Konya
°C
Yeni Meram

Mal sahibi mülk sahibi, hani bunun ilk sahibi

Mal sahibi mülk sahibi, hani bunun ilk sahibi- Arif KÖSE- Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
01.01.2021 01:27
01.01.2021 09:06
0
8041
ABONE OL
Hamd, Alemlerin Rabbi olan Allah’adır. En güzel sözler, Allah ve Resulü'nün sözleridir. Bizim sözlerimiz, ayet ve hadislere uygunluğu ölçüsünde doğrudur. Allah utandırmasın. Bugünden itibaren bu köşeden sizlere ulaşma fırsatı veren gazetemize teşekkürler ediyorum. İnsanız ve ne kadar mükemmel olmaya çalışsak ta aciziz. Bu acizlikten dolayı her işimiz için zahiren birbirimize ama aslında Rabbimize muhtacız. Ancak insan olmak böyle bir şey işte, aynı zamanda hırs sahibi ve açgözlüyüz. Elimizden gelse tüm dünyanın sahibi olmaya çalışırız. Evler, arabalar, yatlar, katlar derken İmam Gazali’nin dediği gibi peşin olan “dünya”ya meylediyoruz ve vadeli olan ahireti unutuyor, önemsemiyoruz (Kimya-yı Saadet). Kendimiz de dahil çevremize göz gezdirdiğimiz zaman bunu rahatlıkla görebiliriz. Müteahhitlerimiz artık giyinme odası, saunası hamamı olan evler yapıyorlar. Araçların koltuk ısıtmalı, özel plakalı olanlarına talip oluyoruz. Artık sadece “alo” demenin ötesine geçmiş, bilgisayar donanımına sahip telefonlar ellerimizde. İncecik televizyonlarla seyrediyoruz dünyayı. Peynirin bile bin bir çeşidi çıkıyor karşımıza marketlerde. Ve bunların hepsine de talibiz. Çok tehlikeli olan iki kelimeye, kavrama sahibiz artık: “Moda” ve “lüks”. Asırlık çınarları toprağa bağlayan kökleri gibi sağlam köklerle bağlıyız bu fani dünyaya. “Hep daha iyisi, hep daha lüksü, hep daha fazlası”na talibiz her ne kadar kendimize bile itiraf edemesek te. Peki, bu canhıraş bir şekilde uğruna çalıştığımız dünyanın aslı nedir hiç bunu düşünüyor muyuz elimizden kum gibi akıp giden zamana, hayata “one minute” diyerek? Arapçada “Hadi” diye bir kelime vardır. Bu kelime, yol bulmanın imkânsız olduğu çöllerde yol gösterici olan, sizi gideceğiniz yere götüren çöl rehberlerine verilen isimdir. Çölde ya bir “hadi”ye tabi olup gideceğiniz yere varırsınız ya da yol bulmaya çalışırken ölürsünüz. “El-Hadi” aynı zamanda Allah’ın sıfatlarından birisidir. Anlaşılacağı üzere, dünya gibi tuzaklarla dolu bir çölde bizi kurtuluşa götüreceğinden dolayı bu sıfatın sahibidir Rabbimiz. Bakalım, helak olmamak için kendisine uymamız gereken Hadi olan Rabbimiz, büyük hırslarla bağlandığımız dünyayı bize nasıl tanıtmış: “Bir gün Rasulullah, yol kenarına atılmış bir koyun ölüsü görür ve ashabına şöyle sorar: “Ne dersiniz, bu koyuna kaç dinar verirsiniz?” Ashab: “Ey Allah’ın Resulü, biz kulağı da kesik olan bu koyunun dirisine bile para vermeyiz ki ölüsüne versek” deyince Rasulullah şöyle buyurur: "Canımı elinde bulunduran Allah'a yemin ederek söylüyorum; Allah katında dünya, bu ölü koyunun sizin yanınızdaki değerinden daha değersizdir. Şayet Allah dünyaya bir sivrisineğin tek bir kanadı kadar bile değer verseydi, yeryüzünde yaşayan tek bir kâfire bir yudum su bile vermezdi." (Hadis - Tirmizi) "Dünya hayatı yalnızca bir oyun ve bir oyalanmadan başkası değildir. Korkup-sakınmakta olanlar için ahiret yurdu gerçekten daha hayırlıdır. Yine de akıl erdirmeyecek misiniz?" (En'am Suresi, 32. Ayet Meali) Gördünüz işte, bir sivrisinek kadar değeri olmayan, oyun ve oyalanma olarak gösterilen bir yerdir bu dünya. En nihayetinde sonu vardır, ölüm dediğimiz olayla tüm güzelliklerinin bizi terk edeceği bir mekandır. Sonu olan bir yere neden bu kadar meylederiz ki? Düşünün ki bir trende veya otobüstesiniz ve yolculuğa mola verildi. 10 – 20 dakikalık mola verdiğiniz yeri ihya etmeye uğraşır mısınız? O dinlenme yeri için esas gideceğiniz yeri unutur, tüm yatırımınızı mola yerine harcar mısınız? İşte böyledir dünyaya aldanmak. O halde şu soru ortaya çıkıyor: “Madem gönderildiğim dünya bu kadar değersiz, ben neden buradayım, neden varım?”. Bu sorunun karşısında da “Ben, cinleri ve insanları sadece bana ibadet etsinler diye yarattım." (Zâriyât Suresi 56. Ayet Meali) ayeti duruyor dağlar gibi. Hemen bir izahat yapalım: İbadet sadece seccadeye, Kabe’ye ve Ramazan Ayı’na has bir olgu değildir. Uyurken, tuvalete girerken, yemek yerken, ticaretimizde, insani tüm ilişkilerimizde kısacası hayatımızın her karesinde ibadet etmemiz mümkündür. Din dediğimiz olgu zaten bunun için vardır. Allah nasip ettiği müddetçe bu köşeden Hadi olan Rabbimizin gönderdiği din üzerinden nasihatleşmeye devam edeceğiz. Selametle.
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.