Konya
°C
Yeni Meram

Bu Şehrin Gönlü Kırık, Gönlü!

Bu Şehrin Gönlü Kırık, Gönlü! - Erol Sunat - Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
05.03.2018 08:15
0
8243
ABONE OL
İşi ehline vermek, emaneti ehline teslim etmek, liyakat esasına saygı duymak, tecrübeye, ufuk zenginliğine saygı göstermek, ufku olanın yolunu açmak, şehrini, insanını düşüneni, mevcut durumu bir adım daha ileriye götürebilecek olana destek olmak gibi konular dilimizden düşmeyen, ancak semtimize değil uğraması selam verip geçmesine dahi tahammül edemediğimiz konulardan. Niçin böyle, neden böyle diye başlayan sorular, sorulmaktan yoruldular! Sıkıntılar içerisinde kalmış olmamız, açmazların artması, düğümlerin çözülmemesi, dışarıda kimsenin bizi pekte fazla dikkate almamasını yok sayıp, bizi seviyorlar, bunun nişanesi de, büyüklerimizle yan yana olan, paylaştığımız görüntülerimiz demeyi yeterli görüyoruz! Beğeniler, yorumlar bu görüntüleri paylaşanlar kadar bizlerinde oldukça memnun olduğunu ve kaldığını gösteriyor! İşin edebiyat faslını da; Taş altına el koyma muhabbetleri ve Helvacı var mı, yok mu meselesi ile çözerek, içimizi, çevremizi mest etmiş ve fethetmiş görünüyoruz! Paravanı Konya Pilavı olan, ele-güne karşı, selam gönderilen kişi ve makamlara şirin görünme adına yapılan ve verilen sözde birlik-beraberlik mesajları ise ne yazık ki, kabak tadı vermeye başlayalı çok oldu! Beni kimse görmez, kimse bilmez, kimse duymaz deseniz ne kadar inandırıcı olabilirsiniz? Halsizliğimiz, mecalsizliğimiz, yorgunluğumuz, isteksizliğimiz, olsa da olur-olmasa da olur halimiz şehrin caddelerine, sokaklarına çoktan yansıdı! Çabalama Kaptan ben gidemem diyen bu manzarayı görmüyor, duymuyor, hissetmiyor olamazsınız diyeceğiz, diyeceğiz amma; önce ne varmış şehrin halinde, ne güzel her şey güllük gülistanlık diyenlere bakacaksınız, birde şehrin haline! Şehrin halini, ahvalini sen-ben, öteki-beriki görmezse, kim görecek? Ankara diyenleri duyar gibiyim…. Konya hepimizin şehri değil mi? Burası Anadolu’nun ilk Başkenti demiyor muyuz? Sizce de, ecdadımızın ve mana erlerinin el ele verip yücelttiği, maddi ve manevi değerler kattığı bu şehir uyur-gezer bir halde olabilir mi? Bu şehrin bir bakanı, bir çekeni, gönülden bir ilgileneni yok derken, illaki bu şehre Bakan lazım anlamı çıkması gerekmediğini sanki bilmeyen var! Konya, bu şehrin merkezinde yaşayanların dışında da seveni, özlem duyanı, bu şehre katkı yapmak için girişimlerde bulunma aşkıyla yanıp tutuşanlara sahip. Bu yaklaşıma dünyanın her tarafında, şehrin zenginliği denir. Bu şehrin zenginliğine, zenginlik katacak, kültürüne, tarihine, turizmine katkı sağlayacak, sanatına, sanatkarına kol-kanat gerecek, kucaklayacak, hoşgörü ikliminin hakim olduğu bir atmosfer içerisinde, gönül kapılarını ardına kadar açacak ne yapıldı? Bu şehir Kılıçaslanların fethettiği, mana erlerinin postlarını serdiği bir şehir! Öyle olduğu içindir ki; Kıskançlık, bu şehirde sökmüyor! Hasetlik çoktan iflas etti, hasetler farkına varmamak için çırpınıyorlar! Laf götürüp, getirenler, laf hamalları fena yoruldular! Nifakçıların, karıştırıcıların, bozguncuların, huzurun huzursuz ettiklerinin çarkları pas tutmaya başladı! Yalancıların kalpleri sıkışmaya başladı! Deli gibi, dünya malına tamah edenler, fazla ayılmasalar da, ara ara kafalarına dank eden olaylar yüzünden, kefenin cebi olmadığı kanaatine varır bir haldeler! İnsanlara en yüksek tepelerden, kuş misali bakan gurur abideleri, kibirden yanına varılmayanlar bu işin sonunun olmadığını sanki anlamış havalarındalar! Sen öyle zannet diyenler, bir zahmet aynalara bakıversinler! Anlamayan, dinlemeyen, görmezden gelen, bize bir şeycikler olmaz diyen yok mu? Var, hem de aramadığınız kadar! Sanılıyor ki, insan kalbi hissetmez, bilmez, anlamaz, incinmez! Kalp, dayanıklıdır,  zor kırılır, lakin birde kırılıverirse… “Bir kez gönül kırdın ise / Bu kıldığın namaz değil/ Yetmiş iki millet dahi / Elin yüzün yumaz değil” diyen Yunus Emre’yi ne zaman, hangi ara unuttuk? Bu şehrin insanlarının gönlü kırık! Sanatçısının, sanatkarının gönlü kırık! Bu şehrin dışında, ülkemizin büyük şehirlerinde yaşayan, Konya özlemi duyan insanların gönlü kırık! İşin ehli olduğu halde, kenarda bırakılanların gönlü kırık! Liyakatı dikkate alınmayanların gönlü kırık! Konya’ya hizmet etmesi gerektiği halde, bizden ırak olsunda nerede olursa olsun denilenlerin gönlü kırık! Bu şehrin kültürünün gönlü kırık! Bu şehrin tarihinin gönlü kırık! Bu şehrin turizminin gönlü kırık! Bu şehrin sanatının gönlü kırık! Bu şehrin hoşgörüsünün gönlü kırık! Hz. Mevlana’nın gönlü kırık, Hz. Mevlana’nın! Yarım elma, gönül alma demesini bilmeyenler, böyle bir sözü söylemeyi kendilerine zul addedenler, işte onun içindir ki, halsiz, mecalsiz, bitkin ve yorgun bir haldeler! Gönlü kırık Konya’yı, gülizâr da yapsanız, lalezar da yapsanız artık teselli edemiyorsunuz!
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.