Konya
°C
Yeni Meram

BASİRETİ BAĞLANMAK!

BASİRETİ BAĞLANMAK!-Erol Sunat-Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
14.05.2019 00:10
13.05.2019 16:46
0
9147
ABONE OL
Daha iyi olmamız gereken, birbirimize karşı çok daha anlayışlı olmamız gereken, kenetlenmemiz, halden anlamamız, yaralarımızı sarmamız gereken, sağımızda-solumuzda aç-açık kim var, kim yok diye bakınmamız gereken günlerin tam ortasında olduğumuzu unutmuş görünüyoruz. Bu kadar mı basiretimiz bağlandı? “Allah’ım kalplerimizi mum gibi yumuşat” diye dualar etmiş, Hz. Mevlana’nın ayak izlerinin bulunduğu bir coğrafyada egolar, gururlar, kibirler azalacağı yerde, her geçen gün daha da artarak, kol kola geziniyorlar. Teşbihte hata olmasın, manzara aynen, Erkin Koray’ın “Fesuphanallah” şarkısının dizeleri gibi… “Arkası gelmez dertlerimin bıktım illallah / Biri biterken öbürü de başlar vermesin Allah / Böyle gelmiş böyle gidecek korkarım vallah / Yok mu çaresi dostlar fesuphanallah!” “Alemin keyfi yerinde yine maşallah / Bize de bir gün kader güler, güler inşallah” dercesine üstelik. Keyfi yerinde olanların, Ne Ramazan umurunda, Ne iftar umurunda, Ne evine ekmek götüremeyen umurunda, Ne fakir-fukara umurunda, Ne milletin derdi umurunda, Sen bilirsin, Sen büyüksün, Senin dediğin doğru, Her şeyin iyisini senden başka kimse bilemez, Benzeri laflar sıralayan insanların pohpohladığı, Şımarttığı, Övgülerini abarttıkça abarttığı, Sonrada önüne geçemediği, Ağzına ip ölçülmeyen, Bir süre sonra yanına desturla, Rica-minnetle varılan insanların keyfi pek bir yerinde.   ***** On bir ayın Sultanı gelmiş, adamın kalbi yumuşamamış. Bayram gelse de, değişeceği meçhul. Dün neyse, bugün yine aynı! Küçük dağları ben yarattım edasıyla dolaşırken, çevresinde ona hayran, hayatını ona bağlamış, Onun olduğu her yere onunla birlikte gitmekten, Onunla birlikte hareket etmekten zerrece şüphesi ve şikayeti olmayan, Birçok insan da onunla beraber! Adamın yüzünde sevginin, saygının emaresi yok, gözlerinde fer yok! Ramazan gelmiş, Afv ve mağfiret ayı gelmiş, dağa-taşa, ovaya-bağa, hoşgörü iklimi hakim olmuş, adamda yine surat-savat bir karış! Ne öfkesi diniyor, ne nefreti, ne kini! Her tarafından sevgisizlik akıyor! Yüzünde değil gülümseme, tebessümün izi dahi yok! Ramazan ayının hatırına hoş görme diye de bir şey yok! İşte bu şekilde basireti bağlananlar, adeta diyorlar ki… Allah affeder ben affetmem! Allah bağışlar, ben bağışlamam! İyi de…. Sen kimsin? Sen-ben gibi, hepimiz gibi, üç günlük dünyada, yaşayan giden bir insansın en nihayetinde! Değil yarına çıkmak, On dakika sonra ne olacağını ne kendisinin, Nede onu teşvik edenlerin, Hoş görenlerin, Yüreklendirenlerin bilemeyeceği, Bir dünya da, yaşadığımızı nasıl kestiremez, nasıl bilemez insan? Buna basireti bağlanmak derdi büyüklerimiz! İstese de kimseye iyilik yapamayan, hoşgörülü olamayan, sağ ol, teşekkür ederim, Allah razı olsun gibi kelamlar edemeyen, böyle kelamları zayıflık ve zafiyet gibi gören anlayışlara kendi kaptıranların ruh halidir bu hal ve ahval. Saldırdıkça, dili küfür ve küfür benzeri hakaretleri sıraladıkça, ne geri dönebilir, ne de girdiği girdaptan kurtulabilir. Oysa Ramazan ayı ne güzel bir fırsat, ne güzel bir imtihandır anlayana…   ***** Ego; haddini bilmeyen, ayakları yere değmeyen, şımarık, kendini beğenmiş, herkese tepelerden bakan, baktığı yerden insanları karınca gibi gören, kendini herkesten ayrı ve üstün sayan, bencilliği zirve yapmış, vidan ve merhamet fukarası, insanlıktan habersiz bir duygu. Rabbimiz, rahmetli bir ağabeyimin dediği gibi, değil bizlerden, karıncasından dahi vazgeçmez. Gurur abidesi kesilenler, Gurur ve kibirlerine mani olan, Karşı çıkan, Eleştiren, Eleştirmeye kalkan, Niyetlenen her kim varsa, Anında onlarla yollarını ayıran, selamı sabahı kesen, Onlara karşı savaş açanlar değiller mi? Bu türden sorulara, hemen herkes içinden ya da dışından evet, haklısın gibi cevaplar verebilir. Lakin, anlaşılamayan, Kabul edilmesi imkansız olan şey ne mi? Bu yaradılışa sahip olan insanlara olan hayranlığımız, Ve onun yanında, Tarafında yer almak, saf tutmak gibi, Çevresinde bulunmak gibi dayanılmaz bir arzu ve istek duymamız. Basireti bağlanmışların yanında yer almaya koşan, basiretleri bağlansın diye can atanlar, ne manaya geliyor? Mübarek Ramazan ayı, öyle bir ayna tutuyor ki gerçeklere, kim ne derse, ne yaparsa, nasıl davranırsa, kim kime neyi açıktan yada ima yolu anlatımlarla anlatırsa, hepsi ayan-beyan ortada! Kime mi? Anlayana, anlamak isteyene, hakikatleri görmeyi dileyene…  
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.