Konya
°C
Yeni Meram

“UHULET VE SUHULETLE”

“UHULET VE SUHULETLE” - EROL SUNAT - YENİ MERAM GAZETESİ

A+
A-
05.04.2019 08:40
04.04.2019 19:41
0
7508
ABONE OL
Seçim şehrimiz için bitti, sıra sıkıntılara, dertlere, bekleyen problemlere, cevap bekleyen sorulara geldi. Başkanlarımız mazbatalarını 8 Nisan’da alıyorlar. Hayırlı olsun ziyaretleri ve muhabbetleri dileriz, geçmiş seçimlerde olduğu gibi aylarca sürmez! Hatırlarsanız bir Büyükşehir seçimi sonrasında, kantarın topuzu bir hayli kaçırılmış aylarca süren hayırlı olsun ziyaretleri kabak tadı vermiş, olay basına ve şehre dalga dalga yayılmış ve yansımıştı. Başkanımız makam odasında ziyaretçi akını yüzünden mahsur kalmıştı! O yıllar geride kaldı. Seçim kazanılır, ancak, bir adaya seçimi kazandıran faktörler, seçim kazanmaktan çok daha önemlidir. Konya Büyükşehiri, kim kazandı değil, ne kazandı sorusunun cevabına bakılmalı! Konya’da ne mi kazandı? Halkın içine girmek kazandı… Halkı dinlemek kazandı. Kesinlikle samimiyet kazandı, Yapmacıklıktan uzak, içtenlik kazandı, Düne kadar yapılamayan her ne varsa, o yapılamayanlara yöneliş kazandı. Ve partili partisiz herkes bu yaklaşıma oy verdi. Ve Konya, halkın içine girilebildiğini, dinlenebildiğini, samimi olunabildiğini gördü. O yakınlığı, o sıcaklığı hissetti. ***** Büyükşehrin, problemleri de büyük olur, lakin, el ele verilerek, konuşarak, anlayarak, dinleyerek, problemlerin özüne inilerek aşılamayacak mesele yoktur diyenler ne zaman yanıldılar ki? Konya’nın en büyük sorunlarının başında trafik geldiğini artık sağır sultan bile biliyor! Trafik, düne kadar burası İstanbul değil lafları kalkan yapılarak savunuldu. Otoparklardan, otoparkı işletenlerden illallah diyen Konya, trafiğin otopark yelpazesine de bir çare diyor! Hemen her seçim döneminde dile gelen “Banliyö” konusu bayağı uzun ve derin bir mevzu. Hem o kadar uzun ki, ta…Mustafa Özkafa döneminden, eski Bayındırlık Bakanı Enis Öksüz zamanından bugüne gelen ve içi doldurulmayan laf sanatlarıyla bir güzel süslenen, güzergahları hemen her ele alındığında değişen değiştirilen bir mevzu. Tramvay hatlarının nereden nereye uzanacağı… Oda Başkanlarımızın üretim temelli istihdam söylemleri... İstihdama destek olunma beklentisi… Dönmeyen çarklar… İflas eden esnaflar, zorda kalan fabrika ve işletmeler. İşten çıkarılanların kamuoyuna yansımayan ve tam olarak bilinmeyen rakamları. Ve dahası… Seçim sonrasının bekleyen problemleri olarak şehrin kapılarının önünde. Basınımız seçim bitti, artık yatırım zamanı benzeri manşetler atmış! Bütün bu sayılan sorunlar, rahmetli Sadri Alışık’ın dediği gibi, “uhulet ve suhuletle” neden çözülemesin? ***** Konya üzgün, yorgun, çaresiz ve durgun bir şehir olmamalı. En işlek caddelerimizde, birçok dükkan aylardan beri boş. Camlarda, devren satılık, kiralık levhaları o kadar çok çoğaldı ki, o işlek caddelerin hüznüne katılmamak mümkün değil. Ekonomik krizlerin ancak üretimle aşılabileceği noktasında hemfikir olmayan yok. Seçimler en az iki ayımızı aldı. Şimdi süratle kaldığımız yerden çalışmaya, koşmaya başlamalıyız diyenleri duymak lazım. Gündemimizin en önemli maddesi ekonomik sıkıntılar. Zor durumlardan, zorlukların içinden nasıl çıkılacağının yolu ve yordamı belli. Düşenin elinden tutmak… Tuttuğu eli bırakmamak… Bir olmak… Beraber olmak… Birlikte bir şeyleri başarmak… Sıkıntıların üstesinden bu birlik ve beraberlikle gelmek. Nasıl mı? Rahmetli Sadri Alışık’ın dediği gibi, “uhulet ve suhuletle”! ***** Sevgili okurlar! Konya gibi bir şehirde; “Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” gibi, “Gemisini kurtaran Kaptan” gibi, Türk Milletine ait olmayan, Bu milletin özüne, Sözüne ve fıtratına ters olan anlayış ve yaklaşımlara kapılıp gidilmemesi gerekiyor. Anadolu’nun Başkenti Konya, Lokmasını bölüşmenin, Azığını paylaşmanın, Anlayışlı olmanın, Yüzlerce yıldır kılavuzu ve yol göstereni olmuş bir şehir. Seçim sonrası ortaya çıkan bu hazin ve ekonomik tablo, paniğe kapılmadan, telaşa düşmeden, rahmetli Sadri Alışık’ın dediği gibi, “uhulet ve suhuletle” çözülemez mi? Hz. Mevlana, “Bırakacağın eli hiç tutma, Tutacağın eli ise hiç bırakma. Sahte sevgilere gül olmaktansa, gerçek sevgilere diken ol!” dememiş mi? Konya, bir Başkent olarak, kimseyi yarı yolda bırakmayan bir şehir. Vefa sahibi bir şehir. Tuttuğu eli bırakmayan bir şehir… Uzattığı elde samimi olan bir şehir. El ele verildikten sonra, sen-ben denilmedikten sonra, sizden-bizden gibi yaklaşımlara aldırılmadıktan sonra, Konya ayağa da kalkar, ayağa kalkamayanları da kaldırır, yürür de, koşar da, uçar da…
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.