Günün İçinden : Hafta Sonu Esintileri

Haftanın Sözleri ■ Beden çok yükü kaldırabilir; ama Gönül her sözü kaldıramaz. (Mevlana) ■ Gönlümüz bize her zaman aklımızdan daha yakındır. (Goethe) ■ Bir gönül’e bin yol bulunur. (Ovidius) ■ İnsanlar görüştükleri kişileri titizlikle seçmeli, çünkü davranışlar, bulaşıcı hastalıklar gibi birbirine geçer (Shakespeare) ■ Günah işleyen insandır ama üzülen melektir, bundan dolayı iftihar eden ise şeytandır. (Thomas Fuller) *** Tarih’imizden altın yapraklar;    Cumhuriyet’in önemli nirengi noktalarından Amasya Tamimi’nin yıldönümü içindeyiz. Takvimin sayfalarını çevirerek 1919’lu yıllara yol alıyor, Amasya Tamimi’ne dek geliyoruz. Tamim, Mustafa KemalPaşa tarafından yaveri Cevat Abbas Bey’e 21-22 Haziran 1919 gecesi Amasya’da yazdırıldı telgrafla tüm Türkiye’ye iletildi. Tamim, “Ulusal egemenliğe dayanan, bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini oluşturan ilk kuruluş belgesi”dir; - Vatanın bütünlüğü milletin bağımsızlığı tehlikededir. - İstanbul hükümeti aldığı sorumluluğun gereğini yerine getirememektedir. - Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır. - Milletin içinde bulunduğu durum ve şartların gereğini yerine getirmek ve haklarını gür sesle cihana duyurmak için, milli bir heyetin varlığı zaruridir.    - Anadolu’nun her bakımdan en güvenilir yeri olan Sivas’ta hemen ulusal bir kongre toplanması.Bunun için bütün illerden milletin güvenini kazanmış üç temsilcinin mümkün olan en kısa zamanda yola çıkılması gerekmektedir.” Ulusal Egemenlik’ten ilk kez Amasya’da satırbaşı açıldı. Tamim, Padişaha ve işgalcilere karşı Anadolu ihtilalini başlatan bu bildiridir. --- Haftanın Rubaisi; Geçmiş olan dünden hiç yad etme Yarın da gelmemişken feryad etme Düşünme geleceği de geçmişi de Şimdi şen ol da yaşamı berbad etme (Ömer Hayam) --- Konya’nın taşı toprağı;  Yavuz Sultan Selim Han Mısır seferi dönüşünde Konya’ya uğrar. Bu arada şiddetli bir rüzgâr çıkar ve toz toprak hareketli bir sütun örneği sema eder gibi dönerek gökyüzüne yükselmeye başlar. Padişahın yanı başında bulunan Kemal Paşazade, bu durum karşısında gülümser; - Hünkârım, Mevlana beldesinin taşı toprağı bile sem’ a ediyormuş meğer. --- Haftanın bercesteleri; ■ Onlar ki verir dünyaya nizamat Bin türlü teseyyüp bulunur hanelerinde. Onlar dünyaya nizam vermeye çalışırlar Oysa kendilerinin bin türlü sapması, yanlışı, hatası vardır (Yenişehirli Avni) ■ Tevekkül bâdbânın kıl küşâde fülk-i ihlâsa Eser bahr-i emelde bir muvâfık rûzigâr elbet İhlas gemisiyle yolculuk yapmak istersen tevekkül yelkenini aç. Böyle yaparsan, bir gün gelir, emel denizinde elbette uygun rüzgâr esmeye başlar.(Fıtnat Hanım) --- * Ancak "aciz" erkekler, bir kadını "taciz" eder. * Bu dünyadan bir halaybaşı olamadan gidersem, gözüm arkada gidecek yahu. * Yüzünü eskitmek bir nebze anlaşılabilir, yüzsüzlüğünü eskitmeyi anlatın bana hele... * Beraber ıslandık yağan yağmurda... Kalk üstünü değiştir kadın. Oran buran gözüküyor ! * Bu kez geçmişe sünger çekti, bulaşıkçı kadın emekli oldu! * Kendisi yakınım olur, yakınıp dururum kendisinden.(İbrahim Ormancı) --- Salomon'un şakası Salomon bir yıl önce ölen karısının kabrini ziyaret ediyordu; "Ah Rebeke ne olur, Cenabı Hak bir mucize gösterse de seni tekrar bana verse.” Tam bu sırada, bir tarla faresinin zoruyla toprak hafif hafif kımıldamaya başlayınca Solomon seslendi: "Sakın ha! Ben şaka söyledim be! Sen de inandın mı?" --- Temelce; Temel tatilini İtalya’da geçirmiş. Dönünce Dursun sormuş;    -Roma’yı beğendin mi? -Baştan başa harabe, hiçbir güzelliği yok.    -Venedik’e gittin mi peki? - Sorma Dursun... Orada da şansım yokmuş... Gittiğimde şehri su basmıştı. ...    Albert Einstein kavgaya ilişkin görüşü; ■ Hâlâ anlayamadınız değil mi? Önemli olan haklı ya da haksız durmak değil! Kavganın kazananı yoktur ya kaybedersiniz ya da daha çok kaybedersiniz. Önemli olanı  kalp kırmamak yargılamadan sevebilmek, iyilik yapabilmektir. Haklıysanız bile özür dileyecek kadar asil davranıp bilge olmaktır. Egonuzu kontrol edemediğiniz sürece, o sizi kontrol etmeye devam edecek. Böyle olduğu sürece dünya sizi desteklese bile mutlu olamazsınız. --- İki gülmece öyküsü; ■ Adam iş seyahati için evden ayrılırken, "Aşkım..." demiş karısına ve eklemiş: "Eğer işim uzar ve daha uzun kalmam gerekirse, sana bir kart atarım." Karısı yanıtlamış; "Zahmet etme. Şimdiden okudum. Paltonun cebindeydi." ■  Bekçi, parkta, öpüşen sevgilileri yakalamış, kızmış;   - Bu ne densizlik! Oğlan boynunu bükmüş;    - Densizlik değil, yersizlik!