Konya
°C
Yeni Meram

YILKI ATLARI KONTROLÜ VE REHABİLİTASYON PROJESİYMİŞ!

YILKI ATLARI KONTROLÜ VE REHABİLİTASYON PROJESİYMİŞ!-Ümit Sürmeli-Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
07.04.2018 00:13
06.04.2018 16:13
0
6995
ABONE OL
İsmet Paşam’ın dediği gibi ‘HADİ CANIM SENDE’ Bu projeyi hayata geçirebilmenin ve hakkıyla uygulayabilmenin şartı, insan olma erdemine erenleri bu görev için seçmekle başlar. Atlar da ağlar. Atlar da duyar, acı çeker ve üzülürler. Atların da canı var, hisleri var. Onlar canlı beyler! Canlı... Yerler, su içerler, yaşamak isterler! Her canlı gibi özgürce yaşamlarını sürdürmek onların da hakkı. Sayın Valim’e sesleniyorum! Ya dernek olmasaydı? Derneğe haber verilmeseydi? Bütün atlar sözde rehabilite ediliyor denilen atlar, sözde ihale açılarak verilen atlar, hem de 100 tane! Birer birer yok olunca…! Yetkililer derin bir nefes alarak, ‘Çok şükür kurtulduk, bunların yükü üstümüzden kalktı’ diyecekler ve konu kapanacak mıydı? Göremediğimiz ve yerlerini bilmediğimiz başka ihale ile verilen atlara ne oldu? Onlar neredeler? Kamuoyuna başka ihale ile verilenlerin yerlerini açıklamanızı bekliyoruz. Dernek olarak gideceğiz ve durumlarını göreceğiz. Kurumlar kendilerine verilen yetkiyi harfiyen uygulamak zorundadırlar. Madem bu canları hem de 100 canı emanet ediyorlar. Neden bunların kontrolü yapılmıyor? Projeyi okuduğunuzda gerçekten bunların bakımlarının yapıldığına, karınlarının doyurulduğuna, tedavilerinin yapıldığına inanıyorsunuz. Ama ben 22 senedir edindiğim izlenimlerimde şunu gördüm. Yasalar uygulayanın yüreğine bağlı işliyor. 5199 sayılı yasa çıkmış fakat bu yasayı Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nı ilde temsil eden ilin sorumlu mülki amiri hayvanı sevmiyorsa, sokakta kedi ve köpek istemiyorsa, yasa onu hiç ilgilendirmiyor.  Küpeli hayvanları yasaya rağmen toplayarak ildeki barınağa hapseden belediyeleri görmüyor ve Orman Bakanlığı’nın yetkilileri de bu durumu ‘görmedim- duymadım-söylemem’ diyerek geçiştiriyorlar.. 5199 sayılı yasa henüz çıkmamış ama çalıştığım mülki amirlerden Sayın Ziyaeddin Akbulut’un, Sayın Namık Günel’in, Sayın Osman Aydın’ın barınağı ziyaret ederek hayvanların durumu ile ilgilendiklerini ve onlara değer verdiklerini gördüm. Valimiz Sayın Atilla Osman Çelebioğlu veteriner hekimsiz barınağı görünce, Çevre Vakfı’ndan barınağa veteriner hekim atadı. Sayın Ahmet Kayhan’ın   ise TBMM’de henüz  hayvan hakları ile ilgili herhangi bir yasa hazırlanmamış, 5199 sayılı yasanın  adı da ortada yokken, hayvan haklarını derneğin önerilerini dinleyerek, işbirliği yaparak, bu işbirliğine belediyeleri dahil edip, valilik şerhini de ekleyerek hazırlattığı 2001 yılındaki protokolün, ilk Konya ilinde uygulanmasındaki mutluluğu yaşadığını gördüm. 2002 yılında ‘İl Hayvan Hakları Kurulu’ diye henüz bir kurul yoktu ve Sayın Ahmet Kayhan, Vali Yardımcımız Sayın Rıfat Ata’nın başkanlığında, valilik toplantı salonunda, Konya Büyükşehir, Meram, Selçuklu Belediye yetkilileri, İl Sağlık, Tarım, Müftülük, Milli Eğitim, Emniyet, Çevre İl Müdürlüğü Veteriner Odası, üniversite yetkilileri ve Konya Doğayı ve Hayvanları Koruma Derneği temsilcilerinin katıldığı Türkiye’nin ilk Hayvan Hakları Kurulu’nu topladı. Bu kararlar eksiksiz uygulandı ve Sayın Valilerimiz de bu kararların takipçileri oldular. 2006 yılında çıkarılan 26 166 sayılı yönetmelikle ‘İl Hayvan Hakları Kurulu’ oluşturuldu. Konya, doğa dostu, duyarlı valisinin sayesinde tam 4 yıl önce gündemde olmayanı gerçekleştirmişti. Şimdilerde ise değil takip etmek sadece tavsiye kararı olarak algılatılıp, belediyelere asla yaptırım uygulanmıyor. Gönül kapısı açık olanlar, yasa olsa da olmasa da kendini sorumlu olarak görür ve bu Tanrı emaneti canlara kucak açar. ‘Dernek duydu, eyvah!’ dediler....! Balya balya ot taşıdılar da şimdiden sonra ne olacak? Yurt dışına ihaleyi alan kişi gitmiş. Bu canlara Orman ve Su İşleri Bakanlığı 8. Bölge Müdürlüğü’ndeki sorumlular bakacaklar mı? Hayvan hakları ihlallerinde bile gönülsüzce yaklaşan ve zorla görev yapan, ceza kesmekte zorlanan, yüzüme karşı, ‘Sizden çekindikleri için ceza kesmişlerdir’ diyecek kadar görev bilincinden yoksun görevlilerle bu canların hali ne olacak? Yılkı atları madem ölüme terk edileceklerdi bıraksaydınız doğaya! Hiç olmazsa özgür olarak dolaşır,  görev bilincinden yoksun insanların elinde, ölümü bekleyerek telef olmazlardı. Hayvanların hakkını gözetmeyenler, Yüce Tanrının adaletini unutmasınlar. Sayın Valimiz Yakup Canbolat’ın mutlaka görevini yapmayarak, kontrol etmeyerek, dernek duyunca harekete geçen sorumlulardan, görev ihmali içinde olanlardan hesap sormasını ve kamu vicdanını rahatlatmasını bekliyoruz. Değerli yazar Sayın Erol Sunat Beyefendi’ye desteği nedeniyle teşekkürlerimi iletmek isterim. Yılkı atlarının acılarını, uğradıkları haksızlığı, ta yüreğinde duyarak okuyucuları ile paylaşmasını gözyaşlarımla okudum. İyi ki sizin gibi duyarlı kimseler var. İyi ki varsınız.
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.