Konya
°C
Yeni Meram

BAĞ BOZUMU!

BAĞ BOZUMU!-Erol Sunat-Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
01.10.2018 10:17
0
1921
ABONE OL
Bağ bozumu, bağların bozulmasıdır. Bir anlatıma göre üzümün gelin olmasıdır. Bir başka anlatımla sonbaharın gelmesinin işaretidir. Bir başka ifadeyle, bağ bozumu sonbaharın göbek adıdır. Sadece üzüm toplamak değildir bağbozumu… Bağlar bozulurken, üzüm dışında ekilen, dikilen ne varsa onlarında toplandığı, hasadının yapıldığı zamanların adıdır. Bolluktur, berekettir. Hasat günlerinin neşesidir. Bir sevdadır, bir şenliktir, bir coşkudur, bambaşka bir heyecanın adıdır bağ bozumu. Bağların bozumu, bozulması, mecaza vurulduğunda bozulma kavramı uzun ince bir yol misali uzayıp gidiyor. Nasıl mı? Hadi sonbahar geldi, “Bağlar” bozuldu… Tavşanın küstüğü, bu küsmeden haberi olmadı diye düşündüğümüz, ya tavşan dağa küsmediyse diye sorular sorduğumuz “Dağlar” bozuldu… Yavaş dediğimiz, sakin dediğimiz, kalbi yumuşacık dediğimiz, “Huylar” bozuldu… Mertliğine, verdiği güvene, tuttuğu söze inandığımız “İnsan” bozuldu…. İstismarlarla, tacizlerle, yalanlarla, sapasağlam dediğimiz, örnek diye gösterdiğimiz, üzerine ahkam kestiğimiz, “Ahlak” bozuldu… ***** İndi, çıktı, yükseldi, alçaldı, fırladı, tutulamadı, düşme eğilimine girdi, şu seviyede tutundu, düşmem daha aşağılara inmem diye direniyor denen “Dolar” yani “Döviz” bozuldu. Bizim ülkemizde yetişen sebzeler, meyveler adeta ithal konumuna girince, vatandaşa hitap eden, canını sıkmayan, cebini yakmayan o kötü gün dostu “Fiyat” bozuldu. Köroğlu’nun “Tüfek icat oldu, mertlik bozuldu” dediği gibi, çıkar ve çıkarcılar icat oldu, “İnsaf” bozuldu… ***** Gayrı ihtiyari söylenen, sürç-i lisan deyip geçtiğimiz, söyleyenin kusuruna bakmadığımız, sonunda yapanların dahi gülüp geçtiği “Gaf” bozuldu… Hoş görme, anlayış gösterme, bir daha yapmazsın inşallah diye diye tavizler verilen, bağışlama yani “Af” bozuldu… Gemileri yaka yaka, sözlerimizi yuta yuta, doğrulara yanlışlar kata kata, ikaz edenlere çata çata, durduğumuz “Saf” bozuldu… ***** Temizliğine halel getirmediğimiz, aslımızı, neslimizi, adımızı, sanımızı haykırdığımız, lakin doğrular ve gerçekler karşısında, nedendir bilinmez suskun kaldığımız için, “Öz” bozuldu… Küfürden kendini alamayan, sataşan, olay çıkarmaya meydan veren, savaşları kesen, ağulu aşları yağ ile bal eden, “Söz” bozuldu… İçimizi ısıttığımız, ruhumuzu ışıttığımız, “Köz” bozuldu… ***** Argolardan bunalan, bir çok şehrimizde üstünlüğünü yabancı isimlere, yabancı dillere kaptıran, güzel Türkçemizin nişanesi, “Dil” bozuldu… ***** Bir zamanlar, düşene uzanan, sevgiyle, dostlukla tutulan, güven veren, şimdi ise bütün bu hasletlerin aksini yapma eğilimine giren “El” bozuldu… Bir zamanlar hiç bu denli köprüleri, yolları, evleri, araçları, canları önüne katmayan, can almayan, maddi ve manevi zararlar açmayan “Sel” bozuldu… Çatıları uçurmayan, dalları-budakları kırıp ağaçları kökünden sökmeyen, fırtınaya dönüşmeyen, “Yel” bozuldu.. Mızrap kendini beğenmişlere dönüp tele değmez olunca. Türkü rest çekip tele, dile gelmez, söylemez olunca, Hele Akortta tutmaz olunca, “Tel” bozuldu.. ***** Biz kanaatkardık, çoğa bakmaz, şükrü bilirdik. Aza kanaat etmesini unuttuk unutalı, “Az” bozuldu… Gülü soldurduk, küstürdük bülbülü, Baharın neşesi kalmadı, sararmaya yüz tuttu, sonrasında “Yaz” bozuldu… Şu sazıma bir düzen ver, teller de, muradın alsın diye diye saz çalar, saz dinlerdik, sazdan bıktık, sazdan sıkılınca, ne mi oldu? “Saz” bozuldu… Fazla naz aşık usandırır diyenlerdik. Naz da bir yere kadar diyenler pek çoktu. Naz kendini aştı, nazlanma eziyet oldu, kahır oldu ve sonunda, “Naz” bozuldu… ***** Ölen öldü, giden gitti, onlardan miras kalanlara aldırmayan, ikazları kaldırmayan, kendinden başkasını dinlemeyen, “Sağ” bozuldu… Aradaki bağlantılar, sevgiler, aşklar, sevdalar, kalpten kalbe uzanan o görünmeyen, sezilmeyen, sadece gönüllerin bildiği, “Bağ” bozuldu…
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.