‘Dört yapraklı yonca’nın bütün yapraklarından yiyelim!

İnsan vücudunun en doğal hakkı beslenmedir. Mideye giden her şey beslenme demek değildir... İyi bir beslenme aslında hiçte o kadar zor değildir, sadece biraz bilgi ve doğru bir planlama gerektirir. Şimdi gözünüzün önünde dört yapraklı bir yoncayı hayal edin. Her bir yonca yaprağındaki besinler, benzer özelliklerine göre 4 gruba ayrılmıştır İlk yaprağımız, kalsiyum ve proteinden zengin Süt ve Süt Ürünlerini (peynir, süt ve yoğurt ) temsil eder. Günde en az 2-3 porsiyon süt ve süt ürünleri tüketilmelidir. Kalsiyum, diş ve kemik gelişimi için çok önemlidir.   İkinci yaprağımız Et ve Et Ürünlerinden oluşan çok kalabalık bir gruptur.  İçinde et, tavuk, balık, yumurta ve kurubaklagiller (kurufasülye, nohut,  barbunya vb.) ve yağlı tohumlar (kuruyemişler) yer almaktadır. Bu grup özellikle protein, demir ve çinko yönünden zengin olup ayrıca enerji kaynağıdır. Vücudun büyümesi, eskiyen dokunun onarımı, saç, kas, tırnak ve kan hücreleri gibi yeni dokuların sürdürülmesi için vücudumuzun proteinli besinlere ihtiyacı vardır. Günde en az 2-3 porsiyon et ve et ürünleri grubundan tüketilmelidir. Ayrıca kurubaklagiller, et yerine kullanılabilir. Üçüncü yaprağımız Sebzeler, Meyveler ve Salatalardır. Bol miktarda vitamin ve mineral içerir. Günde en az 4-5 porsiyon sebze ve meyve tüketilmelidir. Kış mevsiminde soğuk algınlığına karşı bol miktarda C vitamini tüketilmelidir. Ayrıca havuçtaki A vitamini gözlerimiz için gerekli olan vitamindir. Ve son, herkesin kafasını en çok karıştıran dördüncü yaprağımız Tahıllar ve Tahıl ürünlerinden oluşmaktadır. Bunlar ekmek, makarna, pirinç, unlu yiyecekler, tüm tahıllar ve tahıl ürünlerini kapsar temel enerji kaynağımız olan karbonhidratları ve bazı vitaminleri içerir günlük enerjimizin esas kaynağı bu gruptaki besinlerdir. Günde en az 6-11 porsiyon tüketilmelidir. Ekmek tüketiminde tam tahıllı buğday ekmeği olmasına özen göstermeli ayrıca diğer tüketilen ürünlerin tam tahıllı olmasına dikkat edilmelidir. Öğünlerimizde yoncanın her yaprağından bir besin bulunmalı… Dört yapraklı yonca gibi tabağınızı dörde bölün ve her öğün her besin gruplarından bir besin bulundurun. İşte size yeterli dengeli ve sağlıklı bir tabak… Bilinmesi gereken birkaç ufak noktadan bahsedelim. - Biliyorsunuz ki en önemli öğün kahvaltıdır. Kahvaltı öğünü asla atlanmamalıdır. Sağlıklı beyin gelişimi ve gün içerisinde harcanacak enerjinin sağlanması için kahvaltının yeri önemlidir. - Çeşitli besin öğeleri bir arada tüketilirse birbirlerinin etkisini arttırır ve vücudumuza daha fazla faydası olur, örneğin kahvaltıda yenilen yumurta ile taze sıkılmış portakal suyu içersek yumurtanın içerdiği demir mineralinden daha çok yararlanırız. - Öğün atlamadan 6 öğün beslenmelidir. 3 ana 3 ara öğündür. Metabolizmanın aktif olarak çalışmasını sağlarken aynı zamanda vücudumuzun gerekli olan enerjiyi almasını, dilediği şekilde kullanmasını sağlamalıyız. - Ara öğünler, ana öğün iştahını kesmemelidir. Örneğin; meyve, havuç, süt, yoğurt, az yağlı kek, kurabiye, fındık, fıstık veya küçük sandviçler tüketilebilir. - Lokmalar iyi çiğnenmeli ve bol bol su içilmelidir. - Meyve ve sebzeler tüketilmeden önce iyi yıkanmalı. - Son kullanma tarihlerine dikkat edilmeli. - Ürünleri uygun koşullarda saklamalıyız.   Sağlıklı ve uzun bir yaşam için sağlıklı ve dengeli beslenmeliyiz. Yetersiz ve dengesiz beslenme vücut direncimizi azaltır, hastalıklara yakalanma riskini arttırır ve hastalıkların daha ağır atlatılmasına sebep olur. Yetersiz ve dengesiz beslenme şişmanlık (obezite), kalp-damar hastalıkları, kanser, şeker hastalığı ve sindirim sistemi hastalıkları gibi çağın yaygın hastalıklarına davetiye çıkartmaktadır. İyi beslenir ve spor yaparsanız yaşam kalitenizi en üst düzeye taşımış olursunuz.   Sağlıklı, uzun, güzel bir hayatınız olsun istiyorsanız  YETERLİ VE DENGELİ BESLENİN VE  UZUN YAŞAYIN."Dört yapraklı yonca"nın bütün yapraklarından yiyelim!