Konya
°C
Yeni Meram
21.03.2015 18:27

"Biz Birlikte Türkiye'yiz Bahar Şöleni"

A+
A-
21.03.2015 18:27
0
2961
ABONE OL
Davutoğlu, Abdi İpekçi Spor Salonu'ndaki "Biz Birlikte Türkiye'yiz Bahar Şöleni"nde yaptığı konuşmada, çözüm süreciyle hedef edindikleri ve gerçekleştirmeye çalıştıkları ana gayenin ülkenin birliği, vatandaşların kardeşliği ve bütün vatanın dirliği olduğunu söyledi. Nevruz adına İstanbullulara seslendiğini ifade eden Davutoğlu, "Bu birliği ebediyen koruyacak mıyız? Bu birliğe meydan okuyanlara karşı Türk, Kürt, Sünni, Alevi yan yana, omuz omuza duracak mıyız? Birliğimiz için gerektiğinde, fedakarlık yapmak gerektiğinde, Çanakkale şehitleri gibi canımızı da ortaya koymaya hazır mıyız? Birisi eğer bize, birliğimize, dirliğimize meydan okursa, bir çınar gibi onların karşısında dimdik durmaya hazır mıyız? Bu nevruz gününde Fırat kenarında açan çiçekleri, Kızılırmak, Tuna, Sakarya, Nil, Seyhun, Ceyhun kenarında açan çiçeklerle buluşturmaya hazır mıyız? Birlik adına Semerkant ve Buhara'dan Bosna Hersek'e, Erbil'den Bursa'ya, Diyarbakır'dan Halep'e kadar her yerde birlik türküleri, dirlik duaları etmeye hazır mıyız?" dedi. Davutoğlu'nun bu sözlerine katılımcılar "evet" diye yanıt verdi. Herkese çağrıda bulunan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu çağrı, Hazreti Mevlana'nın dediği gibi, artık yeni günde yeni şeyler söyleme çağrısıdır. Eski türküleri bir kenara bırakalım. Artık kardeşlik türküleri söyleyelim. Öfkeyi bir kenara bırakalım. Artık sadece muhabbet diliyle konuşalım. Nefreti, nefret kültürünü, şiddeti, silahı ebediyen toprağa gömelim. Gençlerimizi toprağa gömmektense silahları toprağa gömelim. Şehit annelerimizin acısını, Diyarbakır annelerinin acısını, cumartesi annelerinin acısını ebediyen toprağa gömelim. Bir daha kalkmamak üzere toprağa gömelim. Bizim sadık yarimiz kara toprağın adına bakalım. 'Bu dünya fani. Baki olan sadece birlik, dirlik, kardeşlik' diyelim. Biz son 12 yılda her nevruzda, her ramazanda, her hıdrellezde, her muharremde, her Kurban Bayramı'nda hep aynı duayı ettik. 'Rabbim millete, bu devlete zeval verme' dedik. 'Kardeşliğimize ket vurmaya çalışanlara fırsat verme' dedik. İşte şimdi tekrar önemli bir aşamaya gelmiş olan çözüm süreci bağlamında da aynı şeyi söylüyoruz. 2005'te Cumhurbaşkanımız Diyarbakır'da konuşma yaptıklarında, Türkiye'de birçok demokratik hak yoktu. Orada o konuşmada Cumhurbaşkanımız yeni bir dönemin önünü açtı. Bu ülkede kültürü, etnik ve mezhebi geçmişi dolayısıyla kimseye herhangi bir şekilde ayrımcılılık yapılmayacağının net ve açık ifadesini ortaya koydu. 'Demokratik açılım' dedik. 