Baba sevgisi kırtasiyeci yaptı

Henüz 5 yaşındayken babasına olan sevgisinden dolayı kırtasiyecilik mesleğiyle tanışan İnkılap Kitapevi Sahibi Ali Kemal Kakan, kitaplara olan tutkusunun yanı sıra kalemlere olan ilgisiyle de ön plana çıkıyor ALİ Kemal Kakan 53 yaşında. ‘Büyünce ne olacaksın’ sorusuna verdiği ‘Kitapçı olmak istiyorum’ cevabıyla başladı hikâyesi. Ali Kemal Kakan, baba mesleğini devam ettiren nadir insanlardan biri. Uzun yıllardır İnkılap Kitapevi’nde Konyalılara hizmet veren Kakan, sadece kitapçılıkla, kırtasiyecilikle sınırlı kalmadı. Gelişen teknolojiye ayak uyduran ve her geçen gün kendini yenileyen Ali Kemal Kakan’ın en önemli özelliklerinden biri de kitaplara olan tutkusu. Kakan, kitaplara olan tutkusunu şu ifadelerle dile getiriyor: “Rahmetli babam kitapları çok severdi. Ben de bu tutkumu babama borçluyum. Hatta babamın bana ilk verdiği kitap Hasan Pulur’un ‘Olaylar ve İnsanlar’ adlı kitabıydı. Öğlen yemeğinin parasını hesaplardım ve kitap almak daha ucuza gelirdi. Bu yüzden öğlen yemeği yemez, kitap alırdım.” MESLEĞİNİN HİKAYESİ 5 YAŞINDA BAŞLADI 5 yaşından beri amacının kırtasiyeci olduğunu dile getiren İnkılap Kitapevi Sahibi Ali Kemal Kakan, “Kırtasiyecilik babamdan bana kalan bir meslek. Babam hiçbir zaman ‘ben kırtasiyeciyim’ demezdi. Her zaman ‘ben kitapçıyım’ derdi. Kırtasiyeciliğe, kitapçılığa olan ilgim babama duyduğum sevgimden kaynaklanıyordu. Babamı mutlu etmeyi çok severdim ve bu işi devam ettirdim. Çocukluğum, yıllar önce babamın açmış olduğu İnkılap Kitapevi’nde geçti. Tabii çocukluktan beri bu işin içindeyim ama sadece kırtasiyecilikle sınırlı kalmadım ve kendimi geliştirmeyi de ihmal etmedim. Benim asıl işim kırtasiyecilik. Kırtasiyecilikten kazandığım parayla ailemi geçindiriyorum. Bu işimi de en doğru biçimde yapmam gerekiyor. Gün içinde bu mesleğimi icra ederken sıkılmamak için başka şeylerle de uğraşıyorum. Mesela kendime 20 dakikalık molalar veriyorum çünkü ilerleyen yaşlarda babamın tahammülsüzlüğünü gördüm. Ilımlı olan o insan yaş ilerledikçe artık dayanamayacak hale geliyordu. Babam da 6 yaşında Bedesten’e girmiş ve ölene kadar da Bedesten Çarşı’nda kalmış. Bende tahammülsüzlüğe teslim olmamak için başka alanlara da yöneldim. Kırtasiyecilikte kazanılan paraya şükretmekle bu meslek devam ediyor. Ayrıca gelişen teknoloji ile rekabet edeceğimiz yerlerde çoğalıyor. Hayal kurmak ve bu hayalleri gerçekleştirmek gerekiyor” dedi. 60-70 YILLIK KALEMLERİ SERGİLİYOR Kitaplara olan tutkusunun yanı sıra 60-70 yıl öncesine ait kalemleri de biriktirdiğini söyleyen İnkılap Kitapevi Sahibi Kakan, şu ifadelere yer verdi: “Çok ilginç ve eski model kalemlerde var. Bu kalemleri çok makul fiyatlara satıyorum. İnşallah yakın zamanda bir stantta bu kalemleri sergileyeceğim. Yıllar öncesine ait bu kalemlerin yeri de bende çok ayrıdır. Yine babamdan bana kalan 65 yıllık bir kalemim var. Şuanda tarihi belli olmayan kalemler bile var. Kırtasiyenin üst katını kalem satış yeri olarak değerlendiriyorum. Bundan da memnunum çünkü yıllar öncesine ait kalemleri müşterilerime sunmak bana keyif veriyor. Tabii çok eski kalemleri onun değeri bilen insanlara gösteriyorum. Bu şekilde babamdan bana kalan üç dört müşterim var. KİTAPEVİNİN ADI GEÇMİŞTEN GELİYOR İnkılap Kitapevi’nin adının nerden geldiğini de söyleyen Kakan, “Babamın doğum tarihi Cumhuriyetten önceydi. Tabi o yıllarda dedem vefat ediyor ve babam küçük yaşta birçok yerde çalışmaya başlıyor. Hatta babam Konya’nın en büyük esnaflarından olan birinin yanında yetişiyor. Sonra bir dönem Yeni Konya Kitapevi’nde çalıştı. Askerden döndükten sonra kırtasiye dükkânı açtı. İnkılap Kitapevi’nin adı da o yıllarda yaşanan olaylardan geliyor” dedi. Kader EŞİYOK