AHMET BEYİN PARTİSİ/2

AK Partili BAŞBAKAN Ahmet Davutoğlu TBMM'DE grup konuşması yapmaktadır. Kararlı ve duygu yüklüdür. “Umudunu AK Parti'ye bağlayan milyonlar merak etmesin. Nefsimi ayaklar altına alırım, bir faninin terk etmeyeceği düşünülen her makamı elimin tersiyle iterim ama asla bu kutlu hareketteki hiçbir dava arkadaşımın kalbini kırmam.” "Biz başka partiler gibi değiliz, biz siyasi menfaat peşinde koşanlardan değiliz. Bizim derdimiz Türkiye'yi hedeflerine ulaştırmaktır. Biz bunun için bu yüce çatının altındayız. "AK Parti; hiçbir tartışmaya, hiçbir hesaba, makama kurban edilmeksizin korunacak en kıymetli hareketimizdir. AK Parti büyük bir davanın adıdır. Biz bu ülkeyi büyük bedeller ödeyerek kurduk. Biz bu ülkeye aşkla sadakatle bağlı bir kadroyuz. AK Parti’nin milletin iradesinden doğan hareketini engelleme çalışmaları bugün de devam ediyor" * Çok değil, bu iddialı sözler bundan yaklaşık üç yıl önce sarf edildi. Ahmet Bey,. hızla yükseltildiği politik kariyerinin tepe noktasındaydı. Muhtemelen içinde yer aldığı devasa siyasi organizasyonun bir gün kendi çizgisine geleceğini umuyordu. Ama işler hiçte umduğu gibi gitmedi. Bu partiyi kurup bugünlere getirenler öyle kolay lokma değildi. Ahmet Bey bir süre daha umutsuzca beklemek zorunda kaldı. Neredeyse ihraç edilecekken, siz göndermiyorsunuz ben gidiyorum diyerek tarihi çıkışını yaptı. Ben Ahmet Beyin Partisi başlıklı İlk yazıyı 13 Eylül tarihinde yazdım. Gördüğüm çelişkileri ve muhtemel açmazları işaret etmeye çalıştım. Aradan dört aya yakın bir süre geçti ve GELECEK PARTİSİ kuruldu. Elbette hayırlı olsun temennisinde bulunuyorum. Bilkent oteldeki tanıtım toplantısından basına yansıyanları dikkatlice okudum. Ortalama herkesin söyleyebileceği güzel temennilerden ibaret. Sadre şifa bir şey yok. Bu haliyle, Tayyip Erdoğan sonrası için mevzilenmiş gibi görünüyor. İlk izlenim önemlidir derler. Ben doğrudan söyleyeyim. Gelecek Partisi / bir gelecek vadetmiyor. Görüşüne önem verdiğim hukukçu dostum ilk izlenimini benimle paylaştı. İzniyle bir bölümünü aktarıyorum. * Üniversitede akademisyenlik yaparken, kendisini önce danışman, sonra bakan, sonra milletvekili sonra Dışişleri Bakanı yapan iradeye teşekkür etmek yerine, kendisini başbakanlıktan alan irade ile hesaplaşmaya kalkacak kadar gözü karadır. Kurduğu partinin tabela partisi olarak kalacağını bilmesi, kendisini başbakanlıktan edeni cumhurbaşkanlığından etmek için kinin ve hırsının peşinden gitmesine engel değildir. Basiret sahibi olmak, Müslüman kardeşliğinin, biyolojik kardeşlikten farklı ve onunla kıyaslanmayacak kadar önemli olduğunu kavramak yazık ki her yiğidin harcı olamıyor. Rabbim, bizleri benzer yanlışlara düşmekten korusun, basiret sahibi kılsın . * Dürüstlük ve şeffaflık önemli ise başlarken partinin finans kaynakları da açıkça belirtilmeliydi. Bu kadar hazırlık bedava yapılamayacağına göre değirmenin suyu nereden sorusu cevap bekleyen en önemli sorudur. Yazarken bazen müzik dinlerim. Bu yazı sırasında ilginç bir (tesadüf/tevafuk) oldu. Cihazdan yayılan şarkının sözleri şöyleydi. #Kimseye etmem şikayet ağlarım ben halime. Titrerim mücrim gibi baktıkça istikbalime#