Kaçan balık büyük oldu

Konyaspor camiası gerçekten hedef büyütmüş. Bunu Fenerbahçe maçında bir kez daha gördük. Yıllar öncesine bakıyorum da İstanbul takımlarıyla oynadığımız maçların neticeleri 1-2 farklı yenilgi olsa bile takım başarılı görülürdü. Hele bir de yarım pozisyon bulunursa keyiflenirdik bile. Şimdi ise tatmin duygumuz çok değişti. İşte son oynadığımız Fenerbahçe maçı. Hem pozisyon sayısı olarak, hem top hakimiyeti olarak Fenerbahçe karşısında çok üstün bir takım vardı sahada. Ferhat’ın rakibine zamanında müdahale edemeyişinin ağır faturasını 1-0’lık yenilgiyle ödedik. Böyle bir maçın ardından ‘çok yazık oldu’ diyebiliyorsak, Konyaspor’un artık o eski Konyaspor olmadığını kabullenmemizdendir. Ama kabullenemediğimiz şeylerde var. Bu takımın daha iyi sonuçlara imza atması gerekiyor. 3-1 önde olduğumuz Antalya maçı ve 1-0 önde olduğumuz Bursaspor maçlarından 4 puanı yitirmemeli, Fenerbahçe maçında ise yenilmemeliydik. Şu bir gerçek ki Rıza Çalımbay ile uyum sorunumuz var. Yönetimin, futbolcuların ve taraftarın hocayla ilgili bütünlüğü yakalayamadığını gözlemliyorum. Fenerbahçe maçı sonrasında da eleştiri oklarının ucundaydı Rıza hoca. Malatya deplasmanını kazanan takımın oyun kurgusunu gözünü kırpmadan değiştirmek ve Konyaspor’u çift forvetle sahaya sürmek hangi mantığın sonucu anlamak güç. 5 hafta geride kaldı. Ne dizilişimiz belli, ne kadromuz. Yeni transferlerin yarısından fazlası ortada yok. Belki de tek tesellimiz ilk 5 haftanın 8 gibi azımsanamayacak bir puanla kapatılmış olması. Hurtado, Traore gibi bu ligin üst seviyelerindeki oyuncularında takıma gireceğini düşünürsek daha başarılı maçlar çıkaracağımızı umut ediyorum. Zorlu bir dönem Fenerbahçe maçıyla birlikte başladı. Şimdi üst üste iki deplasmanımız var. Önce Kayseri sonra Göztepe ile oynanacak maçların neticeleri ligde konumumuzu ve hedefimizi netleştirecektir.