Konya
°C
Yeni Meram

KEŞKE GÖNÜL GÖNÜLE VERİLEBİLSEYDİ!

KEŞKE GÖNÜL GÖNÜLE VERİLEBİLSEYDİ!-Erol Sunat-Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
10.05.2019 00:28
09.05.2019 16:31
0
7068
ABONE OL
Gönlümüz kolay kırılmaz, kırıldığında ise tamiri neredeyse imkansızdır. Önemli olan gönül gönüle verebilmektir. Gönül gönüle verildiğinde aşılamayacak neredeyse hiçbir konu yoktur. Hayatımız, keşke gönül gönüle verilebilse, keşke verilebilseydi dediğimiz olaylarla doludur. Gönül bir konu üzerinde karar vermişse, Sevmişse, inanmışsa, güvenmişse, Evet demişse, bir daha geri adım atmaz. Geri adım atmadığı gibi, vazgeçmeyi, Arkadan vurmayı, Yarı yolda bırakmayı, aklından dahi geçirmez. Sonuna kadar adeta gözü kapalı yürür gider. Bunun adına gözü karalık denir. Gözünü budaktan sakınmamak denir. Ölümüne bir gidiş denir. Gönül inansın yeter. Gönül sevdiği ve inandığı andan itibaren, şaka yapmaz. Dalga geçmez… Sevdiğine laf söyletmez… Bu haller yalnızca gönül gönüle verildiği zaman gerçeğe dönüşür.   ***** Mesela, el ele verirsiniz… Aralara soğukluklar girer, Tatsızlıklar girer… Arabozucular, laf getirip-götürenler girer… Ya siz, ya karşı taraf beklenmedik bir anda bırakıverir elini… Bir zamanlar el ele vermişlerdi, El ele vermekten vazgeçtiler, El oldular, Bir araya zor gelirler artık, diye laflar tur atar sokaklarda, caddelerde.   ***** Mesela omuz omuza verdiler denir… Omuz omuza verildi mi, üstesinden gelinemeyecek iş yoktur. Omuz omuza vermenin apayrı bir güzelliği vardır. Hiç tahmin edemeyeceğiniz insanlar… Fikir aykırılıkları olanlar… Zıt kutuplar… Küsler, dargınlar, birbirinden incinenler, dünya yansa bir araya gelmez denilenler… Ortak bir payda da buluşurlarsa, buluşturulursa, herkes yanlışından dönerse, eteğindeki taşları dökerse, öyle bir omuz omuza verir ki… Nasıl olur diyenler, bu nasıl iş böyle diyenler, parmaklarını ısırır kalır böylesi bir birlikteliğe… Sonra bir olmak, beraber olmak denir ya… Eğer gönül almasını bilmiyorsanız… Yarım elma gönül alma dahi diyemiyorsanız… İnsanları kendi heva ve hevesleriniz uğruna peşinizden sürüklüyorsanız… Ve o insanlar böyle bir yanlışa neden devam ettiklerini sorgulamaya başlamışlarsa… Ne birlik kalır ortada… Ne dirlik… Ne de beraberlik…     ***** Hasletler güzel şeylerdir. Hele ki bu hasletlerin peşinden binlerce yıldır koşmuş bir milletseniz… Ve adınız Türk Milletiyse… Evet, el ele verirsiniz… Baktınız, tuttuğunuz el, Artık sizi o eski içtenliği ve samimiyetiyle tutmuyor, Ara- ara da bırakma eğilimleri gösteriyor, Elimi tutmasan da olur, Demelere getiriyorsa… Ne yaparsınız? Bırakırsınız o eli! Omuz omuza vermiş, Üstesinden gelmediğiniz bir iş kalmamış, Kederde tasada, sevinçte, düğünde-dernekte, cenaze de bir arada olmuş, Vefasını, dostluğunu sınamış olduklarınız, Gözlerini kaçırmaya başlamışsa, Başkalarına omuz vermeye koşuyorsa, Size omuz vermeyi, Sizinle omuz omuza vermeyi, Savsaklamaya başlamışsa, Ne yaparsınız? Bırakırsınız o omuzu! Lakin gönül öyle mi ya… Eğer, gönül gönüle vermişlerdenseniz siz bıraksanız, bıraktım deseniz gönül bırakmaz! Gönül gönüle olmak; Dost olmaktır… Sırdaş olmaktır.. Gönüldaş olmaktır… Gönül gönüle vermek, ne el ele vermeye benzer, ne omuz omuza vermeye, ne bir olmaya, ne birlik olmaya, ne de beraber olmaya! Arife tarif gerekmez derler, gönül gönüle vermeyi gören görür, bilen bilir, bilmeyen, bilemeyen, bildiği halde bilmezlikten gelen de, kendi bilir!  
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.