Konya
°C
Yeni Meram

Darbelere Bin Lanet Ya Darbe Öncesi Siyaset!!!

Darbelere Bin Lanet Ya Darbe Öncesi Siyaset!!! - Hanefi Aytekin - Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
19.12.2016 02:56
19.12.2016 08:56
0
9209
ABONE OL
Akıl, izan, hoşgörü, adalet hakim olmuyor da, kin, nefret, ihtiras hırs ve maddi çıkarlar ulusal kaderimize hakim oluyor. Ülkemiz ve insanımız siyasi, içtimai ve ekonomik kaos içinde bocalarken dökülen şehit kanları yüreğimizde alev alev yanıyor. Siyasi darbeler ülkemizin kaderinden çok partili hayata girdiğimizden bu yana akıp giden yetmiş yılda ne yazık ki sadede gelmedi. Sözde seçilmiş HDP Milletvekillerinin bir kısmı tutuklu oldukları içindir ki TBMM sıralarına onların resimleri konarak keyfiyet protesto edilirken dünya parlamentolar tarihine kara bir lekenin düşmesi ülkemize eksi puan getirmesi üzücüdür. Türk Siyasi Partiler Kanunu hainlere arka çıkanları ve onları besleyip semirtenleri bu denli hoş görüp ülkemizin başına bela ederken bu ideolojinin partilerine kuruluş hakkı verilmeyip bu melun kafalar daha baştan siyasetten dışlansaydı belanın bu denli büyümesi olası olmazdı. Şurası bir gerçektir ki hiçbir darbe geçmişte olanlar gibi ülkemizin kaderini kara yazmayacak Türk Ulusu siyasetin desteği olmasa dahi muasır medeniyetin dijital haberleşme ağı ile uyurken de uyanık kalıp camilerden ezanlar ve selalarla dirilip ayağa kalkmayı bildiğini 15 Temmuz Kalkışmasında kendini göstermiştir. Gerçek demokrasi yaratılan sakilliklerin bir bir analizini yapıp demokrasi ile çelişen sakillikleri görüp bu sakilliklere yine demokrasi ile çözümler üretmekten geçer. Hiçbir şahıs zümre ve kuruluşa demokrasi hatırı için müsamaha göstermeyi haklı kılamaz. Hapse düşen siyasilerimizin suçlarının cezasını çekmelerinin zamanın akışına bırakılamaz. Konu ulusal boyutludur. Konu 80 milyonu ilgilendirir. Eğer bu ideoloji grubunun beslendiği kaynak sözde bir siyasi parti ise bu parti derhal kapatılmalıdır. İktidar ve muhalefet asla ve asla koltuk kavgasının içinde olmak yerine darbe, kalkışma ve karanlık emeller üzerine parti kurup yüce milletimizin inancını imanını siyasi sömürü yapıp ülkemizin başına belalar sarılmasına izin verilmemelidir. Siyasetimizi siyaset değil kuvvetler ayrılığı içindeki yargı denetim altında tutmalıdır. Teşkilatı Esasiye Anayasa kanunu siyasetin dışındaki anayasa mahkememizce gözetim altında tutulmalıdır. 27 Mayısları, 12 Eylülleri suçlarken bu darbeler öncesindeki siyasetin ülkemizi ne hallere getirdiğinin de bilinerek yön bulmamızın gerçeğin ta kendisi olduğunu da bilmemiz gerek. İşte şimdilerde yürürlükteki parlamenter sistemimizi çalıştırıp yön bulacağımız yerde yeni bir rejim arayışında olmamızın ne denli mantıki olduğunu düşünmemiz gerek. Ehemmi mühime tercih görevimizdir. Dere geçerken at değiştirilmez. Ülkemiz dört bir yanından sarılmış bir tek bile bırak derinleri sınırlarımız da dahi bir tek dostumuzun olmaması acı bir gerçektir. Ulu Önder Atatürk dahili ve harici düşmanlarımızla baş ederken harici düşmanlarımıza kahraman ordumuzla, dahili düşmanlarımıza vefakar ve cefakar Jandarma Teşkilatımızla karşı koyup yeni bir yurt yaratmıştı ki bu günlerde Milli Güvenlik Konseyinden jandarmanın çıkarılması konusu gündeme getirilmiştir. Allah’ım bu ne gaflet bindiğimiz dalı kesmek ne acı. Yüce Rabbimizden niyaz ediyoruz, parlamentomuza, demokrasimize gerçekleri gösterip bu necip millet ve ülkemize kötü günler göstermesin. Siyaset üstü barış ve beraberliği ideolojimizin özü yapsın Amin…
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.