Konya
°C
Yeni Meram

DİLİMİZİ DE, DİNİMİZİ DE KORUMALIYIZ!”

DİLİMİZİ DE, DİNİMİZİ DE KORUMALIYIZ!”-Rıdvan Bülbül-Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
18.05.2017 07:07
18.05.2017 00:05
0
9068
ABONE OL
Türkçülüğün vicdanı bir Dini bir vatanı bir Fakat hepsi ayrılır Olmazsa lisanı bir. (Ziya Gökalp) *** Karamanoğlu Mehmet Bey, II. İzzeddin Keykâvus’un oğlu Alâeddin Siyavuş’u Konya’da törenle Selçuklu sultanı ilân ettikten sonra vezârete geldi ve ilk yaptığı işlerden biri dile ilişkin ünlü fermanını çıkarmak oldu; ■ Bundan geru divanda, dergâhda, bârgâhda, meclisde, meydanda Türkçeden başka dil konuşulmaya! ... Tarih, 1277’nin 12 Mayısıdır; bu gün Cumhuriyet’ten sonra ‘dil bayramı’ olarak kabul edildi. Dil konusunda Atatürk diyor ki; ■Türk Dili, Türk Milleti için kutsal bir hazinedir. Çünkü Türk Milleti geçirdiği sayısız sarsıntıların içinde ahlakının, erdemlerinin, gelenek ve göreneklerinin, hatıralarının, kısaca kendi milliyetini oluşturan her şeyin diliyle korunduğunu görüyor. Türk Dili, Türk Milleti'nin yüreğidir, hafızasıdır. --- Dilimiz günümüzdeiki önemli tehdit altındadır; Bir: “iki dilli devlet” tartışmaları ülkeyi bölmeye dönük bir algı operasyonu sayılıyor. İki: yabancı dillerin kuşatmasındaki dilimiz giderek kâbusa dönüşmeye zorlanıyor. Dil, Birey ve toplum yaşamında sadece iletişim aracı değil bireyleri toplumuna, toplumları milletine bağlayan ve onlara millet olma özelliği kazandıran önemli bir unsurdur. Milletler dil sayesinde kültür, edebiyat, tarih ve sanatlarını ortaya çıkarabilmekte kuşaktan kuşağa aktarabilmektedir. ■ Dilimizi de, dinimizi de korumalıyız. (Ziya Gökalp) --- Kentlerin mağaza, dükkân ve işyerleri vitrin ve tabelalarında, yabancı kökenli, özellikle de İngilizce sözcüklerin giderek yaygınlaşmakta olduğu, hepimizin malumudur. Özellikle sahil şeritlerinde turistik tesislerde, Türkçe yoktur, başka dilin sözcükleri vardır. Bu, bir dil felaketidir. Bu bağlamda Devlete, Hükümete ve yerel yönetimlere önemli görevler düşmektedir. --- Kazakistan’da Kazak Türkçesi’ni, Kırgızistan’da Kırgız Türkçesi’ni iyi bilmeyenleri devlet başkanlığına aday yapmıyorlar. Dil bilginlerinden oluşan bir kurulun sınavını geçmeyen, seçimlere giremiyor. Biz havanda su dövmenin çabasındayız. Olaya değişik açıdan yaklaşırsak, Ülkemizde çeşitli etnik grupların olması, bunların kardeşce geçinip gitmesi rengimiz ve zenginliğimizdir. Her grubun kendi dillerini telaffuz etmelerine itirazımız yoktur, ancak, çeşitli dilleri “resmi dil, eğitim dili” yapma gayretlerine karşıyız. Bunlar yeraltı etkinlikleridir, genelde de bölme ve parçalamaya dönük senaryolardır. --- Osmanlı Anayasası, 1876 tarihli “Kanunu Esasi”dir. Bunun üç maddesinde dört kez “Türkçe” ve “lisan-ı Türkî” hükmü vardır; Madde 18: Devlet memuru olabilmek için Türkçe bilmek şarttır. Madde 57: Parlamento dili Türkçedir... Madde 68: Bu maddede milletvekili seçilme şartları sayılırken iki defa “Türkçe”yi bilmek şartı konulmuştur. Türkçenin resmi ve tek resmi dil olmasının ana temeli Osmanlı’ya kadar dayanmaktadır. --- Hz. Mevlana’nın düşünür ve şairliği, bilgeliği ve evrenselliği tartışılmaz. Dili konusunda aynı iyimser görüşte değiliz. Kendisi de bunun burukluğu içindedir; “Aslen Türkest egerçi Hindu guyem.” (Farsça söylüyorsam da aslım Türk’tür.) ■ Dilini kaybeden bir millet, her şeyini kaybetmiş demektir. (Peyami Safa) --- Ünlü düşünür Konfüçyüs diyor ki; 'Bir devleti yıkmak istiyorsanız önce dilinden başlayın. Dil