Konya
°C
Yeni Meram

“AŞK NASİP İŞİDİR, HESAP İŞİ DEĞİL!”

“AŞK NASİP İŞİDİR, HESAP İŞİ DEĞİL!”-Erol Sunat-Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
01.06.2018 00:31
31.05.2018 16:32
0
4450
ABONE OL
Aşkın hesapla-kitapla, ince düşünmekle, toplamayla-çıkarmayla, çarpma ve bölmeyle işi olmaz. Aşığa Bağdat sorulmaz, ufukları aşar gider diyen dizeler, bestekara beste yaptırmıştır. Aşk süfli cümlelerin, şatafatlı ilan edilmelerin de uzağındadır. Pervanenin, gözü kapalı kendini ateşe atması aşka bir nişane olarak yüzyıllardan beri şairlere ve yazarlara ilham kaynağı olmuştur. Aşk sevgisizliği bilir, yapmacıklığı her halinden tanır, içten pazarlıklı olanların ipliğini pazara çıkarır. Sahte ve yalan hitapların foyasını ve boyasını ortaya döker. Aşka giden yolun, bu yola yolcu oldum diyenlerini, sayısız sınamalara tabi tutar. Aşka adanmış bir kalbiniz varsa, aşk sizi bulmaya gelir denmiştir. Aşkı en basit manasıyla yorumlayanların, yorumlamak işine gelenlerin, sevgi ve sevmek kavramlarıyla kurmuş oldukları cümlelerin inandırıcılığı olmaz. Aşk hercai gönüllü olanları semtine sokmaz! Aşk sabır-sebat işidir. Ve tabi ki, her şeyden önemlisi nasip işidir. Aşkı kendi hesabına göre değerlendirmeye kalkanların, Aşkı kendilerine siper edenlerin, Kalkan edinenlerin, İçinde aşk geçen cümleleri dilinden düşürmeyenlerin, Aşkla olan muhabbetleri, maksat hasıl oluncaya kadardır. Aşkın yoluna gönlünü serenler, Aşkın ezasına, cefasına talip olanlar, Sızlanmayanlar, Böyle bir yola düştüğü için şükredenler, Aşkında samimi olanlar, İçtenliğini ve sevgisini karşılık beklemeden sunanlar, Bir süre sonra baştanbaşa aşk kesilirler! Aşk oldukça geniş bir yelpazeyle çıkar aşkın yoluna. Bazıları aşkı bir arayış sanmıştır. Aşk aramakla bulunabilecek bir kavram olsaydı, kaşifler, gezginler, maceraperestler dünyanın hemen bir çok yerinde aşkla buluşmazlar mıydı? Aşka, tesadüfle kimse ulaşamadı! Şans faktörü de, insanları aşka ulaştıramadı! Aşk cümle arayışların ötesindeydi! Lakin, hemen herkes, ne tesadüf dedi, böyle bir tesadüf olmasaydı diye söz başladı. Şansım varmış ki dedi, şans bana vurdu dedi, hayattaki en büyük şansım dedi. Tesadüf ve şans kavramlarıyla dolu cümleleri birbirine ekledi. Ya sonra! Aşk sanmışım, meğerse bulamamışım dedi. Aşk yolunun yolcularına hep şunu sordular. Aşka adadığınız bir kalbiniz var mı? Ve devamında şöyle sordular; Kalbin aşka adanması nedir bilir misiniz? Sevmek denen kavram, sarıp sarmaladıysa tüm benliğinizi, Yunus’un dediği gibi, “ Yaradılanı hoşgör, Yaradandan ötürü” diyebildiniz mi? Yine Yunusça, “ Sevelim, sevilelim , dünya kimseye kalmaz” diye insanlara, yaratılan mahlukata, çiçeklere sevgiyle bakabildiniz mi? İşte o zaman, siz aşıksınız! Hatta, ezelden aşıksınız, bu sayılanların her birine! Hamlığınız bitmiş, pişmeye, belki de yanmaya başlamışsınız. Aşk sizi ya buldu, ya bulmak üzere. Çünkü aşk, böyle sevenin, böyle yananın, uzağında kalamaz! Mutlaka gelir sizi bulur. Aşk; Sevene, Gönül verene, Karşılık beklemeden, gönlünü o aşkın yoluna serene Koşarak gelir. Böyle sevdikten, böyle yandıktan sonra… Vatanınızı karşılık beklemeden seversiniz! Bayrağınızı karşılık beklemeden seversiniz! Ülkenizi karşılık beklemeden seversiniz! 80 milyon insanınızı karşılık beklemeden seversiniz! Böyle bir aşk kendisine nasip olan, nasip edenin o insanlara lütfu ve ihsanıdır. Onun içindir ki, aşk her türlü hesabın dışında ve her türlü arayışın uzağında kalmıştır. Aşka adanmış ve aşkla yanmış bir gönül için aşkın onu bulmaması mümkün değildir. Bu konuda Hz. Mevlana, bakın ne diyor, “ Aşk nasip işidir, hesap işi değil! Aşk adayıştır, arayış değil! Sen adanmışsan ve yanmışsan bu uğurda, aşk seni bulmaya gelir!”
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.