Konya
°C
Yeni Meram
23.11.2015 09:18

‘Sorunları çözmek için aday oldum’

Selçuk Üniversitesi Rektör Adayı Prof. Dr. Mustafa Şahin, üniversitede yaşanan sıkıntıları görmüş olmanın adaylığı noktasında önemli olduğunu belirterek, sorunları, sıkıntıları çözmek için aday olduğunu söyledi.

A+
A-
23.11.2015 09:18
22.11.2015 23:30
0
9615
ABONE OL

Mustafa Şahin kimdir? Kendinizden bahseder misiniz?

Ben Konya Seydişehir doğumluyum. Yaklaşık 21 yıldır Konya’da Selçuk Üniversitesi’nde çalışmaktayım. Bunun 13 yılı Meram Tıp Fakültesi’nde geçtiyse, 18 yılı kampüste Selçuk Tıp Fakültesi’nde geçti. Bu sürenin 3-3,5 yılını başhekimlik, son dört yılı da rektör yardımcısı olarak görev yaparak geçirdim. Genel Cerrahi öğretim üyesiyim. Ve bu görev yaptığım sürelerde de mesleğimi hiçbir zaman ihmal etmedim. Rutin olarak hastalarımla ilgilendim, ameliyatlarımı yapmaya devam ettim.  

Neden Rektör olmak istiyorsunuz?

Zor bir soru. Çünkü herkesin kendine göre bir cevapları vardır. Yani bu bir yaşadığımız ortamdaki sıkıntıları, huzursuzlukları, çözülmeyen sorunları görmüş olmanın nitelemesiyle ortaya çıkan bir süreçtir benim açımdan. Çünkü devlet bizlere kaynak aktarıyor, imkan aktarıyor, her şey var üniversitelerde, hastanelerde ama bunlar doğru yürütülmediği için doğru işletilmediği için bir sürü olumsuzluklar yaşanıyordu, sıkıntılar oluşuyordu. Biz bunu gördük bu nedenle idari görevleri ben kabul etmeye başladım. Yoksa çok uzun süre idari görevleri reddettim, kabul etmedim. Ama son 7 yıldır görevleri üstlenmeye başladım. Ve neler yapabileceğimizi hem kendimize hem kamuoyuna Selçuk Tıp’ın kuruluş aşamasında gösterdim. Bana bir özgüven verdi. Bu sürede kampüsteki sorunları gördüm. Üniversitemizin sorunlarını gördüm. Çözüm üretebileceğimize inandım. Onun için rektör adayı oldum. Bu seçim aslında üç aşamalı bir seçimdir. Rektör atama süreci, biz rektör adayı belirleme seçimi yapıyoruz. Akademisyenlerin oylarıyla ilk altıya giren rektör adayları YÖK’e bildiriliyor. YÖK genel kurul üyeleri yaptıkları değerlendirmelerde ve oylamalarda ilk üç sırayı belirliyorlar. Sayın Cumhurbaşkanımızda takdir ettiği bir rektör adayını atıyor. Ben bu seçimin şeffaf, demokratik, dostane ve kardeşlik içinde geçmesini istiyorum. Sonuçta rektörlük bir hizmet makamıdır. Bizim kendi adımıza ve başkaları adına bir beklentimiz yok. Hizmet etmenin ötesinde, çıkan bütün rektör adaylarının aynı duyguyla hareket ettiğini biliyorum. Tanışıyoruz dostlarımız hepsi karşılaştığımız zaman da birbirimizi tebrik ediyoruz. Kucaklaşıyoruz. Başarılar diliyoruz.  

Rektör olursanız hemen yapacağınız ilk 3 proje nedir ya da icraat?

Tabi çok ciddi ve önemli sorunlar var. Bunların başında en önemli sorun Selçuk Üniversitesi’ndeki akademisyenlerin yaşadığı kadro sorunudur. Yapacağım ilk icraat şu olacak, doçentlik unvanını almış ama kadrosuna atanmamış öğretim üyelerinin, kadroya atanmış öğretim üyeleri gibi özlük haklarından istifade etmesinin talimatını vereceğim. Yani kadrolu doçent gibi maaş almalarını, ders ücretlerini o şekilde almalarını sağlayacağız. Bunun daha örnekleri var diğer üniversitelerde. Diğer hızla gerçekleştireceğimiz görev zaten şuanda da yürütmekte oluğum kampüsün altyapısıyla ilgili, binalarla ilgili revizyon çalışmalarını ve yeni binaların oluşturulmasıyla ilgili çalışmaları yapacağız. Üçüncüsü de akademisyenlerimize hem yurtdışı çıkışlarda hem makale yazımlarıyla ilgili destek büroları oluşturulacak. Bunlar ilk dönemin hızlıca yapılabilecek işleridir. Ama bunlar en önemli işlerimiz arasında olmakla birlikte daha önemli işlerimiz var. Konya sanayisiyle, Selçuk Üniversitesini buluşturmak.  

