerisinde yoksulluk yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Türkiye’de un var, yağ var, şeker var ama bunlardan iyi bir Konya höşmerimi üretecek bir politika çerçevesine ihtiyaç var”
“Aslında Türkiye’de un var, yağ var, şeker var ama bunlardan iyi bir Konya höşmerimi üretecek bir politika çerçevesine ihtiyaç var. Bu da mümkündür. Zaten biz de onun için buradayız. Hem sorunları dinleyelim hem ülkemiz için çözüm üretmede katkımız olsun diye buradayız. Umarım ki, bu sorunlar bir an önce çözülür. Umarım ki çiftçimiz, sanayicimiz, hak ettiği refah seviyesine ulaşır. Umarım ki vatandaşlarımız da kaliteli ve bol gıdayı çok uygun fiyatlarda temin eder. Bu yokluk durumundan tekrar inşallah varlık durumuna ülkemiz geçer.”
Erkoyuncu’dan, Babacan ve ekibine teşekkür
Ali Babacan’a Çumra Şeker Tesislerini gezdiren ve bilgi veren Pankobirlik Genel Başkanı Ramazan Erkoyuncu, “Bakanlığı döneminde ülke ekonomisindeki hizmetlerini yakinen bildiğimiz Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ı ve ekibini misafir etmekten mutlu olduk. Bütün üretim birimlerimizi gezdik. Farklı bir kurum olduğumuzu yerinde gördüler. Dertlerimizi, keyiflerimizi ve kurumlarla ilgili düşüncelerimizi paylaştık. Pankobirlik Kurumlarının mükemmelliğinde ev sahipliği yapmak bizi rahatlattığı gibi, mutlu ediyor. Her zaman bekleriz. Kendilerine çok teşekkür ederim” dedi.
Kaynak: HABER MERKEZİ
Konya’da trafik kazasında kaybettiği “semazen” abisinin hatırasını yaşatıyor
1
Avrupa’nın en gelişmiş savaş uçağı Konya’ya iniş yaptı
132742 kez okundu
2
Konya’daki o markaya ait peyniri yemeyin! İfşa oldu
128149 kez okundu
3
Konya’da metrelerce kuyruk oluştu
112913 kez okundu
4
Meram Belediyesi’nden Dünya Günü’nde doğaya çifte dokunuş
111486 kez okundu
5
Bakanlık duyurdu! Konya’daki o markalar tağşiş ürün satıyormuş
108371 kez okundu
6
Necmettin Erbakan Üniversitesi’nde Hemşirelik Haftasında çifte bayram
68948 kez okundu
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.