Uzay bilimlerini tercih edeceklerin önü açık

Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) tarafından düzenlenen “Türkiye’nin Uydudan Beklentileri, Gelinen Nokta ve Uydu Dünyasının Geleceği” konulu konferansa TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Lokman Kuzu konuşmacı olarak katıldı. Dünyada ve Türkiye’deki uzay çağı tarihçesini anlatan Kuzu, Türkiye’nin ilk uydusunun 1994’te gönderildiğini, uydu faaliyetlerine ise 2000’li yıllarda başlandığını söyledi. Türkiye’nin uydu konusunda dünyadan 90 yıl geride olduğuna dikkat çeken Kuzu, enstitülerinin tarihçesi hakkında da katılımcıları bilgilendirdi. “Elektrikli itki motoru geliştiriyoruz” Uydudan, önce görüntünün çekildiğini daha sonra indirildiğini son olarak da verilerin anlamlandırıldığını söyleyen Kuzu, en önemli hususun görüntüleri anlamlandırabilmek olduğunu belirtti. Elektrikli itki motoru geliştirdiklerini ifade eden Doç. Dr. Lokman Kuzu, Türkiye’nin kısa ve uzun vadede ihtiyaç duyacağı itki sistemlerinin karşılanmasını hedeflediklerini aktardı. “İnsan kaynağına ihtiyaç var” Dünyada uzay teknolojileriyle uğraşan ülkelerde bu konuda çok ciddi insan kaynağının bulunduğunu vurgulayan Kuzu, Türkiye’de bu alanda yetişmiş insan sayısının sınırlı olduğuna dikkat çekti. Gençlere bu alanın önünün açık olduğunu söyleyen Kuzu, teknoloji adına dünyada ne yapılıyorsa ülkemizde de yapılabileceğinin altını çizerken çok çalışmaya ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Öğrencilere başarısız olmaktan korkmamak ve denemekten vazgeçmemek gerektiğini söyleyen Kuzu, bunları yapanların nasıl başarılı olduğunu örneklerle anlattı. -Geoportal projesi- Dünya’nın her yerinden 7,5 metre çözünürlükte siyah-beyaz, 15 metre çözünürlükte renkli görüntü alabilen RASAT’ın çektiği görüntüleri TÜBİTAK UZAY’ın Ankara’daki yer istasyonuna ilettiğini, otomatik görüntü işleme yazılımları ile işlendikten sonra farklı seviyelerde kullanıcıların hizmetine sunulduğunu söyleyen Kuzu, Geoportal Projesi kapsamında; gözlem uydularından elde edilen görüntülerin internet ortamında paylaşılabilmesi için GEZGİN portalı geliştirildiğini ve bu görüntülere e-devlet şifresi ile ulaşılabildiğini kaydetti.