Rektör olduğunuzda beraber çalışacağınız ekibinizin profili nasıl olacak?

Kafamızda bir profil yok. Ama şunu net olarak ifade ediyorum. Daha doğrusu şöyle söyleyeyim. Ekip hazır değil onu başta ifade edeyim. Ama belirleyeceğimiz yöneticileri mutlaka hocalarımızın katılımıyla belirleyeceğiz bu çok önemli. Rektörlük yapısını oluştururken genel kabul gören bir yapı oluşturacağız ve her eğilimdeki hocalar orada kendini temsil eden bir yönetici olacak üst yönetimde. Alt yönetimde ise fakültelerin başına okulların başına atacak yöneticilerin hepsi yöneteceği insanlar tarafından benimsenmiş kabul edilmiş kişiler olacak. Onlara tepeden inmeci, emredici pozisyonda değil aksine akademisyenlerin işlerini kolaylaştırıcı, önlerini açıcı ve onların dertleriyle ilgilenecek vicdan sahibi yöneticiler atayacağız. Bu bizim için son derece önemli. Diğer bir konu üniversite içerisinde devletin Milli Güvenlik Kurulu’nun kararları arasında yer alan illegal her türlü yapılanmayla da gerekli şekliyle mücadele edeceğiz. Bunu da net olarak ifade ediyorum. Bu konuda bir takım spekülasyonlar yapılıyor. Beni tanıyanlar bilir. Bizim geçmişimiz herkesin gözü önündedir. Hiçbir çapraşık, hiçbir olumsuz ilişkimiz yoktur. Hep göz önünde olmuşuzdur. Gizli saklı ilişkimiz yoktur ve biz bu konuda çok netiz.  

Sizce üniversitelilik bilinci nedir?

Sorumluluğu en yüksek olan toplum kesimini oluşturmalıdır üniversiteler. Hocalar bunu önce yüreklerinde yaşamalılar. Kendileri bu ayrıcalığı bu özelliği hissetmelidir ki bunu öğrencilerinde verebilsin. Bu açıdan üniversiteler topluma ışık tutan ve toplumu ileri taşıyan çalışmaların yapıldığı projelerin geliştirildiği kurumlar olmalıdır. Biraz seçkin bir künye taşıması gerekiyor.  

Rektör adayının bilimsel alt yapısı size göre nasıl olmalıdır?

Buralar üniversitedir. Üniversitelerde bir ülkenin gelişmesinde ve ileri gitmesinde önemli olan kurumlardır. Dolayısıyla rektör olan kişiler üniversite kimliğine uygun vizyonu, ufku olması lazımdır. Birikimi ve alt yapısı olması lazımdır. Bilimsel geçmişiyle çalışmalarıyla örnek teşkil edecek pozisyonda olması lazım. Ve üniversiteyi ileri taşıyacak nitelikte bir bakış açısına sahip olması lazımdır.  

Selçuk Üniversitesi size göre dünyadaki gelişmelere ne denli ayak uydurabiliyor?

Aslında Selçuk Üniversitesi’ndeki akademisyenlerimiz çok birikimleri olan insanlarıdır. Ve dünyadaki gelişmeleri çok yakından takip etmektedir. Yani farkındalık ve bilinç itibariyle dünyaya eş güdümlü gitmektedir. Ama kurumsal olarak biz bunları uygulamayı hayata geçirebilmiş miyiz? Hayır. İşte bizim yapacağımız tek şey organizasyonu sağlamak, birlikte çalışma kültürünü geliştirmek ve akademisyenlerimize kaynak, imkan oluşturup dünyaya ayak uydurmasını bırakın dünyanın önüne geçmesini temin etmekteyiz. Şuanda yaptığım rektör yardımcılığının belli görevleri var. Sonuçta o görevler, rektörün sınırlarını çizdiği şekliyle yapılır. Bizim rektör yardımcılığına geliş pozisyonumuz çeşitli istişarelerden sonra olmuştur. Üniversite içerisinde dengeyi sağlamak olmuştur. Birçok alanda başarılılığımı biliyorum. Akademisyenlerimizde bunun farkında. Bize verilen görev eğitim-öğretim, kütüphane ve yapı işleriydi. Bu açıdan da yeni binaların yapılmasında, kütüphane de ekstra kaynakların oluşturulmasın da çabalarımız ve çalışmalarımız olmuştur. Elimizden geldiğince de üniversiteye katkı sağlama adına hizmet ettik.  

