Konya'dan Neler Çıktı, Neler ?

   ■ Başarı size gelmez, siz ona gideceksiniz. (Anonim)    ■ Hiç kimse, başarı merdivenlerine elleri cebinde tırmanmamıştır. (J Moorhead) *** Konya’dan neler çıktı, neler? “Değişik uygarlıkların merkezi bu tarihsel kent neler yetiştirdi, neler? “ demek de gerçekçi bir yaklaşımdır. Kimileri Konya kökenlidir, başka yerlerde yetişmiştir,  kimileri Konya’nın mayasında yoğrulmuş, zirve ye ulaşmıştır. Örneğin Hz. Mevlana ve Şems-i Tebrizi Konya’ya ham olarak gelmişler, burada pişerek evrensel bir değer olarak tarihe geçmişlerdir. Cumhuriyetimizin kurucularından,  Kurtuluş Savaşı Kahramanı Gazi Mustafa Kemal Paşa (Atatürk) Konya kökenli olup  soyu Konya’dan Selanik’e göç etmiştir.Buna ilişkin verilerin sayısı giderek artmaktadır. Ülkemizin yüz akı, bilim adamları;  sanat, edebiyat, düşün insanları (Tiyatro, sinema ve ses sanatçıları ) yöneticiler sporcular vb. var. Önceki yazımızda “Politika ve Siyaset “ konusunu irdelemiştik. Buna vurgu yaparak  Siyaset sahnesinden kimlerin gelip geçtiğine  ilişkin özet bilgi verelim; Cumhurbaşkanı Turgut Özal (iki yıl Konya Lisesinde okudu- Merhum Milletvekilimiz Konya’nın abisi Haydar Koyuncunun sınıf  arkadaşı) Başbakan olarak  Prof. Dr. Sadi Irmak, Mehmet Keçeciler ( Vekil), Prof. Dr. Necmedddin Erbakan ( Erbakan Hoca Sinop doğumlu olmasına karşın Konya ile adeta özdeşlemişti, sürekli Konya Milletvekili seçildi, merhum benim de yakın dostumdu) Şimdi ise Başbakanlık Koltuğunda Konya-Taşkent’li, (Pirlerkondu) Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu oturuyor.  Onlarca Bakanımız, ünlü Milletvekilleri ve yöneticilerimiz var.    ■ Başarının ilk şart söylediğini yapmaktır. (J.C.Shiller) *** Yazımın Esin kaynağı, Ulusal basında yayınlanmış, onur ve mutluluk duyduğum “Bir dava adamı” başlıklı başarı öyküsüdür; ■ “Elimizdeki 500 sayfalık kitap Konya’nın Bozkır ilçesinden yola çıkan bir köylü çocuğunun uluslararası davalarda ünlü bir avukat olmasına uzanan öyküsünü anlatıyor. Henüz 54 yaşında olan Mehmet Gün, bugün50’yi aşkın hukukçunun çalıştığı bir hukuk bürosunun başkanıdır. Kaleme aldığı “Avukat Olmak” adlı kitabında, çocukluk ve gençliğinin zor yıllarıyla birlikte, aldığı davaları ve hukuk sistemine yönelik eleştiri ve önerilerini aktarıyor bizlere. Çarpıcı örnekler veriyor: “İngiliz mahkemesinde taraflar öncelikle doğru söyleyip söylemediklerinin ortaya çıkarılması için sorgulanır. Yalan söyleyen inandırıcı olmayan davayı kaybeder. Türkiye’de ise bir belgenin düzenlenmesi sırasında polise yalan beyanda bulunmanız suç olduğu halde mahkemeye vereceğiniz dilekçede yalan beyanda bulunmanız suç değildir. O yüzden Türkiye’de hâkim, tarafların beyanlarına itimat edemez. Mehmet Gün, bu durumun davaların uzamasında etken olduğunu kaydediyor. İngiliz sisteminde, dürüstlük ilkesi ön planda olduğundan uyuşmazlıkların yüzde 97’si taraflar mahkemeye çıkmadan çözülüyor. Bu yüzden İngiltere’de 100 bin kişiye düşen hâkim sayısı yüzde 3,5. Türkiye’de aynı oran yüzde 11... Yargıç sayımız fazla ama davaların çözülme sürati İngiltere’nin çok gerisinde. Taraflar yargıya doğru beyanda bulunmaya mecbur bırakıldığı takdirde davaların çözümünün müthiş süratleneceğini kaydediyor Mehmet Gün. Bu hukuk adamının ihmal edilen yargı reformuyla ilgili önerileri dikkate değer.”    ■ Başarının sırrı, amaçtaki istikrardır. (B.Disraeli)   Bir damla:    ■  Ölümlü insanlar, mutluluk saydıkları başarıya doymazlar. (Aaschylus) ■ Nasıl, laf lafı açarsa, başarı da başarıyı doğurur. (Goethe)   ■ Mükemmelliğe ağır ağır ulaşılır; zamanın eli değmelidir. (Voltaire)