Ferhan Şensoy kavuğunu teslim etti

Tiyatro sanatçısı Ferhan Şensoy, İsmail Dümbüllü'nün Münir Özkul'a devrettiği, Hasan Efendi'nin kavuğunu, tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu Rasim Öztekin'e devretti. Hasan Efendi'nin kavuğunun yeni sahibi Rasim Öztekin, "Bu çok önemli bir şey. Yani bu işin 'Nirvana'sı denilebilir. Çok onurlu bir şey. Aynı zamanda da bir o kadar sorumluluk taşımam gereken bir şey." dedi. İsmail Dümbüllü'nün Münir Özkul'a devrettiği, Hasan Efendi'nin kavuğunu tiyatro sanatçısı Ferhan Şensoy'dan törenle devralan tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu Öztekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kavuğun beşinci sahibi olduğunu belirterek, "Türk tiyatrosu, Türk geleneksel tiyatrosu için çok önemli bir kavuk." açıklamasında bulundu. Öztekin, kavuğun, Komik Hasan Efendi'den, İsmail Dümbüllü, ardından Münir Özkul, daha sonra da Ferhan Şensoy'a devredildiğine işaret ederek, "Bu çok önemli bir şey. Yani bu işin 'Nirvana'sı denilebilir. Çok onurlu bir şey. Aynı zamanda da bir o kadar sorumluluk taşımam gereken bir şey. Ustam bu onuru bana verdi." ifadelerini kullandı. 1979 yılından itibaren Ortaoyuncular Tiyatrosu'nda görev yaptığını dile getiren Öztekin, şöyle devam etti: "Ferhan Şensoy'un çırağıyım. Burada, karşılıklı bir sürü ustalarla oynadım. Rahmetli Erol Günaydın'la, Tuncel Kurtiz'le oynadım. Münir abiyle oynadık. Ferhan Şensoy zaten başöğretmenim. Zeliha Berksoy'la, Derya Baykal'la oynadık. Bu saydıklarımın hepsiyle, burada, karşılarında oynarken eğitim aldım. Bunlar benim konservatuvarım. Dolayısıyla ben bugün bu kavuğu ustamdan alıyorsam, 35 sene sonra ben beratımı alıyorum diye düşünüyorum." "Tiyatro seyircisinin tanımasıyla popüler olduk" Ünlü sanatçı, mesleğe ilk başladığı yıllarda böyle bir hayalinin olmadığına dikkati çekerek, "Ben o sırada tiyatroyu çok seven, tiyatro yapmaya çalışan genç bir çocuktum. Amaç tiyatro yapmaktı. O zamanlar, şimdiki gibi 'Bir yerden köşeyi dönelim. Oradan bir dizi kapalım. Köşeyi dönelim, meşhur olalım. Popüler olalım' diye bir iddiamız yoktu. Öyle bir popülerlik de söz konusu değildi. Biz en güzel yoldan popüler olduk. Tiyatro seyircisinin tanımasıyla popüler olduk. Bu da daha kalıcı olmamıza neden oldu." diye konuştu. Tiyatro yapmak isteyenlerin bir şekilde, her yerde ve her koşulda tiyatro yapabileceğinin altını çizen Öztekin, "Yapılan işi, yapılan komediyi sevmeleri gerekiyor. İşlerini sevmeleri gerekiyor. Hani derler ya, 'şunu, şunu yapsınlar' diye. Bunun bir reçetesi yok aslında. Eskilerin, gelenekselcilerin bir lafı vardır, 'komik sağdan girer ve ne yapacağını bilir'. Tiyatrocu olmak isteyen de mutlaka ne yapacağını bilir ve bir şekilde tiyatrocu olur. Biz de gençken kimseye gidip, 'Ya biz nasıl tiyatrocu oluruz?' diye sormadık. Bir şekilde bir yerlerden çıkmaya çalıştık. Amatör kadrolar kurduk. Amatör oyunculuklar yaptık." değerlendirmesinde bulundu.