'Türkiye'de hükümet her zamankinden daha güçlü olmalı'

Seçim çalışmalarına Bünyan ilçesinde devam eden Yıldız, belediye tarafından düzenlenen Gilaburu Tanıtım Festivali'ne katıldı. Yıldız burada yaptığı konuşmada, 1 Kasım seçimlerinin önemine değinerek, vatandaşlardan sandığa giderek oy kullanmalarını istedi. Milletin ülkeyi güçsüz ve yalnız bırakmak için planlanan oyunları bozduğunu ve her zaman bozacağını belirten Yıldız, şöyle devam etti: "Türkiye'de bir oyun oynanıyor. Bu oyun yalnız ilk defa oynanmıyor. Belki daha da yoğunlaştırılarak bu oyun oynanıyor. 1950 ile 1960 yılları arasında Adnan Menderes'in bütün birikimleri 1960 ihtilaliyle beraber tüketilmeye başlandı. 1960 ile 1971 arasındaki Demirel'in bütün biriktirdikleri yine aynı şekilde 1971 muhtırasıyla beraber tüketilmeye başlandı. Turgut Özal ile beraber 1983 ve 1991 yılları arsındaki bütün Türkiye'de biriktirilenler yine ondan sonraki koalisyon hükümetleriyle beraber tüketilmeye çalışıldı. Şimdi sıra geldi AK Parti hükümetlerimizin biriktirdiklerine. 1 Kasım seçimlerinde sizlerin koyacağı irade, yapacağınız tercihlerle beraber artık biz 13 yıllık birikimlerin tüketilmesine müsaade etmeyeceğiz." AK Parti'nin 1 Kasım'da güçlü bir şekilde iktidara gelmesi için çalıştıklarına dikkati çeken Yıldız, "1 Kasım seçimleri yalnızca bir partinin yalnızca Türkiye'nin iktidar partisinin değil, aynı zamanda Türkiye'nin geleceğiyle alakalı bir seçim. Çocuklarımızla alakalı bir seçim. Türkiye'nin istikrarıyla alakalı bir seçim, istikbaliyle alakalı bir seçim" diye konuştu. Türkiye'nin yoluna devam etmesi için güçlü iktidarların şart olduğunu vurgulayan Yıldız, sözlerini şöyle tamamladı: "Türkiye'de hükümetin her zamankinden daha fazla güçlü olmasının lazım geldiği bir süreçteyiz. Çünkü etrafımızda iç savaşlar var, insanlık dramları var. 300 binden daha fazla insan, kadın demeden, çocuk demeden yaşlı genç demeden katledildi. Suriye'de, Irak'ta bir iç savaşın bütün hazırlıkları tamamlandı. DEAŞ örgütü çıktı. İslam adına çıktı ama İslam'ın bütün emirlerine karşı gelerek orada katliamlar yapıyorlar. O yüzden biz teröriste 'terörist' diyemeyen, PKK'ya, 'PKK'lı terörist' diyemeyen HDP ile bir yandan mücadelemiz devam ederken bir yandan da DAEŞ'in İslamı istismar etmesine karşı mücadelemiz devam ediyor. Biz doğrunun temsilcisi olmaya devam edeceğiz."