Konya
°C
Yeni Meram

SİYASET, ZARAFET, NEZAKET VE TAVIR

SİYASET, ZARAFET, NEZAKET VE TAVIR-Ümit Sürmeli-Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
01.04.2017 00:05
31.03.2017 16:55
0
9416
ABONE OL
  İlk TBMM’yi 1920 yılında açarak Türk Milleti’nin kendisini temsil edecek milletvekillerini, ülkeyi yönetecek başbakanı ve bakanlar kurulunu seçmesini sağlayan ATATÜRK ve kahraman silah arkadaşları, Türkiye Cumhuriyeti’ni 29 Ekim 1923 yılında ilan ettiler. Yasama, yürütme, yargı başta olmak üzere tüm yetkileri kendinde toplayan tek adam yönetiminden,  Türk Milletini kurtardılar. Devleti yönetirken de kaliteli, dürüst, yalandan arınmış siyasetçilerle ve zarafet, nezaket üzerine yetiştirilmiş kadrolarla çalıştılar. Devlet onlar için kutsaldı. Devletin memuru, halkın saygı duyacağı eğitilmiş ve liyakat sahibi kişilerdi. Hedef; ehliyet sahibi olana liyakat vererek, kurdukları cumhuriyete hem içeride hem de dışarıda saygı gösterilmesini sağlamaktı. Türkiye Cumhuriyeti’nin vekilleri ve bakanları halkı aşağılamak, azarlamak, yakasına sarılıp silkelemek, eleştirilince üstüne yürümek gibi davranışlar sergilemez ve halka saygısızlık yapamazlardı. 600 yıl padişahın, sultanın, tek adamın emir kulluğunu yaşamış bir milleti, Cumhuriyetle tanıştırdılar. Birey olmayı, hakkını tek adamın emrinde olmayan, bağımsız hukuk ile savunmayı öğrettiler. İnancını, kimsenin tekeline satmamayı, eğitimden, sağlıktan eşit faydalanmayı öğrettiler. Kurtuluş Savaşını yokluk içinde kazanan ATATÜRK ve kahraman silah arkadaşları, asla zengin olmayı düşlemediler. Yakınlarına, akrabalarına, eşlerine, çocuklarına, millet malını kullandırmayı düşünmediler. Bütün bakanlar, bürokratlar nezaket, zarafet ve devlet protokolüne uymayı görev bildiler. Çok partili yaşama ülkemizi geçiren İsmet İnönü de, büyük bir mutlulukla siyasette muhalefet olmayı içine sindirerek, gerçek demokrasiyle ülkemizi tanıştırdıktan sonra üslubunu asla değiştirmedi. Çok partili yaşamda Demirel, Menderes’in yaptığı hatayı yapmadı ve Kurtuluş Savaşı kahramanına hep saygı gösterdi. Bir gün gazeteciler Demirel’e ‘İsmet Paşa ile dargın mısınız? diye sorarlar. Demirel’in cevabı; vefa, takdir, tarihe saygı ve dürüstlükten nasibini almamış kişilere örnektir. -Kurtuluş Savaşı’nı arkasına almış, tarihi bir şahsiyete arkamı dönmek benim ne haddime! GELELİM SİYASETTE NEZAKET, TAVIR VE ZARAFETE BİR 10 Kasım sabahı. Devlet protokolü aslanlı yolda yürüyor. DEMİREL BAŞBAKAN. Arkasında İsmet İnönü’nün oluşundan rahatsız oluyor ve yavaşlıyor. İsmet Paşa bunu fark ediyor, Demirel’in yanına yaklaşıyor, yavaşça fısıldıyor. -Rahat ol rahat ol! Sen başbakansın, protokol kimsenin değerini düşürmez, diyor.   CUMHURİYETİ KURANLAR EĞİTİME ÇOK ÖNEM VERMİŞLERDİ. Ünlü düşünür Konfüçyüs, şöyle demiş: Eğer planın 1 yıllıksa pirinç ek, Eğer planın 10 yıllıksa ağaç dik, Eğer planın 100 yıllık ise çocuklarını eğit. Ben de diyorum ki çocuklarını eğit ki ‘bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmasınlar’ çocuklarına insan olmayı, vefalı olmayı, dürüst olmayı öğret ki tarihini saptıranlara karşı, kahramanlara, vatanseverlere hakaret edenlere karşı, dik durmayı öğrensinler. Çocuklarını eğit ki ‘hayatta en hakiki mürşit ilimdir’ sözünün değerini bilerek adam gibi adam olsunlar.      
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.