DEFOLUP GİT, ESKİ YIL HOŞ GELDİN (ÇOCUK) YENİ YILIMIZ

Hayatımızın zaman zinciri halkalarından bir eski yılı daha gerilerde bıraktık. Acısıyla tatlısıyla bir eski yıl, ömrümüzden bir yıl çalıp götürdü. Çalıp götürdü diyorum zira eğitimde, sanayide, tarımda, sağlıkta ve hepsinin başında Siyasette, olumsuzluklarla dolu bir eski yılı gerilerde bıraktık. Eğitimimiz yap boz tahtasına döndü. Okuyup yazmayı bile öğrenemeden dört yılı bitiren yavrularımızın, içinde yaşadığımız cemiyetimizde umutları yıkık, boyunları bükük varlıklarını sürdürürken, 4+4’ün ikinci yarısında hamle üstüne hamleler yapıp, geleceğinin temellerini atma çabası içinde mücadelesini sürdürürken, bir saplantının içinde umutsuzluğu kader edinmiş durumdalar. Üniversite sınavlarında binler, onbinler sıfır çekerken, sorumlular başlarını elleri arasına alıp kara kara düşünmekteler. Çıkış yolunun bulunması bir yüce kurul yada komisyonlar da ele alınacak yerde, tek adam kararına kader olunmaktadır. Türk ekonomisinin dönen çarkları, beyin gücünün mahareti ile mucizeler yapması gerekirken, o müstesna beyin gücümüz ülkemizde değil, yaban ellerinde yaratıcı gücünü kanıtlama çabasıyla pasifiz olmakta, yaratıcı gücümüz heba olup gitmekte. Dünya nükleer silah edinme yarışında, nükleer kulübün beş üyesine dünya beşten büyük çıkışlarımızla ders vermemize gülüp geçenler, hain emellerini demokrasi dışında dayatıp durmaktalar. Nükleer silah üretiminde İran ve İsrail’den bile geride kalmamızın acılarını yüreğimizde yaşarken, dünya beşten büyüktür savımız ne yazık ki havada kalmaktadır. Bunu yanı sıra ülkemizde umut veren başarılı çalışmalardan kıvanç duyuyoruz. Bunun en güzel örneği de sesten hızlı ve kalın betonları delen füzeleri yapmamız bizi gururlandırıyor. Tarım da kendi kendine yeten dünyanın sayılı ülkelerinin başında iken, dört mevsimi aynı anda yaşayan ülkemiz ve verimli topraklarımız terk edilmenin, ya da tarım dışına kaydırılmasının acılarını yüreğinde yaşamakta, varlık içinde yokluklar çekmekteyiz. Sağlık da bilimsel veriler, yol gösterip ışık tutma yerine GDO’lu besinlerle besleyip yetiştirdiğimiz çocuklarımız tamamen sağlıksız, genel nüfusumuz gürül gürül hastane kapılarına taşınıp, yarattığı sağlıksızlık halinden kurtulma çabası içindedirler. Yaşadığımız olumsuzlukların tümünün yegane sorumlusu siyasetimiz, yaratılan kargalar güler halimiz içinde ahlaki değerleri yerle bir eden ahlak ve haya dışı saldırılarla ülke ve alusumuzun tümünü rencide ederken, Osmanlının külleri içinden yaratılan ATATÜRK CUMHURİYETİNİN kuruluşundan, ATATÜRK’ün vefatına değin geçen 15 yıllık süreç de yaratılan mucizeler, Cumhuriyetimizin geçmişini araştıran her aklı selimin belleğine gelecektir. İnanç sektörümüzün sorumluları, irşatlarında yüce dinimizin icaplarının günümüz dünyası icaplarına kamufle edip, Yüce Kitabımızın 1400 yıl önce günümüz dünyasını aydınlatıp, ışık tutmasını görememe gafleti içinde olmaları çok ama çok acıdır. Ülkemizi fakirleştiren unsurların başında İSRAF gelmektedir. İsraf haramdır vecibesi devletimizin her kademesinde işletildiği takdirde, 81 milyonun gözü pek, karnı tok olduğu yanında sadece ne kültürel, nede dini vecibelerden yoksun kalmadan, AÇLIKTAN inim inim inleyen ülke ve uluslara da Yüce Kitabımız MAUN SURESİNİN emrettiği boyutlarda yardımları çevremize tevdi ederken, YÜCE YARATAN’ın mağfiretine mahzar olacağımız malumdur. Yazımın başlığında defolup git eski yıl. Hoş geldin (Çocuk) YENİ YIL tanımlamasını yaptım. Zira 2018’in ülkemiz de olduğu kadar, dünyada da milletlerin, devletlerin dalaşmaları ile geçip gittiği içindir ki, defolup git eski yıl dedim. YENİ YILIMIZIN ülkemiz ve ulusumuza sağlık, bereket, iyi ahlaklı bir siyaset getirmesini diler, ülkemiz ve insanımıza sevgi ve yaşama sevinci dolu nice yıllar dileriz…