“Cuma”lık

“ÖMÜR bu kadar kısa iken amelleri kısaltıp, emelleri uzatma.” (Zemahşeri) *** UYANIN EY MÜSLÜMANLAR Antalya’da kadın kılığında tekerlekli sandalye ile trafikte dilencilik yapan bir kişi, polis tarafından yakalandı. Kepez ilçesi Yeni Hal Kavşağı’nda dilencilik yapıldığı ihbarını alan İlçe Emniyet Müdürlüğü Ekipler Amirliği’ne bağlı dilenci timleri harekete geçti. Kavşağa gelen ekipler, tekerlekli sandalyede oturan ve onu ittiren iki kadını tespit etti. Şahısların ilk önce normal vatandaş olduğunu düşünen ekipler, incelemelerinde tekerlekli sandalyede oturan kişinin 28 yaşındaki Cumali K. olduğunu belirledi. Kadın kılığına giren oğlunu dilendirme rolünü üstlenen anne Meryem K.(62) ise olayı gülerek karşıladı. Başörtüsü takıp şalvar giyen Cumali K.’ın ifadesinde vatandaşların sakat kadınlara daha çok para verdiklerini ve bu nedenle kadın kılığına girmeyi planladıklarını söylediği öğrenildi. Anne ile oğlunun 5-6 aydır dilendiklerini ve haklarında birçok kez işlem yapıldığı belirtildi. Ehh, uyanın Müslümanlar! Dininizi istismar ettirmeyin! *** HESAP VERME BİLİNCİ Rabbimiz şöyle buyuruyor: “İnkar edenler, kesinlikle diriltilmeyeceklerini ileri sürdüler. De ki, hayır! Rabbime and olsun ki mutlaka diriltileceksiniz ve yaptıklarınızdan haberdar edileceksiniz.” Allah Resulü ise şöyle diyor: “Akıllı kişi kendisini hesaba çeken ve ahiret için salih amel işleyendir. Aciz kişi ise arzularına uyup bir de Allah’tan bağışlanma umandır.” Her yeni eskir, her doğan ölür, her beklenen gelir. Geleceğinden şüphe olmayan ahiret, hesap vermek üzere diriltileceğimiz hayattır. O mukadder olan günde, dünyada yapıp ettiklerimizin kaydedildiği amel defterlerimizi elimize aldıktan sonra adalet terazileri kurulacak ve hesap görülecektir. Dünya hayatında yapmış olduğumuz her hayrın mükafatını göreceğimiz gibi, işlemiş olduğumuz her günahın da hesabı sorulacaktır. Ahirete iman etmek, insan hayatına tutum ve davranışlarına anlam katar, yön verir, değer kazandırır, varoluş amacını diri tutar. Bu inanç Allah’a, topluma, aileye ve kendimize karşı sorumluluklarımızı layıkıyla yerine getirmemizi sağlar. Ahirete inanan bir insan affetme, bağışlama, hoş görme gibi hasletlerini geliştirir. Musibetler karşısında metanetli davranır. Ahirete inanmak ve ona hazırlık yapmak, dünyayı ihmal etmek olarak algılanmamalıdır. Kitabımızda, “Allah’ın sana verdiğinden ahiret yurdunu iste, ama dünyadan da nasibini unutma” buyrularak hem bu dünya hem de ahiret için çalışılması gerektiğine vurgu yapılmıştır.  “Dünya hayatı oyun ve eğlenceden ibarettir” buyrulması,  dünya hayatını kötülemek için değil, ahiret hayatının göz ardı edildiği bir dünya hayatının boş olduğunu vurgulamak içindir. Huzurlu fert ve toplum olmanın yolu, ahirete iman etmekten geçer. Gelin, ahirete iman bilinciyle hareket eden ve bu bilinç doğrultusunda yaşayan müminler olalım. Erdemi, ahlakı, hak hukuka riayeti, başkalarına sevgi ve saygı göstermeyi vazgeçilmezimiz kabul edelim. Ve yazımızı şu duayla bitirelim: “Ey Rabbim! Bize dünyada da ahirette de iyilik ver ve bizi ateş azabından koru! Ebedi yaşayacağım ahiret hayatımı benim için hayırlı, ölümümü de her türlü şerlerden muhafaza eyle.” (Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü) *** -BİR İLAHİ’DEN… Geceler uykudan uyan /gizli sırlar olsun ayan / mahrum olmaz Allah diyen /yalvar kul Allah’a yalvar.