“Alemin keyfi yerinde!”

Erkin Koray’ın 1970’li yılların ortalarına doğru söylediği, “ Fesuphanallah” şarkısının sözleri her geçen gün tazeliğini ve geçerliliğini koruyor! Özellikle şarkının ikinci dörtlüğünün sözleri, halimiz ve ahvalimizin yansıması adeta; “Alemin keyfi yerinde yine maşallah /  Bize de bir gün kader güler, güler inşallah /  Böyle gelmiş böyle gidecek korkarım vallah / Yok mu çaresi dostlar, fesuphanallah!” Alemin keyfi bildik bileli yerinde sevgili okurlar! “Yine maşallah” faslını da, hep birlikte allayıp-pullayıp, yere göğe sığdıramayan bizler söylüyoruz Sonrasında ise kaderin bize ne zaman güleceği bekleyişi ile hayatı tespih yaptık, 2016, 2017 diye, ya sabır diyerek, yılları tespih misali çekip duruyoruz! Karamsar olmamaya çalışsak da, böyle gelmiş, böyle gidecek gibi bir endişeye sahip değiliz desek, inanın yalan! Şehrimize karlar yağdı, yağmaya devam edecek olanı, bugün-yarın kapıda. Kar bereketi barajların, göletlerin, taban sularının ve yağış hasretiyle yanıp tutuşan çiftçi ve köylümüzün keyfini yerine getirdi.  Bu keyif cümlemizin yüzünü güldüren ve kesinlikle alemin keyfiyle ilgisi ve alakası olmayan bir keyif! İstisnasız herkesin sevindiği ve keyif aldığı ortak noktaların dışında keyif denen kavram yol seçer, adam seçer, mevki seçer, semt seçer, şehir seçer seçmelere doyamaz! Neden mi? Kar yağışı artmaya başladığında, yok öyle bir şey, biz her tarafa yetişiyoruz, her semte eşit mesafedeyiz tarzında hiç kimseye inandırıcı gelmeyen açıklamalar yapılsa da; Torpilli, önceliği olan ilk önce tuzlanan, hemen ilk önce girilen sokakların, caddelerin, semtlerin, mahallelerin keyfi yerinde! Oralarda oturanların ve yaşayanların keyfi yerinde! Keyfi yerinde olmayanlar,  bizim sokaklara bakan, çeken yok diyenler ise, aldılar kürekleri açtılar imece usulü sokak ve caddelerini! Yorgunluklarını bir bardak çayla atmaya çalıştılar, bilmez ve görmezden gelenler hayırdır çay keyfi mi yapıyorsunuz diye de takıldılar! Keyif sınıf atlayalı çok oldu sevgili okurlar, ne aza tamah edesi var, ne de sizin bizim yanımıza gelesi! Son günlerde, sessiz sedasız market raflarında yer alan ürünlerin fiyatlarına dikkat eden oldu mu? İğneden iğliğe zam geldiğinin ne kadar farkındasınız? Marketlerin keyfi yerinde! Raflara kurulmuş, kasım-kasım kasılan ürünlerin keyfi yerinde! Ne oldu da, böyle fırlayıverdi fiyatlar? Normal, bilindik fiyatlarının üstünde üçer-beşer-onar lira artmış olanları var! Birkaç kalem dışında zamsız hiçbir şey yok! Kar yağdı, yollar kapandı diye maruldan ıspanağa, domatesten salatalığa kadar hepsinin keyfi yerinde! En çok keyfi yerinde olan yumurta! Vitrinlerde fiyatları yüzde bilmem kaç indirdik denilen ne varsa hepsinin keyfi yerinde! İki alana üçüncü, üç alana dördüncü bedava denen üst-baş ve ürünlerinde keyfi yerinde! Fiyatları yüz liraya varan, hatta aşan, yılbaşı hindisi diye kıymetlendirilen hindilerin keyfi yerinde! Onları satanların keyfi iki kat fazla yerinde! Yok satıyor, yok! Milli Piyango 60 milyonluk büyük ikramiyesi ile ağzı kulaklarında. Millet kuyrukta! Meşhur sloganı olan , “ Size de çıkabilir!” keyiften ölüp gidiyor! Alemin, el alemin, en yakınları ne yer-ne içer, yapar diye düşünmeyenlerin keyfi yerinde, hali vakti yerinde olanların keyfi yerinde, sığınmacıların keyfi yerinde, yardım ve yardımlaşma konusunda abarttığının bir türlü farkına varmayanların, varamayanların keyfi yerinde, sobası, kaloriferleri yananların keyfi yerinde! Onlar başka bir alem, geriye kalanlar bir başka alem! Geriye kalan ve bir başka alemde yaşayanların keyfi yerin de mi, değil mi, diyenler yine yok! Fakir-fukara, garip- guraba, Konya tabiriyle kalenderlerin keyfi ne alemde? Keyif almak, keyif çatmak, keyif yapmak, keyif sürmek, keyfi gelmek gibi söylemlerin neredeyse hiçbir yerinde olamayanlar ne yapsınlar? İnsanları mutlu etmek, mutlu olmalarına az biraz destek vermek el ele vermekle başarılabilecek bir şey! 2017 yılı reklamları, söylemleri, vaatleri, açıklamaları umudu yüklenmiş, vurmuş sırtına getiriyor babında, dilinde keyifli şarkıları mırıldanarak getiriyor edasında! 2016 giderken kimine karlı günler, kimine kârlı günler, kimine keyifli günler, kimine hüzünlü ve kederli günleri hatıra olarak bırakarak gidiyor. Yok mu çaresi dostlar, fesuphanallah, diyenler için nasip olursa uzun mu uzun 365 gün geliyor! Her sabah nasıl taze bir başlangıçsa, her gelen yeni yıl, yeni ve taptaze umutların çiçek açtığı bir yıl olur inşallah!