Dünya JeoTermal Kongresi

Melbourne Kongre ve Sergi Merkezi’nde düzenlenen kongrede Türkiye, Türkiye Belediyeler Birliği ve JeoTermal Kaynaklı Belediyeler Birliği, üniversite temsilcileri, bilim adamları ve özel sektör temsilcilerinden oluşan kalabalık bir delegasyon tarafından temsil edildi. Kongrenin fuar alanında Türkiye Belediyeler Birliği ile birlikte stant açan JeoTermal Kaynaklı Belediyeler Birliği Müdürü İrem Çiğci, 5 yılda bir düzenlenen kongreye Türkiye'yi temsil etmek üzere geldiklerini belirtti. Stantta katılımcılara, Türkiye’deki jeotermal kaynağa sahip belediyelerin ne gibi çalışmalar yaptığını, Türkiye’nin jeotermal potansiyelini anlattıklarını söyleyen Çiğci, bu tip organizasyonları önemseyen bir birlik olarak Türkiye'yi ve kaynaklarını tanıtmak amacı ile uzak olmasına rağmen Avustralya'ya geldiklerini dile getirdi. Yabancı yatırımcıların Türkiye'deki jeotermal kaynaklara duydukları ilgiyi stantlarındaki yoğunluktan anlayabildiklerini aktaran Çiğci, "Türkiye jeotermal kaynak potansiyeli açısından şu anda Avrupa’da birinci, dünyada ise altıncı sırada. Bu fuarda da bize gösterilen ilgiden şunu anlıyoruz ki Türkiye hem Avrupa hem de diğer ülkeler için jeotermal konusunda çok iyi bir pazar aslında" dedi. Çiğci, Türkiye’de jeotermal kaynakların, JeoTermal Kaynaklı Belediyeler Birliği ve Kırşehir Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci’nin ileri görüşlülüğü sayesinde her geçen gün daha fazla sektörde kullanıldığına dikkat çekerek, "İnsanlar Türkiye’deki gelişimi görünce gerçekten çok şaşırıyorlar. Hem sera, hem kurutma, hem elektrik üretimi, hem termal turizm, yani bir çok alanda enerjiyi kullanıyoruz. Ve hemen hemen Avrupa ile yarışır haldeyiz, bazı sektörlerde de Avrupa’yı geçmiş bir haldeyiz" diye konuştu. Çiğci, bundan sonra dünyanın hemen hemen her yerinde, nerede jeotermal ile ilgili bir konu varsa orada yer alacaklarını kaydetti. - Türkiye en fazla jeotermal güç artırımı olan ülke Kongre'de Türkiye’deki jeotermal kaynakların kullanımı üzerine bir sunum yapan Hacettepe Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Profesör Dr. Şakir Şimşek  ise, Türkiye'nin jeotermal enerji kullanımını son 5 yılda 92 megavattan 400 megavata çıkararak en fazla santral güç artımı olan ülke olduğunu ifade etti. Profesör Şimşek, sunumu sırasında ve sonrasında katılımcıların Türkiye’deki jeotermal enerji kullanımındaki hızlı artışa yoğun ilgi gösterdiklerini belirterek,  bu artışın petrole bağımlılığı ve doğalgaz ithalatını azaltarak ve döviz kaybını önleyerek Türkiye için bir güvence haline geldiğini vurguladı. Jeotermal kaynakların kullanımı konusunda tüm dünyada yoğun bir çalışma olduğunu dile getiren Şimşek, "Biz de Türkiye’de elimizden geleni yapmaya çalıyoruz, oluşan bilgi birikimini, kurumlarda edinilmiş bilgileri, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü, Maden İşleri Genel Müdürlüğü, İller Bankası, üniversiteler olarak hepimiz el birliği ile buna destek vererek yürütmeye çalışıyoruz. Bu bizim milli işimiz, biriken bilgi birikimimizi bir şekilde değerlendirmeyi, ülke yararına kullanmayı sağlıyor" ifadelerini kullandı. JeoTermal Kaynaklı Belediyeler Birliği’ne danışmanlık yapan Jeoloji Mühendisi Kemal Akpınar, hükümet tarafından 2007'de çıkartılan jeotermal enerji kanununun 2008'de yürürlüğe girmesinden sonra sektörde 10-15 kat fazla yatırım yapıldığını belirterek, şu an 100 metrekarelik yaklaşık 180 bin konutun jeotermal enerjiyle ısıtıldığını kaydetti. Akpınar, Türkiye'nin bir başka zenginliğinin yer altı suları olduğuna dikkat çekerek jeotermal kaynaklarda olduğu gibi yer altı suları konusunda da olumlu gelişmelerin sağlanabilmesi için ilgili kanun çıkarılması gerektiğini sözlerine ekledi. Türk delegasyonundan temsilcilerin toplamda 48 adet sunum yapacağı Dünya JeoTermal Kongresi 24 Nisan Cuma akşamı sona erecek.