KADEM'de "Nasıl Bir Gençlik?" söyleşisi

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Medeniyet Araştırmaları Merkezi Direktörü ve gazeteci-yazar Prof. Dr. Yusuf Kaplan, yüz yıl önce her şeyini yitiren Türkiye'nin yüz yıl sonra mazlumların umudu olduğunu belirterek, "Şimdi batı 'acaba bunlar ne yapacak?' diye bize bakıyor. Bizim geçmişte yaptığımız şeyleri yeniden yapabileceğimizi görüyorlar. O yüzden Türkiye'nin etrafını ateş çemberine çevirdiler" dedi. Kaplan, Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Konya Temsilciliği tarafından Konya Ticaret Odasında düzenlenen "Nasıl Bir Gençlik?" söyleşisinde, içinde bulunduğumuz yüz yıllık süreci değerlendirdi. Savaş, barış ve fetih gibi önemli tarihi olayların Türk coğrafyasından çıktığını dile getiren Kaplan, son yıllarda Türkiye'nin yükselişinin bazı kesimleri rahatsız ettiğini söyledi. Türkiye'nin tüm engellemelere rağmen İslam coğrafyasında zulme uğrayanların yanında olduğunu vurgulayan Kaplan, şöyle devam etti: "Yüz yıl önce her şeyini yitiren Türkiye, yüz yıl sonra mazlumların umudu olmuştur. Şimdi batı 'acaba bunlar ne yapacak?' diye bize bakıyor. Bizim geçmişte yaptığımız şeyleri yeniden yapabileceğimizi görüyorlar. O yüzden Türkiye'nin etrafını ateş çemberine çevirdiler. Mesela DAEŞ bu oyunun bir parçası. İslam'ın çıkışına darbe vurmak için DAEŞ'i çıkarttılar, Paris'i vurdular. Günümüzde yaşanan hadiseler, krizler bizim Müslümanca düşünemediğimizden kaynaklanıyor. O yüzden gençlerimize Müslümanlığı doğru bir şekilde anlatmalı ve batının uyguladığı İslam siyasetinin farkında olmalıyız." Kaplan, Osmanlı'nın çökmüş bir medeniyet değil, durdurulmuş bir medeniyet olduğuna işaret ederek, "Ecdadımız 5 asır Ortadoğu'yu 'darusselam' yani barış yurdu yaptı. Bizim hiçbir mazlum devletin ahını almışlığımız yoktur. Dün çekilmemiz gereken yerlerden çekildiğimiz için bugün dünyanın çekim merkeziyiz" diye konuştu. KADEM Konya Temsilcisi Kübra Solak ise sivil toplum örgütü olarak meselelere salt kadın ve cinsiyet odaklı değil insan olmak ve insan hakları kapsamında baktıklarını söyledi. Sağlıklı nesil ve toplumun yetiştirilmesinde gençlerin yoluna ışık tutmak için çok çalışmak gerektiğini anlatan Solak, bu konuda yapılması gereken çok fazla iş olduğunun altını çizdi.