Türkiye’nin en iyi üniversiteleri arasına girebilmek için öğretim üyesi başına düşen makale sayısı, toplam bilimsel doküman sayısı, doktora öğrenci sayısı gibi kriterlere bakılıyor. Selçuk Üniversitesi bugün sosyal bilimlerde 9. sırada, mühendislikte 10. sırada. Siyasetçilerin sağlık üssü yapmaya çalıştığı Konya’da tıp fakülteleri ise bu sıralamada yoklar. Sizce neden?

Şimdi şunu söyleyeyim. Bir defa Selçuklu Tıp Fakültesi yeni kurulan bir fakülte. Yaklaşık 7 yıllık bir fakülte ve hocalarımızın çoğu genç yetenekli hocalardan oluşmaktadır. İnanılmaz bir çalışma gayreti içerisindedirler. Biz bu sıralamalarda hızla yukarıya tırmandığımızı biliyoruz. Hatta üniversite giriş puanlarına baktığımızda şehrimizde diğer tıp fakültelerinin daha üstündeyiz. Türkiye’de de genelde ilk on beş içinde var olmaya devam ediyoruz. Ama ben şundan eminim biz bunu daha yukarıya taşıyacağız. Daha iyi pozisyonlara getireceğiz. Tüm üniversitemizi bütün sıralamalarda çok daha yukarıya taşıyacağız ama bu nitel değerlerden de öte içeriği olan bir yukarıya çıkış olacak. Yani hem öğretim üyesi bundan tatmin olacak hem şehir hem de tüm paydaşlar bundan tatmin olacak.  

Uyuşturucu ile mücadele federasyonu UBAM’ın son yaptığı açıklamaya göre Konya madde bağımlılığı konusunda ilk 5 vilayetten birisi. Özellikle genç nesilde bu oran epey yüksek. Rektör olarak atandığınızda bu konuda herhangi bir çalışmanız olacak mı?

Tabi bu soruyu genel alanda tüm Türkiye’deki üniversitelerde kast ederek sordunuz. Ben Selçuk Üniversitesi için buna itiraz ederek cevap vermek istiyorum. Biz öğrencilerimizle sürekli içli dışlıyız. Yakinen takip ediyoruz. Özellikle uyuşturucuyla ilgili kısmını. Burada ki emniyetle işbirliği halindeyiz. Ben üniversitemiz adına bunu net olarak ifade edebilirim ki, asla böyle bir yaygın kullanım söz konuş değildir. Gerekli tedbirlerimizi almış durumdayız zaten. Devletin bu konudaki resmi kurumlarıyla üniversite adına irtibatı ben sürdürüyorum. Yakinen de biliyorum. Üniversitemiz MOBESE kameralarıyla tamamı izlenmektedir. Artı binalarımızın içinde güvenlik kameralarıyla izlenmektedir. En küçük olumsuzluğa müdahale ederek gerekli tedbirler alınmaktadır. Diğer ahlaki boyuta gelindiği zaman Selçuk Üniversitesi aileler için son derece güvenli bir üniversitedir, kampüstür ve ailelerimizin yüzde 70’e yakını niçin Selçuk’u seçtiniz sorusuna ‘güvenli bir şehir güvenli bir üniversite olduğu için seçtik. Biz eminiz ki bizim çocuklarımıza en az bizim kadar bizden daha fazla sahip çıkacaksınız’ diye cevap vermektedirler. Tabi maalesef dışarıdan birileri bunu speküle etmektedir. Ama biz şundan eminiz ki ahlaki düzeyi, yaşam kalitesi itibariyle çok daha kendine bakan, gelenek ve göreneklerimize sahip çıkan bir nesille uğraşıyoruz. O konuda biz öğrencilerimize güveniyoruz.
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.