Torku, Her Yerde Var

■ Başarı yolun sonu değil, yolun kendisidir. (Anonim)  *** Her yerde Torku var; üretimde, tarlada, bahçede, caddede, meydanda, okulda, stadyumda,  Tv ‘de, radyoda,  gazetede, derste, derslikte, karada, denizde, havada, reklâmda, hakla ilişkilerde, iletişimde, gecede, gündüzde; her yerde Torku var. Torku, bir üretici kooperatifinin 56 bin  çiftçi ortaklı kuruluşun markası/ simgesidir. Ana gövdede sürekli aşama içindeki Konya Şeker yer alıyor. Bunca ortağı ayrıştırmadan bir arada tutmak, tek yumruk gibi olmak da başarı öyküsünün psikolojik derinliğidir. Bu somut gerçek Üniversitelerimizde yönetim- işletme derslerinde okutulmalıdır. Torku, bir taraftan hedef kitlelerin sevgisini kazanırken, ortaklarına da saygıyı aşılamakta çeşitli destekleri zamanında ve paylaşımcı olarak yerine getirdiği için güçlenmekte, giderek ufkunu da genişletmektedir. Ülkemizde Torku yağmurudur, rahmet rahmet, bereket bereket yağıyor. Yağmurda aydınlık var, kalkınma var, demokrasi var, hak var,  adalet var, iyi ve güzel neyse hepsi var;  böyle olunca da her şey var. Özetle Torku, Konya Şekerle başlayan giderek gelişen ve büyüyen gıda markasının adıdır. Sözcüğü nerden geliyor;    Torku adı Divan-ı Lügati’t Türk'ten geliyor; ipek gibi saf, temiz, sağlam, ipeksi anlamını içeriyor.    Torku ürünlerinin belirgin niteliği katkısız,  kaliteli ve sağlıklı olmasıdır. Piyasaya, hedef kitlelere takdimi şöyle özetlenebilir; Torku ürünleri doğallığı, hijyeni, sağlığı ve kaliteyi ön plana alıp Anadolu toprağının bereket ve emeğini kitlelere ulaştırıyor ve sloganı da giderek saydamlık kazanıyor:    “ %100 doğal ürün sloganlı ürünler”    Torku, ürünlerinin tohumlarını, yemlerini ve gübrelerini kendi tesislerinde üretiyor. Bu ürünleri 8 grupta toplamak olanaklıdır;

1. Şeker, 2.Şekerleme 3. Çikolata, 4. Unlu ürünler, 5. Dondurulmuş ürünler,6- Süt ve süt ürünleri, 7- Et ürünleri, 8- Seracılık ürünleri. 8 ana gruba yenileri de ekleniyor.

Bizim geniş ailede, tüketilen ürünlerin tümü  “Torku “ imzasını taşır.  Neden mi? Süt, et ve şeker ürünleri piyasanın en iyileri arasında baş sıradadır. Ancak sert peynir için başka kuruluşların kapısını çalıyorum. Konya Şekerin Kaşınhan yerleşkesinde incelemeler sonrası düzenlenen Basın toplantısında masamızda Recep Başkanın yanında Anadolu Birlik Holdingin Ceo’su Sayın Mehmet Koca da vardı. Başkanı beklerken bir konuyu da açtım; “Torku’nun süt ürünlerinde sert peynir yok! Bizim Doğanbeyin –  bucaktı, belde yapıldı, şimdi Beyşehir’in Mahallesi oldu-  keçi sütünden üretilen mis gibi kokan sert peyniri damak tadımızdır. Rahmetli anam  peynirini kendi kurar, teneke teneke aileye dağıtırdı. Keçi sütlü sert peyniri hep arar dururum. Bulduklarım hep çok tuzlu hem de sert değil, peynir dediğin sert olmalı; “ Torku’nun tüm ürünlerine evet. Ancak  az tuzlu ve sert peynir arayışım sürecek.” Sayın Koca konuşmamı dinlemiş ki masamıza gelen üretim Müdürüne sordu; “Biz sert beyaz peynir üretemez miyiz?” “ Elbette üretiriz. Konu anlaşılmıştır.” Aradığım sert peyniri bulursam, Torku’nun sınırları dışına çıkmayacağım kuşkusuzdur. Kurumsal kimlik bağlamında basın ve Halkla ilişkinler biriminden de satırbaşı açmak istiyorum.  Konunun uzmanı olarak belirteyim ki,  Basın ve Halkla ilişkiler, kurumların gören gözü, işiten kulağı ve konuşan dilidir. Konya Şeker bu birime de değerli insanları iş başına getirmiş;    Yusuf İnanç: Bölgemizin sevilen- sayılan çalışkan, ilkeli ve güçlü kişilerinden. Halkın içinden, dürüst bir halk insanı  değerli dost! Erdoğan Nesimioğlu;  Duayen gazeteci, iş bilen ve bitiren bir kişilik; sorunları çözen deneyimli, donanımlı, üretken. Yazmasını, konuşmasını bilen, birimin temel taşı,  gece gündüz çalışan her alanda yardımcı bir dost! Necati Batı;  Genç ve enerjik;  hep güler yüzlü ve sevecen;  çalışkan, üretken bir dost! Muhteşem üçlü kurumun gözü,  kulağı ve konuşan- yazan dili olduğuna inanıyorum. Direksiyonun başında Recep Konuk’un  bulunduğu hizmet  kervanı batı - doğu liğinde ülkemizi daha da üstlere taşıyacak.