İnşaat malzemelerinin pazar hacmi 1 trilyon dolar

Dernek üyelerine iş hayatındaki tecrübelerini ve inşaat sektöründeki gelişmeleri paylaşan Küçükşehir, dünyada inşaat malzemeleri pazarının yıllık 1 trilyon dolardan fazla bir hacime sahip olduğunu kaydederek, “En büyük pay demir çelik endüstrisine ait. Sırasıyla aydınlatma elektrik malzemeleri ve ısıtma soğutma sistemleri geliyor. Küresel bazda inşaat harcamalarının yüzde 40’ı konut inşaatlarına yapılıyor. En fazla ihracata sahip ülkeler Çin, Almanya, ABD olarak sıralanıyor. Türkiye yıllık 20 milyar dolar geçen bir rakamla ilk 10 içerisinde yer alıyor” diye konuştu. Türkiye’nin en çok demir çelik ürünleri ihraç ettiğini belirten Küçükşehir, plastik inşaat malzemelerinin dördüncü sırada yer aldığını belirtti. Plastik profilde Türkiye’nin Avrupa’da üçüncü sırada yer aldığını kaydeden Küçükşehir, şöyle konuştu: “Ülkemiz Çimento ihracatında Avrupa birincisi iken yaşanan jeopolitik problemler yüzünden sıralamasını kaybetti. İnşaat sektörü Türkiye de GSYH’nın yüzde 7’ye yakın bir kısmını oluşturuyor ancak 200 civarında bulunan alt sektörlerle bu oran yüzde 35’leri geçmektedir. Türkiye gelecekte üretim odaklı olmaktan çıkıp teknolojik odaklı olmaya itecek bir rekabet yaşayacaktır.” 2020’ye kadar en yüksek büyüme Asya –Pasfik’te olacak Önümüzdeki dönem dış pazarlardaki gelişmeler hakkındaki öngörülerini dile getiren Küçükşehir, 2020 yılına kadar en yüksek büyümenin Asya-Pasifik bölgesinde olacağını vurgulayarak, Rusya ve Türkiye’nin dahil olduğu Doğu Avrupa’nın ikinci, Güney Amerika’nı üçüncü en yüksek büyüme potansiyeli olan pazarlar olduğunu söyledi. Arap Baharı ve düşük seyreden emtia fiyatlarının Türkiye’ ye 3 saatlik uçuş lokasyonunda bulunan yıllık 2 milyon yeni konut ihtiyacını direk etkilediğine dikkat çeken Küçükşehir, “Sadece Suriye ve Rusya’nın yıllık yeni konut ihtiyacı 1 milyondu. Rusya da binaların yüzde 60’ı, 1960 öncesinden kalma. Sektör yıllık yüzde 10 çok rahat büyüme potansiyeline sahip iken yaşananlar bunun gerçekleşmesini engelledi. Nüfusun büyük kısmının daha güvenli barınacağı büyük siteleri tercih etmesi bize has değil tüm dünyada yaşanan bir gelişmedir. Ancak konut başına düşen birey sayısının azalmasıyla beraber gelecekte daha küçük konutlar daha popüler olacaktır” diye konuştu. Daha çevreci daha verimli kavramları öne çıkacak Çevreci ve verimli kavramlarının daha çok öne çıkacağını ifade eden Erdal Küçükşehir, 2009 yılında dünyada enerjinin yüzde 25’inin konutlarda kullanılırken AB’nin bu oranı 2015 yılında yüzde 30 düşürmeyi başardığını söyledi. AB’nin 2002 yılında çıkartılan binalarda enerji performansı yönergesi ile özellikle Batı Avrupa da bütün yaşlı binaları bu yönergeye uygun hale getirdiklerini belirten Küçükşehir, “AB’de hedef 2020’de kendi enerjisini üreten konutlara sahip olmaktadır ve bu ciddi manada teşvik edilmektedir. 2025’te konutlardan ihtiyaç fazlası enerjinin satın alınması planlanmaktadır. Doğal enerji kaynaklarının (yağmur suyu, güneş enerjisi) depolanması teşvik edilmektedir. Akıllı bina kavramı hayata geçmektedir. Nano teknolojiye geçişle beraber teknolojik beton kompozit çelik gibi ileri teknoloji ürünü malzemelerin kullanımı daha yaygın hale gelecektir” diye konuştu.