bozulunca iletişim de bozulur, halk birbirini anlamaz olur, yöneticilerle yönetilenler birbirinden kopar ve devlet yıkılır!' Konfüçyüs sanki yıllarca önce bugünkü görüntünün fotoğrafını çekmiş gibi. İç ve dış düşmanlar yıllardır, ülkemizi birlik ve dirliğini erozyona uğratmak için öncelikle dilimizden başlama çabası içinde oldular, ancak ne var ki, başarı sağlayamadılar; ■ Türk dili, dillerin en zenginlerindendir. (Atatürk) --- İki ya da “daha çok” dillilik sıkça gündeme getirilip tartışılırken, Türkçeye sahip çıkmada gerekli özeni gösteremiyor, yabancı sözcük aşkı eklendiğinde dil kirliliği toplumun tüm katmalarında açıkça kendini göstermektedir. ■ Eğer Türkler bilimin her dalında yabancı diller için çalıştıkları kadar, kendi öz dilleri için emek çekselerdi, Türk dili çok zamandan beri eksikliklerinden tümüyle kurtulmuş ve uygarlık dünyasının örnek bir dili olmuş olurdu. (İsmet İnönü) --- Türk şiirinin ölümsüz şairi Konyalı merhum Fazıl Hüsnü Dağlarca’ya kulak verelim; ■ Seslenir seni bana "sonsuz" Der ki çoğal, Der ki uzan mutluluğuna Usun, iyiliğin, doğruluğun, Bir bilinmeyenden bir bilinene dek Türkçe, var olduğumuz.. Türkçe, nice desem seni, Onca güzelim. Görünmek, derinleşmek, Dolmak; Seni düşünürüm, düşünürüm, yarı karanlıklarda, dal, Anlarım onca. Seslenir seni bana yakın uzak, Yeryüzü mavisinden gökyüzü yeşiline, Tutsak uluslar var ya, geceler boyu Onlar için, Yitik özgürlükler için, Türkçe haykırmak.. Seslenir seni bana "ova"m, "dağ"ım, Nere gitsem bulur beni arınmış. Bir çağ ki akar ötelere, Bir ak.. ki yüce atalar, bir al.. ki ulu oğullar, Türkçem, benim ses bayrağım.. *** ■ Çince çok zor bir dildir. Harf yoktur. Karakter vardır. Çinli bir insan 3 bin karakteri bilmeden okur-yazar olamaz. Yine Çinli bir insanın ilmi bir kitabı okuyabilmesi için 5 bin karakter bilmesi gerekir. Alfabe dinler, milletler, ırklar ve medeniyetler arasında en büyük bağdır. Rusya kendi alfabesini, Ermeni ve Gürcülerin alfabesini değiştirmedi. Türk devlet ve topluluklarının alfabesini Latin harfleri yaptı. Türkiye Latinceyi kabul edince Rus Kiril alfabesine mecbur etti. ... ■ Türk asıllı her devlet ve topluluğun alfabesi ayrı idi. Osmanlıca yabancı dil değildir. Türkçenin zirvesidir. Osmanlıcaya karşı olanlar bu milletin mazisine, tarihine, kültürüne ve edebiyatına karşıdırlar. ■ Osmanlıcaya karşı olmak aslında İslamiyete karşı olmaktır. İslam tarihinde İslamiyete hizmeti Eshab-ı kiramdan (Rıdvanullahi teala ecmain) sonra gelir. Makamları ise Tabiinden (Kuddise sirrihüma) sonra gelir. Osmanlıca üniversitelerin bazı fakültelerinde derstir. ■ Kütüphanelerimizde sadece astronomi ile ilgili yüz cilt eser vardır. Bir İngiliz genci atalarından kalan bir eseri okuyabilmektedir. Ama bir Türk genci atalarından kalan bir eseri okuyamamaktadır. İşte mazisine yabancı ve mazisinden kopuk olması için harfler değiştirildi. Ve Osmanlıca Türkçenin zirvesi ve bir ilim dili olmasına karşın, kabile dili haline getirildi. Yazık. Hem de binlerce yazık… ■125 yıl önce Jahmes Redhouse’nin bastırdığı Türkçe-İngilizce sözlükte Türkçe kelimeler İngilizceden fazla idi. Harf devrimi aynı zamanda manevi soykırımdır. Fatih Sultan Mehmed Han’a kadar İslam alfabesi yanında Uygur alfabesini kullananlar da vardı. ■ Türk Dil Kurumunun hazırladığı sözlükte kelime sayısı 15 bindir. 20. Asırda Şemsendin Sami’nin hazırladığı “Kamus-u Türki’de” kelime sayısı 30 bindir...  
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.