Konya
°C
Yeni Meram
10.01.2015 05:05

Çalışan Gazeteciler Bayramı

A+
A-
10.01.2015 05:05
0
2377
ABONE OL
■  Basın Özgürlüğü öyle bir özgürlüktür ki, onsuz diğer özgürlüklerin hiç biri yaşayamaz. (Mireabeau)  *** Bugün Çalışan Gazeteciler Bayramı... İşten çıkarılan gazeteci sayısının ivme kazandığı bir süreçte böylesi bir bayramı kutlamak doğrusu içimize sinmiyor. Basın Bayramı, sansürün kaldırılmasının yıl dönümünde kutlanmaktadır. Ancak, örtülü sansür olanca hızıyla sürdüğünden yayın organları tam anlamıyla özgür değildir. Ceza Yasasındaki kısıtlamalar, Manipulasyon başta,  çarpıtma, haber yönlendirme, eksik bilgi verme ve hiç bilgi vermeme gibi uygulamalarla sansürden arınmış değiliz. Gazetelerimiz ilk kez, 25 Temmuz 1908 sabahı sansürsüz yayınlandılar. Yayın organları, dört satırlık resmi bildiriyle  Meşrutiyet’ in ilan edildiğini, Anayasaya göre seçimlerin yapılacağını duyurdular.
  1. Meşrutiyetin ilanıyla basınımızda sansür uygulaması biçimsel olarak kaldırılmıştır.
“Reval Mülakatı ” ile Rumeli topraklarının taksim edilmesi kararı üzerine özgürlükçüler hürriyeti ilan edince II. Abdülhamit zorunlu  olarak Kanuni Esasi’yi yürürlüğe koymuştur. *** Özgürlük kavramı ile gazetecilere sağlanan sosyal haklar kâğıt üzerinde bir değer ifade etmez; dinamizm kazandıran uygulamalardır.  Çalışan Gazeteciler Bayramı olan bu günde  Dünya Basın Özgürlüğü, BM Genel Kurulunca  1993 yılında sponsorluğunu UNESCO’nun yaptığı  bağımsız ve çoğulcu Afrika Basını konulu seminerin ardından Ekonomik ve Sosyal Konseyin önerisiyle  ilan edilen  Dünya Basın Özgürlüğü gününe dönüyor, ”Dünya Basın Özgürlüğü Gününün” çerçevesini bir kez daha anımsatıyorum: --Basın Özgürlüğü inisiyatiflerin  geliştirilmesi için “eylem günüdür.” --Dünyadaki Basın Özgürlüğünün durumunu”değerlendirme günüdür.” --Hükümetlere Basın Özgürlüğü hakkındaki vaatlerini”anımsatma günüdür.” --Gazetecilerin Basın Özgürlüğü ve mesleksel etik konularında “tartışma günüdür.” Dünya Basın Özgürlüğü Günü ile basının temel fonksiyonun özgürce yapılabilmesinin demokrasilerin vazgeçilmezlikleri arasında yer aldığının bütün dünyaya anlatılması amacına dönüktür. Basın özgürlüğü nedir? “Haber, fikir ve düşünceleri çoğaltıcı araçlarla serbestçe açıklayabilmek özgürlüğüne basın özgürlüğü denilmektedir.” *** Basında çalışanlarla çalıştıranlar arasındaki ilişkilerin düzenlenmesine dönük 5953 sayılı 13 Haziran 1952 tarihli yasada, 212 sayılı yasayla yapılan değişiklikler 10 Ocak 1961 tarihinde yürürlüğe girdi. Bu tarih Çalışan Gazeteciler Bayramı olarak kutlanıyor.   Bayrama gerekçe oluşturan ve çağdaş anlamda bir düzenleme sayılan 212 sayılı yasa günümüzde işlerliğini yitirmiş, adı var kendi olmayan bir yasa konumuna gelmiştir. 1961 yılında 5953 sayılı yasa,1961 yılında 212 yasayla değiştirilmiş, bir dizi yeni haklar getirilmiş, çağdaş düzeyde uygulama olarak  heyecan uyandırmıştır. İşe iyi niyetle başlanmış, önce yasa uygulanmış, ancak daha sonra rafa kaldırılmıştır. Birlik ve beraberlik bilinci zedelenmiş bir basın sendromu yaşanmaya başlanmıştır. Her önüne gelenin “gazeteci“ olarak takdim edildiği bu karmaşada ahde vefa kavramı buz dolabına kaldırılmış, büyüğün küçüğe sevgisi, küçüğün büyüğe saygısı, kalmamıştır. Kimileri de “her dönemin adamı olma” rolüne soyunarak gemisini kurtaran kaptanlığı ilke haline getirmişlerdir. Oysa katılımcı ve çoğulcu demokrasilerde, basın, yargı, yasama ve yürütme erklerinden sonra 4. güçtür. Bu güç, kamuoyunu oluşturma, yansıtma, yönlendirme, eleştirme, uyarı ve hakemlik görevlerini yerine getirmektedir. İşten çıkarılan Gazeteci sayısı giderek çoğalırken, 10 Ocak Bayramında hüznün egemen olması doğal karşılanmalıdır. Çalışan Gazeteciler Bayramında her yıl olduğu gibi, yine “Vatan, Millet, Sakarya edebiyatı “ gereği süslü sözcükler içeren açıklamalar yapılacak,  sorunların çözümü özde değil, sözde kalacaktır.  
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.