Konya
°C
Yeni Meram

SURİYELİ SIĞINMACILAR KİMSEYİ DİNLEMİYORLAR!

SURİYELİ SIĞINMACILAR KİMSEYİ DİNLEMİYORLAR!-Erol Sunat-Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
31.07.2018 00:49
30.07.2018 15:50
0
4367
ABONE OL
Sığınmacı Suriyelilerle 2011 yılı Nisan ayından bu yana birlikte yaşıyoruz. O günlerde doğan çocuklar yedi yaşındalar. Tarih boyunca mazlumlara, kendine sığınanlara, kendinden yardım isteyenlere hayır demeyen, kulaklarını tıkamayan, ilgisiz kalmayan bir millet olarak, ölümden, kan ve ateşten kaçan insanlara açtık kapılarımızı. Yaklaşık 4 milyona yakın insan ülkemizde… Şehrimizde ise resmi kayıtlı olanlar yüz bine yaklaşmış durumda… Bu rakamı 150 bin olarak telaffuz edenler de yok değil! Suriyeliler aradan zaman geçtikçe, şehrimizde de yer edinmeye, yer tutmaya, bulundukları sokaklar dahil, söz sahibi olmaya başladılar. Kimseyi dinlemiyorlar! İkazlara aldırmıyorlar! Saygıları yok! Sevgileri yok! Hoşgörüleri yok! Bir şehirde nasıl ortaklaşa yaşanır diye bir düşünceleri yok! Nezaketleri hak getire! İnsaf ve merhametleri yok! Yardımlaşmaları yok! Bir işin ucundan tutmaya niyetleri yok! Kentsel dönüşümler sonrasında, şehrin merkezine, İhsaniye gibi Konya’nın eski mahallelerine yönlendirilen Suriyeli sığınmacıların halinden, tavrından, insani yaklaşımlarından memnun olanlar da yok değil! İçinde doğru düzgün hiçbir şey olmayan evini en az bin lira kiraya verenler memnun! Ellerinde kiralık ev kalmayan emlakçılar memnun! Sanayilerde ve değişik iş kollarında asgari ücret altında Suriyeli sığınmacı çalıştıranlar memnun! Birçok insanın sorduğu soruları isterseniz dile getirelim! Suriyeli sığınmacılar misafir mi? Misafir olma süresi kaç günden kaç güne, kaç yıldan kaç yıla çıktı? Ev sahibinin ve misafirin hakları nelerdir gibi konular, bu iki kavramın özelliklerini ve inceliklerini ne yazık ki, fersah-fersah aşmış durumda. Misafirin gidesi yok! Niyeti hiç yok! Bayramlarda Suriye’ye gidenler, bayram sonrası gerisin geriye geliyorlar! Bir anlamda ekmek elden su gölden yaşayıp gidiyorlar! İnsanımız ister istemez soruyor, Allah etmeye, biz Suriye’de sığınmacı olsaydık ne olurdu? İçecek bir tas su, yiyecek bir lokma ekmek vermezlerdi diyenleri, sevgili büyüklerimiz ve yetkililerimiz, duyuyorlardır inşallah! Ülkemizin en misafirperver, en yardımsever, en hoşgörülü şehirlerden biri olan Konya bu özelliklerini tepe tepe kullanan ve zerrece kadir kıymet bilmeyen sığınmacılarla karşı karşıya… Bunları yazmak bizler içinde kolay değil sevgili okurlar! Suriyeli sığınmacıları bu şehrin nasıl bağrına bastığını bilmeyen mi var? Şehir olarak az mı yardım edildi? Hamiyetsever, yardımsever, gani gönüllü Konyalı kardeşlerimiz Ensar oldu, Suriyeli sığınmacılar Muhacir. Hz. Peygamber’in hicret dönemi geldi gözler önüne, gözler nemlendi, yaşardı, gözyaşları kendiliğinden dökülmeye başladı gözlerden. Konya, sığınmacı Suriyelileri yedi yıl önce böyle güzel, böyle hoş ve böyle duygu dolu bir ruh haliyle karşılamış ve bağrına basmıştı. Yedi yıl sonra gelinen nokta, sığınmacıların bu güzel karşılamayı, kabulü ve kollarımızı açmayı anlamamış olması ve anlama gibi bir niyetlerinin bulunmayışı… Suriyelilerin davranışlarından, birlikte yaşamayı kendilerince kolaylaştırmaya yanaşmamalarından kaynaklanan o kadar çok olay var ki… ***** Onlarla ilgili uyum çalışmaları yapılmadan şehirlerimizin kapılarını açmamız sonrasında, bugün üstünü örtmenin, ötelemenin ve hoş görülme imkanının neredeyse hiç kalmadığı uyumsuzluklar yaşamaya başladık. Aynı şehirde bir arada yaşamak her geçen gün daha da zorlaşıyor. Tartışmalar, kavgalar, sataşmalar, Suriyelilerin şehrimizi kendilerince sahiplenmeye kalkan hak ve hukuk tanımayan tavırları, bu şehirde yaşayan insanları oldukça rahatsız etmeye başladı. Bu ülkenin ve şehirlerimizin onlara ait olmadığı yetkililer tarafından güzellikle ve anlaşılır bir biçimde anlatılmalı! İnsanlar, sığınmacı Suriyelilerin yerleştirildiği mahalle ve semtlerden kaçmaya başladı. Dilencilik yapıyorlar. Kavga çıkarıyorlar, sataşıyorlar, kavga için bahane arıyorlar, olaysız, kavgasız, gürültüsüz gün geçmiyor. Huzur şehri Konya da, huzur kavramı uzun yıllar öncesinde kalmış gibi… Yaşananları olmamış gibi gösterme çabaları ise, hoş görü sınırlarını aşalı çok oldu. Sokaklar, parklar, caddeler, marketler, pazarlar Suriyelilerin işgali altında diyenleri hiç duyan olmadı mı? Oturdukları, sokaklarda, apartmanlarda, dairelerde hiçbir kurala uymak istemiyorlar, uymuyorlar, uymama konusunda da, oldukça rahatlar. Türkçe anlayanları dahi, zora geldiğinde, oturdukları daire ile ilgili bir problemde, Arapça konuşup, söylenenleri anlamaz havası estiriyorlar. İyilikten ve merhametten maraz doğmaya başladı diyenlerin sayısının her geçen gün arttığı bir şehirdeyiz. Büyüklerimizden ve yöneticilerimizden, Konyalıların sessiz çığlıklarını, feryatlarını, bizi duyan olur mu dercesine yakarışlarını duyan olacak mı?
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.