Konya
°C
Yeni Meram

UYUYAN DEVİ, 'PİRE' UYANDIRIYOR!

UYUYAN DEVİ, 'PİRE' UYANDIRIYOR!-Muhammet GÜMÜŞ- Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
28.09.2020 01:38
27.09.2020 15:47
0
7281
ABONE OL
Aylardır, hatta yıla doğru ilerleyen bir süreç devam ediyor. Korona için yapılan aşı çalışmaları, verilen ilaç mücadeleleri derken daha canlı mı cansız mı olduğu tartışılan bu virüs hız kesmeden bünyelere girmeye, yürekleri yakmaya devam ediyor. Tedbire karşın yapılan uyarılar, söylenen onca söze rağmen kimi zaman tedbirsizlikten, kimi zaman Allah’ın takdirinden birçok kişi tanışmaya devam ediyor bu pireden küçük olduğu düşünülen virüs ile. Biz de aile olarak tanışanlardan, yaşayanlardan olduk onca tedbire rağmen... Bünyesi iyi olanlarımız evde karantina süreci ile savaşını veriyor ancak kronik rahatsızlığı bulunan büyüklerimiz için, savaş farklı cephelerde devam ediyor. Her insanın bünyesinde bulunan ve uyuyan dev olarak nitelendirdiğim kronik rahatsızlıklar, riskli bir durum olmadığı müddetçe uyuyor aslında. Ancak o kronikleri uyandırmak için bir kıvılcım yetiyor. Hepimizin şunu çok iyi bilmesi gerekiyor ki kimsenin ‘Bana bir şey olmaz’ dememesi lazım. Kronik rahatsızlığınız ne olursa olsun, hiç fark etmiyor. Bünyemizde bulunan bir zayıflık bile bu virüsün sarsması için yeterli olabiliyor. Yani, uyuyan devi uyandırmaya bu virüs illeti yetiyor. Ancak sağlık için verilen mücadele daha çetin geçiyor. Başına gelmeyen bilmez düsturu ile ifade edilmesi gerekirse, Rabbim tüm bu süreci geçirenlerin yardımcısı olsun. Geçirmiş olanlara da tekrar yaşatmasın. Tedavi sürecinde büyük önem taşıyan konu öncelikle sabır ardından tedavi yöntemleri oluyor. Bu yöntemleri elbette doktorlarımız ve sağlık çalışanlarımız büyük bir hassasiyetle yürütüyor ancak bizim birey olarak yapmamız gereken en  önemli konu, yardımcı olmak. Bu yardımı nasıl yapmamız gerekiyor? Kendimizden feragat ederek tabii ki. Bakın, tedavi süresince genel olarak büyük bir hasta kitlesi plazma kana ihtiyaç duyuyor. Bunun için de bu illeti bünyesinde savaşarak kazanmış neferlere ihtiyaç var. Yani bu hastalığı geçirmiş ve üzerinden 28 gün geçmiş sağlıklı bireylere. Bu kişilerden alınan kanların plazmaları ile yoğun bakımlarda tedavisi kritik olarak devam eden hastalarımıza bir umut veriliyor. Allah’ın takdiri elbette, Rabbim ne derse o olur, ancak bizlerin de o takdire hayırlı katkı sağlayarak vesile olmamız şarttır. Hastamız için böyle bir talep olduğunda sağ olsun tüm dostlarımız, sevenlerimiz, ismini dahi bilmediğimiz güzel insanlar çağrımıza, talebimize karşılık verdi. Bunu görmek inanılmaz duygulandırdı, ancak bu tüm hastalarımız için geçerli olması gerekiyor. Yani bir çağrı, bir talep gelmeden de aranılan niteliğe uygun kardeşlerimizin gidip plazma bağışında bulunmaları gerekiyor. Gerçekten çok büyük ihtiyaç, bu durum tam yaygın olmadığı için bugün plazma arayışında olan yaralı yüreklerin yarası daha da acıyor. İşte bu acıyı bir nebze de olsun serinletmek ve merhem olmak için plazma bağışında bulunmak gerekiyor. Bu konuyla alakalı bu hafta içinde gazetemizde geniş bir haberimiz olacak ve yetkili isimler plazma bağışı ile alakalı daha teknik ve geniş bilgiler verecek, ancak bunun bir insanlık görevi olduğunu da unutmamak gerekiyor. Aslına baktığımızda dinimizin tercümanı, ebedi mürşidimiz, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in mübarek hadisi her şeyi en güzel şekilde özetliyor. “İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır.” Kalın sağlıcakla...
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.