Kaybetmeye mahkum muhalefet

Sayın okurlar;   dünyada her şey zıttıyla anlam kazanır. İyilik olmadan kötülüğün anlamı olmaz, kötülük olmadan ise iyiliğin anlamı anlaşılmaz. * Bu zıt kavramlar birbirine anlam yükler. Zira aksi taktirde dünya tekdüze bir yer olmaktan öteye geçemezdi. * Bu zıtlılar aynı zamanda birbirini ittirici kuvvetlerdir. Bu sürtüşmeden dolayı her zaman bir ilerleme bir gelişme kaydedilmiştir. * Ancak sanırım siyasette bu böyle işlemiyor. * Birbirlerine çok zıt görüşler olmasına rağman ilerlemek şöyle dursun hep geri gidiyor. * Bizim muhalefet partilerine bakıyorum, yerelde Konya muhalefetine şöyle bir göz atıyorum,  ama göremiyorum. Yok, Koskoca Konya’da, Türkiye’nin en emin adımlarla geleceğe ilerleyen şehrinde bir Allah’ın kulu işe yarar, dişe dokunur bir muhalefet üyesi, bir partili, bir başkan, bir üye göremiyorum. * E iktidar ne yapsın, meydan boş tabiki koşturacak atını. Ben olsam bende koştururum. İktidarda zaten parti teşkilatlanması en hat safhada. Adamlarda parti disiplini var. * Konya’daki muhalefet partileri  (CHP, MHP ve İYİ Parti) adamlar kendilerine muhalefet olmaktan öteye geçemiyorlar. Muhalefet teşkilatları siyaset değil dedikodu üretiyor. * İç çekişmeler, kemikleşmiş kadrolar, miadını doldurmuş ve başarısızlığı ispatlamış parti başkanları falan, kısacası facia. * O kadar seçim kaybettiler ama muhalefet partilerinin teşkilatları ne kendilerini sorguladılar, nede bir öz eleştiri yaptılar. * Şimdi yeni bir seçime gidiyorlar ama ortalıkta bir muhalefet kırıntısı en ufak bir çalışma dahi yok. * İktidar partisi henüz meydanlara inmedi ancak, gerek parti içi toplantılarda gerek sosyal medya ve gerekse de basın üzerinden harıl harıl çalışmaya çoktan başladı. * Ancak muhalefet bakıyorum, hala bir tık yok. * Niye, çünkü adamlar parti içi dedikodulardan öteye geçemiyorlar ki siyaset yapabilsinler. * Kusura bakmasınlar ama bu kafayla bunlar daha çok seçim kaybeder... * Kendilerini yenilemeleri, proje üretmeleri ve kafa yapılarını değiştirmeleri şart.