Unutma insanoğlu...

Sevgili okurlar, “Sağ elin verdiğini sol el görmemelidir” diye öğretirler ya hep bize. Bunu biz galiba yanlış anladık yada bu sözü maalesef ki unuttuk. Günümüzde yaptığı iyiği başkalarının gözüne sokan insanlarla duldu etrafımız. Adeta bir çoğumuz sosyal medya için yaşar olduk. Her anımızı buralarda paylaşıp, takdir yada destek bekliyoruz. Yolda kalan birine yardım edip arabamıza alıyoruz, sona o insanın fotoğrafını çekip binlerce üyesi olan gruplarda paylaşıp, ‘Parası olmadığını söyleyen kardeşimi arabama aldım. Onu gideceği yere götürdüm. Bana şöyle dua etti. Bugün çok huzurluyum. Allah bizim gibi insanların sayısını çoğaltsın’ diye gösteriş yapıyoruz. Sonra o fotoğrafın altına yüzlerce yorum, beğeni geliyor. Bizim de egomuz tavan yapıyor. Bir başkası ihtiyaç sahibi bir aile görüyor. Ailenin o içler acısı halini fotoğraflıyor, yine o gruplarda paylaşıyor. Yüzlerce yorum geliyor, beğeni geliyor ama kaç kişi o aile için harekete geçiyor. Ah vah edip, birkaç saniye sonra unutup gidiyoruz. Lüks resteronlarda iftarlar yapıyoruz. Onlarca kişiye iftar veriyoruz ancak Diyanetin belirlediği fitre miktarından bir kuruş fazlasını vermeye korkuyoruz. Sevgili okurlar, Ramazan, kendimize şöyle bir bakıp, yanlışlarımızı düzeltmemiz için bir fırsattır. Lütfen bu ayda şöyle bir oturup düşünelim. Ne yapıyoruz diye. *** Gelelim mahalle iftarlarına Bazı kesimler bu duruma şiddetli bir şekilde kızsa da ben güzel bir uygulama olarak düşünüyorum Yüzlerce insan aynı sofrada oturup, iftar yapıyor. Günümüzde artık bu tür görüntüleri malesef ki çok az görebiliyoruz. Gelecek nesillerin de böyle güzel etkinlikleri görerek, yaşayarak tecrübe etmeleri son derece önemli. Bu organizasyonları yapan belediyeleri ve çalışanları tebrik etmek gerek. Zira büyük fedakarlıklarya o sofralar kuruluyor her gün.