EMPERYALİZM (YAYILMACILIK, SÖMÜRGECİLİK)

Emperyalizm zamanımızda bütün hızıyla devam ediyor. Bunu devam ettiren ülkelerin başında ABD (Amerika Birleşik Devletleri) var. Daha sonra, Rusya, İngiltere, Fransa, Almanya geliyor. Başkaları da var, fakat baş çekenler bunlar. Bu ülkeler bunu asırlardır yapıyorlar. Eski alışkanlıkları ve güncel çıkarları bunu yapmalarını sürdürüyor. Bu sebeplerin ötesinde ve çok eski olarak, bilhassa Avrupa ülkeleri arasında, “Küçük Asya’daki (Anadolu’daki) ve Avrupa’nın önemli kısmındaki Türkleri (İslamlar’ı) buralardan kovup çıkarmak ve bu toprakların nimetlerinden faydalanmak” arzusu hep yer almıştır. Papa’nın önderliği ve teşvikiyle Avrupa Hristiyan Birliği, Osmanlıların üzerine 5 defa haçlı seferi yaptı. Bunlar, 1364’te başlar 1448’e kadar devam eder. Bu seferlere Osmanlılar her defasında başarıyla karşı koydular. Avrupa Hristiyan Birliği 1096, 1147, 1189, 1204, 1217, 1228, 1248, 1268 yıllarında defalarca Ortadoğu’ya haçlı seferleri düzenledi. Müslümanları buralardan söküp atmak, kutsal yerleri ele geçirmek ve yöreyi sömürmek için yapılan bu seferlerde çok büyük katliamlar da yapıldı. Mübarek şehir Kudüs, 1099-1197 yılları arasında 88 yıl Hristiyanların işgali altında kaldı. Haçlılar buradaki Müslümanların tamamını kılıçtan geçirdiler. Bütün dünyada bu katliam dehşet uyandırdı. Tarihçiler, Mescidi Aksa’ya gidebilmek için cesetlerin arasından geçerken dizboyu kana bulandıklarını anlatırlar. Şövalyelerin altı yüzüklerini yutan kadınların karınlarını deşerek yüzük aradıkları yazılır. Bugün de bu insanların torunlarını çok yakınımızda görüyoruz. Suriye’de, Irak’ta, Filistin’de, Ürdün’de ve hatta kendi ülkemizde. Bu emperyalistlerin başı ABD, NATO içinde bizim müttefikimiz. Türkiye’ye bir saldırı olursa, yanımızda bizi savunacak (!). Öyle bir müttefik ki, 1984’ten beri, ülkemizdeki terörcü ve ayrılıkçı PKK örgütünü, silah vererek desteklemektedir. Bu yetmezmiş gibi, kendi terörcü listesindeki PKK ile mücadelede Türkiye’ye yardım ediyoruz demek utanmazlığını yapmaktadır. Şimdi de Suriye’de, kendi yarattıkları DEAŞ terör kuvvetlerini temizleyeceğim diyerek, Kuzey Suriye’de 500 km sınır boyumuzda, PKK uzantısı PYD Kürt gruplarından 30 bin kişilik bir ordu kurarak, bunu nitelikli silahlarla donatmaktadır. ABD’nin bu bölgede bir büyük Kürdistan devleti kurmak istediği, BOP projesine göre biliniyor. Bu devleti, evladı saydığı İsrail’i ve öteki petrol ve doğalgaz gibi çıkarlarını korumak amacıyla, “güvenlik görevlisi” olarak kullanmak istediği açık bir gerçek. Bütün bölge devletlerinin iç karışıklıklara, ekonomik ve siyasal sıkıntılara mahkum olarak yaşamaları ve hep zayıf kalarak, kendilerinin taleplerine boyun eğmeleri bu emperyalistlerin en ağırlıklı amaçlarıdır. Irak bu hale getirildi. Şimdi Suriye parça parça halde. Türkiye buradan kaçan 3,5 milyon Suriyeli’ye bakıyor. Ayrıca 900 km’lik sınırı boyunca terör ve iç savaş var. Bu art niyetli müttefikine, dünya süper gücü ABD’ye güvenmemesi gerektiğini çoktan anlayan Türkiye, başının çaresine bakmaya çalışıyor. Sınır boylarındaki güvenliği sağlamak için, El Bab’dan sonra şimdi de Afrin bölgesine Mehmetçiğimizi gönderdik. Milletçe, bilhassa siyasetçiler, dayanışma içinde olmalıyız. Saygılarımla.