Konya Aydınlar Ocağı’nda “Han Duvarları” dile geldi

Konya Aydınlar Ocağı’nın bu haftaki Selçuklu Salı Sohbetleri’nde, “Han Duvarları Belgeseli’ dolayısıyla şâir Faruk Nafiz Çamlıbel’in, Niğde Ulukışla’dan başlayan ve Kayseri’ye kadar uzanan ve “Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı/ Bir dakika araba yerinde durakladı/ Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar/ Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...” diye başlayan Han Duvarları adlı şiirinin yol öyküsü dile geldi. İl Halk Kütüphanesi Salonunda gerçekleştirilen sohbette belgeselin yönetmeni, yazar ve şâir Dursun Özden, 1923’te edebiyat öğretmeni olarak İstanbul’dan Kayseri’ye tayini çıkan Faruk Nafiz’in, trenle Ulukışla’ya kadar geldiğini ve yaylı atlı arabayla üç gün süren bir yolculukta Selçuklu kervansaraylarında konaklayarak Kayseri Lisesi’ne gittiğini söyledi. Kültür Bakanlığı destekli olarak çekimleri yapılan belgeselin maddî imkânsızlıklar sebebiyle üç yıl sürdüğünü ifade eden Yönetmen Dursun Özden, 25 dakikadan beş bölüm olan belgeseli 60 dakika olarak bağlamak zorunda kaldığını belirterek “Animasyon çekimleri ile hava çekimlerini yaptıramadık. Ama bir şekliyle, emekli maaşıyla, 4 mevsim üç yılda bu belgeseli çekerek bitirdik” dedi. Han Duvarları şiirinde adı geçen Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış’ın Filistin ve Yemen cephelerinde savaşmış çok önemli bir halk ozanı olduğunu kaydeden Özden, Faruk Nafiz’in gerek tren yolculuğu ve gerekse at arabasıyla yaptığı yolculukta ilginç tiplemelerle karşılaştığını ve bunları da şiirinde dile getirdiğini söyledi. Özden, belgesel hakkında şunları söyledi: “Meselâ Ulukışla Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı’nda kalır iken orada ilginç tipler var. Bir tanesi ünlü yazarımız Tarık Buğra’nın babası Palavracı Süleyman Çavuş’tur. Neden palavracı dendiği belgeselde var. O yıllarda eşekli seyyar kütüphaneciler var. Onlardan birisyle tanıştığı için belgeselde onu da canlandırdık.” EĞİTİM SEFERBERLİĞİ ÇOK ÖNEMLİ Cumhuriyetin ilk yıllarındaki aydınlanma seferberliğinin yol haritasından da hareketle belgeseli çektiğini ifade eden Özden, Faruk Nafiz Çamlıbel’in Köy Enstitüsü mezunu öğrencilerini bularak onları, belgeselde konuşturarak anılarını dile getirdiklerini belirterek “O anılarda eğitim seferberliğinin ne kadar önemli ve Mustafa Kemal Atatürk’ün ne kadar ışık kaynağı olduğunu gördük” dedi. Faruk Nafiz’i etkileyen şahsiyetlerden Cezayirli gezgin İbni Batuta’nın yol haritasından da hareket ettiklerini belirten Özden, 1530’lu yıllarda Orhan Gazi ile tanışan gezgin Batuta’nın konuk edilerek bir kese altınla gönderildiğini ve 10.000 km. yol yaparak Sibirya’yı boydan boya geçtiğini ve sonra Çin ile Hindistan’a indiğini, Batuta’nın Aksaray ve Konya’ya da geldiğini anlattı. Afrika ile Küba’daki anılarını da anlatan Özden, Fidel Kastro’bun cenaze merasimine katılan tek Türk olduğunu ve arkadaşı olan Fidel Kastro’nun kendisini, 5 gün evinde misafir olarak ağırladığını, Hürriyet gazetesi adına röportaj yaptığını da söyledi. Bu arada Küba’daki 2 bin kadar Müslümanlar için ilk caminin kendisi tarafından nasıl yaptırdığının öyküsünü de anlatan Özden, “Abdullah Camii’nde Cuma günü imamla birlikte Müslümanlar, Fidel Kastro için dua ettiler. Küba Müslümanları Belgeseli de yakında çıkacak. Sırada ise Niğde Kutsal Emanetler Belgeseli var” şeklinde konuştu. Konuşmadan sonra Han Duvarları Belgeseli’nin gösterimi yapıldı. Gösterimden sonra belgesel hakkında müsbet ve menfi yorumların ardından yazar ve şâir Dursun Özden, Han Duvarları adlı kitabını imzaladı. Konya Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Güçlü de günün anısına Dursun Özden’e, “Büyük Selçuklu Seyahatnamesi” adlı eseri hediye etti. Topluca hatıra fotoğrafı çekildi.