Konya
°C
Yeni Meram
09.04.2015 09:00

Şikayetler yoğunlaştı

A+
A-
09.04.2015 09:00
09.04.2015 10:38
0
6197
ABONE OL
Ülke geneline yayılan Suriyelilerin tercih ettiği illerden biri de Konya. Kentin hemen hemen her tarafında onları görmek mümkün. Meram İlçesi Saadet Mahallesi Ceyhan Sokak’ta oturan vatandaşlar, Suriyeli komşularından şikayetçi. Suriyelilerin mahalleye sonbaharda taşındığını ve ısınmak için naylon, poşet, ayakkabı ve plastik yaktığını belirten 48 yaşındaki Fatma Sağlam, dumandan çok rahatsız olduklarını, şikayetleri üzerine bacanın yönünün değiştirildiğini ancak herhangi bir çözüm sağlamadığını söyledi. Zehirli dumanın, evlerinin içine kadar girdiğini, çocukların ve kendisinin mağdur olduğunu ifade eden Sağlam, dumandan dolayı kardeşinin ağzından ve burnundan kan geldiğini kaydetti. Suriyelileri birkaç kez kibar bir dille uyardıklarını, rahatsız olduklarını söylediklerini ancak dikkate alınmadığını dile getiren Sağlam, “Biz eve döndükten sonra yakmaya devam ediyorlar. Odunları ve kömürleri de var aslında. Sivil toplum kuruluşları, Suriyeli ailelere yaklaşık 3 ton kömür verdi. Sadece yakacak değil, gıda ihtiyaçları da dernekler tarafından karşılandı” dedi. “BİZİMLE DALGA GEÇTİLER” Suriyelilerin oturduğu evlerin sahiplerine de konuyu ilettiklerini ancak naylon, poşet, ayakkabı ve plastik yakmaya devam edildiğini anlatan Fatma Sağlam, “Havaların güzel olmasından dolayı iki gündür yanmıyor. Uzun bir sürenin ardından ancak bugün pencereleri açabildik. Şikayetimizi anlatmak için Konya Valiliği’ne gittik. Vali Bey bizi ayakta karşıladı. Sorunumuzu anlattık, ismimizi, adresimizi aldı. Biz yaşadığımız sorunun bir an önce çözülmesini istiyoruz. Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı zabıta ekipleri geldi. Suriyelilerin ısınmak için yaktıkları poşet ve plastiklerin fotoğrafını çektiler. Bu tarz yakacakların yasak olduğu konusunda uyardılar. Ancak yine de yakmaya devam ettiler” diye konuştu. Sağlam, “biz vatanın sahipsiz olmadığını görmelerini istedik. Odun ve kömürleri olmasına rağmen eski ayakkabıları çuvallara doldurup yakıyorlar. Yetkililerin bize yardımcı olmasını istiyoruz. Bunların kültürleri, anlayışları çok farklı. Sözden anlamıyorlar. Hastanedekiler de bıkmış durumda. En kısa zamanda gitmelerini istiyoruz.  Biz aynı durumda olsak vatanımızda ölürüz, ülkemizi terk etmeyiz” dedi. “YETKİLİLER ACİL ÖNLEM ALMALI” Suriyelilerde vatan sevgisinin olmadığını, Türkiye’ye eğlenmek amacıyla geldiğini ifade eden Fatma Sağlam, “vatanları tehdit altında ancak Suriyeli kadınlar giyim kuşama, süslenmeye özen gösteriyorlar. Bugün sessiz kalırsak ileride daha kötülerini yapacaklar. Yetkililer acil bir şekilde önlem almalı. Kamplara gitsinler, orada yardım edilsin. Bir arada yaşamak istemiyoruz. Bizim sokakta 5 ayrı aile oturuyor ve çok kalabalıklar” şeklinde konuştu. “MEMLEKETİMİZDE ESİR OLDUK” Suriyelilerin yaktığı naylon, poşet, ayakkabı ve plastikten çıkan dumandan dolayı sağlığını kaybettiğini ifade eden Zehra Kılıç da “özellikle son 6 aydır çok kötüyüm. Eşim, çocuklarım mağdur oldu. Kendimden çok endişeliyim. Doktora gittim, astım teşhisi konuldu. Yine hastaneye gideceğim ve nasıl bir manzarayla karşılaşacağımı bilmiyorum. Çok endişeliyim. Bunun bedelini kim ödeyecek bilmiyorum. Nefes darlığı başladı ve her geçen gün daha da kötüye gidiyorum. Dumandan dolayı zehirleniyorum. Bahçemi eskiden ekiyordum ama bu yıl dumandan dolayı bakamadım. Dışarı çıkamadık, hapis hayatı yaşadık. Zehirlenmemek için sürekli ayran içiyoruz. Ayran içmesek her gün acile gitmemiz gerekecek. Beni kanser mi bekliyor bilmiyorum. Mağdur edildik, yetkililer acil çözüm bulsun. Onlar yaşayacak diye bizi öldürmesinler.  Çocuklarımın ağzından ve burnundan kan geliyor. Eşim de rahatsız. Evin sorumluluğu benim üzerimde. Şikayetçi olmak için gittiğimiz kurumlardaki yetkililer bizi hafife aldılar. Önemsemediler. Kendi memleketimizde esir olduk. Onlar rahatça gezip dolaşırken bizim özgürlüğümüz kısıtlandı. Yakmayın dedikçe daha çok yaktılar. Kış boyunca sürekli hastalıkla mücadele ettik” ifadelerini kullandı. “BİR AN ÖNCE ÖNLEM ALINMALI” İleriki yıllarda çok daha büyük tehlikelerin ortaya çıkabileceğini vurgulayan Kılıç, “şikayetçi olmak için aramadığımız yer kalmadı. Bir an önce önlem alınmalı. Taşındıkları zaman da başka yerlerde sorun oluşturmaya devam edecekler. Ciğerlerim rahatsız ve sürekli burnum kanıyor. Sürekli çöpten naylon topluyorlar, uyardık ama dinlemiyorlar. Belediye başkanları, çevreciler bir an önce bu soruna el atmalı. Şimdiden tedbir alalım, havamız kirlenmesin. Kirlendikten sonra yapacak bir şey kalmıyor. Cumhurbaşkanı ve Başbakan bu soruna duyarsız kalmasın. Bize yazık değil mi. savaş ortamından kaçmışlar burada çok lüks bir şekilde yaşıyorlar” dedi. 74 yaşındaki Ayşe Dursun da “Geldiklerinde hoş geldiniz demek için evlerine gittik ama yanımıza bile gelmediler. Akşamları evin içine sürekli koku geliyor. Evin içinde durmakta bile zorlandık. Mahallemizde Türkmenler var onlardan hiçbir şikayetimiz yok. Dumandan dolayı midem bulanıyor, kafam ağrıyor. Eskiden burun kanaması yoktu şimdi bu şikayetim de başladı” dedi. Adem SERİN
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.