'Milli birlik ve kardeşlik' dedik. Şimdi 'Çözüm süreci' diyoruz." Davutoğlu, hepsiyle gerçekleştirmek istedikleri şeyin açık olduğunu belirterek, bunun, "şiddeti, nefreti ebediyen toprağa gömüp, bu bahar gününde topraktan yeşeren çiçekler gibi muhabbet çiçeklerini, gençlerin arasına kutlu bir mesaj olarak iletmek" olduğunu söyledi. "Çözüm süreci başarıya ulaşacak" En önemli hedeflerinin bu olduğunu vurgulayan Davutoğlu, çözüm sürecinin ne pahasına olursa olsun mutlaka başarıya ulaşacağını kaydetti. Bugün bir partinin Ankara'da, başka bir partinin Diyarbakır'da yaptığı gibi sadece bir mahalleye dönerek söylemde bulunmadıklarını dile getiren Davutoğlu, "Nevruz bütün insanlığın bayramıdır. Nevruz Türklerin, Kürtlerin, Acemlerin, bütün kadim halkların bayramıdır. Hazreti Nuh'un gemisine binen her kavmin bayramıdır" dediklerini kaydetti. Davutoğlu, baharla birlikte yeni bir dönem başlamasını, herkesin benlik davasını bırakmasını isteyerek, şöyle devam etti: "Benlik davasının üzerine inşa edilen düşmanlıklara bir son verelim. Aziz İstanbullular. Çözüm sürecine bakışta iki yaklaşım var. Bir yaklaşım bütüncül bir şekilde, büyük resmi görerek yol almaya çalışan bir yaklaşım. Bu, Cumhurbaşkanımızın 2005'te yaptığı konuşmadan bu yana bizim benimsediğimiz yaklaşımdır. Büyük resmi görüyoruz. Bu büyük resim bize diyor ki 'Türkler ve Kürtler ve toprakların bütün kadim halkları ezelde kardeştiler, ebette de kardeş olacaklar'. Bu büyük resim diyor ki 'Ortak kaderimiz adına omuz omuza verelim'. 'Ortadoğu'daki halkların arasına sokulan fitnelerin son bulması için Türkiye ayağa kalksın' diyor bu büyük resim. Nasıl nevruzla birlikte kainat yeniden canlanıyorsa son 12 yıl içinde Türkiye aslında bir nevruz yaşıyor. Türkiye ayağa kalkıyor. Türkiye gümrah bir orman olmak üzere çiçek açan ağaçlarla yeni bir geleceğe hazırlanıyor." "Türkiye'nin baharı hayırlı olsun" Davutoğlu, diğer yaklaşımın ise parçacı, konjonktürel, günlük yaklaşımlarla çözüm sürecine bakmak, sürekli taktik ve manevralarla çözüm sürecine yaklaşmak olduğunu belirterek, "Buradan çağrıda bulunuyoruz. Herkes bu meseleye, bu konuda kardeşliğimize, dirliğimize, beraberliğimize, birliğimize katkıda bulunmak isteyen herkes, önce ve sadece büyük resmi görerek, ortak bir hedefe kilitlensin. Kimse taktik manevralarla çözüm sürecini günlük siyasete alet etmesin. Türkiye'nin batısına, ortasına, kuzeyine girerek, birtakım düşmanlıkları körüklemesin. Türkiye'nin, doğusuna, güneydoğusuna giderek, 6-7 Ekim olayları gibi yeni şiddet çağrıları yapmasın" dedi. Bu bahar bayramında, bu güzel günde, tekrar tekrar aynı çağrıda bulunduklarını dile getiren Davutoğlu, artık yeni şeyler söyleme vakti olduğunu belirtti. "Ey İstanbul, aziz İstanbul, yeni şeyler söylemeye hazır mıyız?" diye seslenen Davutoğlu, "Bu nevruzu, önümüzdeki yazı ve sonraki kışı, sonraki yılları barış yılları yapmaya hazır mıyız? İşte biz onun için 'selam nevruza, selam bahara' diyoruz. 'Selam olsun yeniden dirilişe, yeniden yükselişe' diyoruz. Türkiye'nin baharı hayırlı olsun. Türkiye'nin baharı üzerinden Ortadoğu'nun, Mezopotamya'nın, Orta Asya'nın, Balkanlar'ın baharı hayırlı olsun. Selam olsun bütün medeniyete. Barışa, kardeşliğe, birliğe, dirliğe selam olsun. Yeniden yükselişe, dirilişe, büyük Türkiye'ye selam olsun" diyerek, konuşmasını bitirdi.  
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.